y ... [62]

2.8K 223 72
                                        

Selamun aleyküm canım okur arkadaşlarım.

Normal süreyi aştım biraz.Farkındayım .Ama biraz karışık bir ay geçirdik.Normalde şimdi yazacağım şeyleri yazmazdım ama bu gece yazacağım.

Anneanneme göğüs kanseri teşhisi konuldu.Birçok işlemden sonra ameliyat edilmesine karar verildi.Ve birkaç gün önce ameliyat oldu.Allah'a şükür ki kendisi şuan iyi.

Asıl konu şu ki .Erken teşhis denen o şey.Artık insanımız bu tarz konularda daha bilinçli.Eğer ki ailenizin geçmişinde böyle bir hastalık varsa kesilikle ihmal etmeyin.Kontrole gidin.Eğer muayene aşamasından utanıyorsanız evde kendiniz öğrenip kendinizi bir yoklayın.

Annem ,teyzem ve ben...Annemde şuan için iyi huylu görünenlerinden var.Neyse durumu anlatabildim mi acaba ?Bilmiyorum.

Anne yarısı denen şey abladır.Birkaç gündür annem eve hiç gelmiyor ve ben doğal olarak evin annesi konumuna yükseldim birden.Her türlü iş bana kaldı ve kardeşlerimle ilgileniyorum.Kafamı verebileceğim bir zamanım da olmadı.Bir yandan da canlı derslere katılıyorum.

Durum böyleyken böyle...

Saat şu an 03.22

Yapmam gereken işler yeni bitti.Oldukça yorgunum ve kafam kazan gibi ama ben bölüm yazıyorum.

Lütfen oy verin.

İyi okumalar dilerim.

Sevgilerimle .


[62.Bölüm)

İki günümüz gezerek geçmişti.Onunla oldukça kaliteli ve eğlenceli vakit geçiriyorduk.

İş arkadaşlarıyla da tanışmıştım ,Talha'nın iyi yürekli eşiyle de. Talha ile gitmiştik onu görmeye.Kapıyı bize açması dışında ayağa hiç kalkmamıştı.Onun için çok zor olmalıydı.O kadar sıcakkanlı biriydi ki... Onunla çok iyi anlaşmıştık.Kendisi köşe yazarıydı.Birbirimizin telefon numaralarını almıştık.O güzel akşam sona erdiğinde Yavuz ile ayrılmıştık oradan.

Onun evde olmadığı zamanlar dışarıya çıkıyor ve yürüyüş yapıyordum.Bunlar gerçekten kısa sürüyordu.Soğuk havaları sevmiyordum.

Yavuz beni gidilebilecek en güzel yerlere götürmüştü.Güzel anılar biriktiriyorduk. 

Eve geldiğinde ritimle zile basıyordu.Birinin onu karşılıyor olması hoşuna gitmiş.Bu yüzden coşkuyla zile basıyormuş.Oysa içeriden sinir bozucu sesler çıkıyordu.

Yüzümdeki en güzel gülüşümle onu içeri alıyorum. Önce ellerini yıkayıp yanıma geliyor.Beni özlediğini söyledikten hemen sonra hiç görüşmemişiz gibi sarılıyordu.

Birkaç akşam dışında ev yemeklerini özlediği için yemekleri ben hazırlamıştım.Yavuz aile yaşantısını özlemiş gibiydi.Evdeki küçük masaya karşılıklı oturacağımız şekilde  hazırlıyordum ama o yanıma oturmak için ısrar ediyordu. Bu ısrarını anlayamıyordum.Üçüncü denememden sonra vazgeçen ben olmuştum.O masada konuşacak şeyi illaki buluyorduk.Yemek faslı yirmi dakikayı geçmiyordu ama biz onunla en az bir saat oturuyorduk o masada. 

Eve geldikten sonra telefonuyla bütünlük kuran Yavuz gidiyordu.Biri aramadıkça ilgilenmiyordu bile. Bu çok hoşuma gidiyordu. Eve bir akşam ıhlamur dolu poşetle gelmişti. O kadar güzel kokuyordu ki .Bir akşam da salep almıştı. Ve bir akşam da elinde hazır kahve ile çıkagelmişti. Oturduğumuz odada küçücük bir balkonu vardı.Orada içiyorduk içeceklerimizi.

Bizim MesafelerimizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin