"Hira'cım korkmanı gerektirecek bir durum yok artık dışarıya çıkar mısın?"
Vardı ki korkuyordum işte o adamın yüzünü görmek istemiyorum. Bana sürekli böcekmişim gibi bakmasını istemiyorum. Biraz daha öyle kötü bakışlar atmaya devam kendimi öldürmekten korkuyorum.
"Şule Hanım bu elbise olmadı gibi bana kalırsa başka bir şey bakalım." Elimden tutup bir kez daha beni süzmüştü.
"Tatlım dışarda damat adayımız var ona da soralım mı belki o beğenir." Sen çok tatlısın ama o adam altından elbise giysem yine beğenmez. Onu bir kez daha ret etmemek adına peki demiştim.
Soyunma kabininden çıktığımda Okan hariç bütün gözler beni buldu. Irem alkışlayarak harika görünüyorsun dediğinde Okan Beyimizde tenezzül edip bir bakış attı ama ne bakıştı. Beni gözleriyle yerin dibine soktu.
"Okan sence de çok güzel olmamış mı? Ben çok beğendim." Bütün kadınlar her şeye duygusal mı bakıyordu, onun gördüğü tek şey yüzümdü. Elbiseme dahi bakmadı.
"Hira'cım gördün mü görümcen dahi beğendi... Kızlar biz yine de başka elbiselerde bakalım.... Irem kime diyorum." Şule Hanım ve kızlar gidince Okan yerinden kalkıp ellerini cebine koydu. Bu defa beni gerçekten baştan aşağıya süzdüğünde kalbim teklemişti.
"Eşeğe altın semer vurmuşlar eşek yine eşşek yine eşşek!"
Sözlerinin beynimde uğuldamasıyla ona bir tane geçirmek istedim. Öyle bir vurayım ki ömrü hayatı boyunca unutmasın istedim. Tabi bazen yalnızca istemek yetmiyordu. Ne o tokat atacak kadar yakındı ne de elimi kaldıracak kadar güçlü...
"Ne o sözlerim zoruna mı gitti, hemen gözlerin boncuk boncuk oldu... Bak kızım seninle gül yüzün için evlendiğim falan yok. Tabi sana hava hoş aklınca benden iyisini nerden bulacaksın ama yemezler benden sana koca falan olmaz. Bunu aklının bir köşesine yaz."
Cevap vermeyince baktı da baktı. Onun gözlerinde en küçük merhamet kırıntısı görsem belki insan sanacaktım ama yoktu. Onun gözleri yalnızca yara izimdeydi, her seferinde midesi kalkıyormuşcasına baktığı izimde.
"Ne yüzsüz çıktın onca şey söyledim ağzını bıçak açmıyor.... Hira mısın nesin adını da bilmiyorum ama seni ilk ve son kez uyarıyorum o yüzüğü takmadan önce iyi düşün benim bir sevgilim var."
Son sözlerinden sonra sesler duyunca arkama bakmadan kabine kaçtım. Içeriye girip elimle ağzımı kapattım. Ağlama... Ağlama... Ne kadar ağlama desem de gözyaşlarım dökülüp gidiyordu. Keşke Bade yengem burada olsaydı beni bir an için yalnız bırakmaz bende onca şeyi duymak zorunda kalmazdım.
"Hira'cım kızlar beğenebileceğini düşündüğün bir elbise buldular bunu da dener misin?" Aralıktan uzattığı elbiseyi elime alarak kabinde yere oturdum. Sessizce kendimi sakinleştirmeye çalışıp durmuştum. Dışardan bir kez daha seslendiklerinde elbiseyi denemeden üstümü değiştirerek dışarıya çıktim.
"Şule Hanım son verdiğinizi denedim ama olmadı ben Okan'ın beğendiğini alacağım." Başım önde konuşurken Irem nasıl olmadı tam bedenine göre dediğinde annesi susturarak elimdeki elbiseyi aldı.
"Şimdi sıra Okan'da bunun ücretini ödeyip hemen karşıya girelim." Okan ağzının içinde bir şeyler diyerek gitmiş bizde onu takip etmiştik. Ödemeden sonra karşıya geçtiğimiz de Şule Hanım elbiseye uygun takım elbise bakmaya başlamıştı.
"Gelin adayımızda pek bir güzelmis kızım geride durma..."
Bir anlık gafletle bana söylediğini sanarak başımı kaldırıp kadına baktım. Kadın bana değilde Estella'ya bakıyordu. Estella yanlış anladınız diyerek beni göstediğinde kadının bakışıyla midem burkulmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP İZ 🚬 BİZE SEN KALA 5
ActionSeni affedersem Namert olayım!.. Bana şiir yaz diyorsun hoş güzel de, peki sen kaç harf edersin. #Güven MAFYA ve AŞK SERİSİ 3... Keşke, her karşılaşma bu kadar güzel ve anlamlı olsaydı. Keşke, herkes ilk görüşte aşka inansaydı. Belki o zaman bu bütü...