BURCU GÜNEŞ - SEN BENİMSİN BEN SENİNİM
Söylemiştim. Şaka gibi gelse de bir cesaretle bir gazla her şeyi söylemiştim. Güven şokla bana bakmaya devam ederken yüreğim daha fazla ona bakmaya el vermedi. Kaçar gibi arkamı dönerek arabaya bindim. Bir heyecan emniyet kemerimi bağlarken Güven hala bana bakıyordu. Elimde olsa onu da burada bırakıp gidebilirdim. Güven kol saatine bakıp benden tarafa yürüdü.
"Kenara kay ben kullanacağım."
Neden diye sorgulamadan kemerimi çözerek hemen yana kaydım. Güven sinirlendiğine gaza yüklenir bir nevi ondan sinirini çıkarırdı. Pişman gibi olsam da benim elim ayağım titriyordu. Araba kullansam da kaza yapma olasılığımız çok fazlaydı. Güven hemen yanıma atladığında kemerini dahi bağlamadan arabayı çalıştırdı. O sırada Serçe görüntülü arayınca hemen onu ret ettim. Bazı akşamlar beni görüntülü arar bana öğütler verirdi. Şuan ona çok ihtiyacım olsa da konuşma gibi şansım yoktu.
Telefonum çaldığında yine Serçe diye düşünürken bu defa arayan arkadaşımdı. Onu da ret ettiğimde Güven'in bana göz ucuyla baktığını hissetsem de ondan tarafa bakmaya cesaret edememiştim. Arkadaşım bu defa mesaj atarak akşam dışarı çıkıyoruz demişti. Bende evde kalmamak adına geleceğiz yazmıştım. Ben nereye gidersem İrem de oraya gider ya da tam tersi o nereye giderse bende giderdim.
İrem'in haberi olsun diye mesaj attığımda İrem ardı ardına mesajlar atmaya başladı. Mesaj sesleri geldikçe Güven iç çekiyordu. Başta onu sinir etmek istesem de sonradan telefonun sesini kısmıştım. Ben de iç çektiğim sırada bu defa başka bir arkadaşım arayınca onu da ret etmiştim. Bunlar sözleşmiş miydi?
"Yeter artık şu telefonunu ya aç ya da komple kapat."
Bana yüksek sesle çıkıştığında bu defa ona bakma cesareti göstermiştim. "Mezun oluyorum ve arkadaşlarımla son günlerimiz mesaj atmaları gayet normal değil mi?" Kendi de bu yollardan geçti nende sinirleniyordu. "Estella tahammül sınırlarımı zorlama yoksa senin için hiç iyi olmaz." Ona yok ya ne olur diye diklendiğimde bana bir anlıkta olsa kötü bakışlar atarak önüne dönmüştü. Bende telefonumu komple sessize alarak eve kadar somurtmuştum.
Eve geldiğimizde ondan önce inerek eve koşar gibi gitmiştim. Güven arkamdan bağırarak kuşlar dediğine ona ölümcül bir bakış atmak istesem de o kuşlar benimdi. Gerisin geriye dönerek arka koltuktaki kuşlarımı alarak bu defa eve daha yavaş adımlarla yürüdüm. Şule Hanım bizi gördüğümde yemeğin hazır olmak üzere olduğunu söylemişti.
"Kızım yeni arabanı beğendin mi?" Tabi ya araba... Babama çok diyerek yukarıya çıkmıştım. Direkt İrem'in odasına giderek yatağına oturmuştum. "Bal küpüm..." İrem yanıma geldiğinde iç çekerek kuşlarımı gösterdim. "Güven mezuniyet hediyesi olarak almış." İrem elini uzatıp kuşları sevmeye çalışırken bir yandan da yüzüme bakarak ne olduğunu sormuştu.
"Öptüm onu İrem öptüm." İrem ağzı açık dehşetle bakarken omuz silktim. Bundan hiçte pişman değildim. "Hemen... Hemen her şeyi baştan anlat." Anlatmaya heveskâr olduğum için en ince ayrıntısına kadar tekrar tekrar anlatmıştım. "Estella benim için Güven her zaman umutsuz vakaydı ama bu defa fena tosladın. Kızım ondan sana yar falan olmaz. O adam sana üç beden büyük." Bende biliyordum bilmesine de kalbim söz dinlemiyordu.
"Bugün bunu çok iyi anladım İrem, bundan sonra ona boş yere umut bağlamayacağım." İçim yansa da gerçekler bunlardı. "Karalar bağlama Estella, henüz geç değil. Mezun olmadan koluna birini takarsın." Tabi o da kolaydı. "Hadi hayıflanmak yerine kalk sende giyin akşama eğlence var." Kuşlarımı da alarak odadan çıkmıştım. İrem odasından çıkarken güzel ol, demişti. Haklıydı, bugün güzel olmalıydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP İZ 🚬 BİZE SEN KALA 5
ActionSeni affedersem Namert olayım!.. Bana şiir yaz diyorsun hoş güzel de, peki sen kaç harf edersin. #Güven MAFYA ve AŞK SERİSİ 3... Keşke, her karşılaşma bu kadar güzel ve anlamlı olsaydı. Keşke, herkes ilk görüşte aşka inansaydı. Belki o zaman bu bütü...