Venüs-Mars Tutulması

991 74 27
                                    

Ensesinde hissettiği sıcacık nefesin etkisiyle gevşeyen bedeni saten pijama üstünün içinden tenine ulaşan parmakların  göbeğinin üzerinden yukarılara doğru gezinen temasıyla gerilmişti.

Iç çamaşırının üstündeki kavrayışın sahiplenen talepkar sarmalayışı tamamen uyanıp, bedenini uyarmaya başlayınca uzun bir nefes koyverdi. Ensesinde hissettiği dudakların tanıdık teması ile yer çekimi kaybolmaya başlamış gibi hissediyordu.

" Napıyorsun Teo ?"

Teo'nun uykulu ama bir o kadar da uyanık sesindeki gülümseme dudaklarının yukarı kıvrılmasına neden olmuştu.

" Sence ?"

" Uykum var."

Berna kendini çekmeye çalışmasıyla yeniden kocasının kollarının arasında bulması bir olmuştu.

" Uyursun gene."

" Birazdan alarm çalacak. Işe gideceğiz. Hiç sırası değil."

" Bence tam sırası. Özledim  seni
Sen de beni özlemişsin."

Berna iç geçirmişti. Iç  çamaşırının yerini alan parmakların temasının heyecanlandırdığını o inkar etse bedeni edemezdi. Nitekim Teo onun veremediği cevabı  şortun icine konuşlanan parmak uçlarındaki sıcak ve akışkan selamlama ile çoktan almıştı.

" Bence fazlasıyla hazırsın."

" Bence geç kalıyoruz. Özelllikle de sen."

" Onu da ben dert edeyim sevgilim. "

Berna son bir hamleyle durdurmak ister gibi kalkmaya davranmıştı ama Teo onu geri çekip, temasını  derinlerine ilerletince nabzı içinde  kabaran isteğe uyum göstererek hızlanmıştı.

" Vakit dar. Akşamı beklesek daha iyi olur."

" Sürekli öteleyip  beni ekiyorsun ama bu sabah şansın kalmadı Berna. Iki haftadır oyalayıp durmana göz yumdum ama şu anda pek kendimi kontrol edebileceğim bir noktada değilim
Hele ki sen benim için bu kadar hazırken."

Teo'nun  daha fazla ileri gitmesine itiraz edecek hali kalmadan devam etmesini engelleyecek tek şeyi söylemekten kendini alamadı. Bunu daha fazla öteleyemeyeceğini  biliyordu. Zaman daralıyordu ve düşünmekten ve kendini çıkmazda hissetmekten yorulmaya başlamıştı günlerdir.

" Teo " diye  mırıldanırken , kontrolünü yitirmek üzereydi.

" Hımmm "

" Teo sana bir şey söylemem lazım."

Boynundan köprücük kemiğine kayan dudakların temasını takip eden ıslak rotaya kendini teslim etmek istese de son bir gayretle dile geldi.

" Ben hamileyim."

Tam beklediği gibi zaman donmuş, Teo da içinde uyum göstermişti. Algılamaya  çalışarak, yanlış duyduğunu sanarak karısının yüzüne baktı.

" Sen nesin ?"

Berna anlamsızca dolan gözlerinin önüne set çekmeye çalışarak gözleriyle buluştu.

" Hamileyim."

Teo tek bir işaret aradı. Şaka  olduğuna veya yalan işittiğine  dair ama Berna'nın gözleri ayna gibi doğruyu söylediğini yansıtıyordu. Teo kendini yan tarafa atıp, nefesinin düzene girmesini bekleyip, zihnini toparlamaya çalıştı.

" Emin misin ?"

Berna dudaklarını strese girerek ısırmıştı.

" En az on tane test yaptım. Hepsinde sonuç aynı."

CILEKLI PASTA #wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin