CILEKLI PASTA #wattys2019

Yapboz

Didem mutfağa girdiğinde
Berna'nın kendisine kahve koyduğunu görüp duraksadı. Hala araları gergindi. Berna tek kelime etmeden Teo ile dışarı çıkıp, geç saatte dönmüştü. Gelir gelmez de, odasına çıkmıştı.

Teo'nun belli belirsiz baş selamını saymazsa Didem tek başına yediği yemekten sonra tek başına geçirdiği geceyi uykusuz sonlandırmıştı.

Koray'ın sabaha yakın geldiğini biliyordu. Sedef'ten ise eser yoktu. Hiç gelmemişti. Didem sabah gene de odasına göz atmıştı ama yatağı bozulmamıştı bile. Çağıl da yoktu odasında.

Sanki koca dünyada tek başına kalmış gibiydi. Çok  ileri gittiğinin farkındaydı. Sedef'i bulup, özür dilemek ve arayı düzeltmek istiyordu. Tabi o da hala istiyorsa. Şahsen biri ona aynı şeyleri söylese hayatta bir daha yüzüne dahi bakmazdı. Sedef niye baksındı ki bu durumda ?

Berna mutfaktan terasa doğru çıkmak isteyerek dönünce bir an göz göze geldiler ama sanki görmek istemiyormuş gibi kafasını çeviren Berna terastaki salıncakta oturan Koray'a katılmıştı.

Didem üzüntüyle iç geçirerek, kendine kahve koyduktan sonra derin bir nefes alıp, terasa çıktı. Yetişkin biri gibi davranıp, bok ettiğini kabul edecek ve düzeltmek için harekete geçecekti.

Tam karşılarına geçip oturduğunda ne Koray ne de Berna ona bakmıştı. Cep telefonundan izledikleri videoya gülmeye devam etmişlerdi.

" Günaydın."

Berna kafasını kaldırmamıştı bile. Koray kısa bir bakış atıp,

" Günaydın " dedikten sonra, videoya dönmüştü.

Didem kocaman birkaç yudum aldı kahvesinden.

" Eee herkes nerde pazar pazar ?"

" Teo 'nun birkaç işi vardı çıktı." dedi Koray.

" Hımmm...Çağıl nerde ? Sesi soluğu çıkmıyor hiç? Babasına mı gitti ?"

" Evet. Mina geldi götürdü sabah."

" Ha, iyi."

Didem kıvranıyordu ama bir türlü Sedef'i soramıyordu. Sanki cesareti kırılmıştı.

Berna birden gözlerini ona dikti.

" Mina tüm eşyalarla beraber götürdü  Çağıl 'ı."

Didem irkilmişti.Algılayamayarak sordu.

" Anlamadım?"

" Mina geldi tüm eşyalarla beraber Çağıl'ı Ares'e götürdü."

" Ne ? Nasıl bütün eşyaları ile beraber ? Ne demek bu ? Sedef 'in haberi var mı bundan ? "

" Evet. Sedef zaten Ares'in yanında."

Didem birkaç gece yerine birkaç yıl filan uyuduğundan şüphelenmeye başlamıştı.

" Ne ? Sedef nasıl yanında? Ares'le mi beraber yani ? Nasıl ya ? Barıştılar mı ?"

" Çok mu umurunda Didem?"

Didem sert bir şekilde kupasını masaya bırakıp, Berna'nın gözlerine baktı.

" Tabi ki umurumda Berna. Bunu nasıl söylersin ?"

" Pek öyle gibi davranmıyorsun da ondan. "

" Haksızlık yapıyorsun Berna."

" Ben mi sen mi ?"

Didem yutkunmuştu. " Ikimiz de."

" Ha şunu bileydin."

Berna içeri gitmek için ayaklanmıştı.