"Oğlum karından haber var mı?"
Yine mi aynı konu? Sabırla iç çekerek önce babama baktım. Oradan bakan abime ve Estella'ya bakmıştım. Ben unutmak istedikçe bana sürekli o kızı hatırlatıp delirtiyorlardı. "Evet, baba en son dün gece konuştum gayet iyiymiş." Küçük hanımın sayesinde yalancılığa da başlamıştım. Yalnızca birkaç defa arayıp kısaca konuşmama rağmen her gün konuştuğum yalanını söylüyordum.
"Bu ayrılık sence de çok uzamadı mı? Eyvallah abisidir başında dursun ama günlerdir ses soluk yok abisi de iyileştiğine göre artık eve gelsin."
"Babam haklı Okan abi bence de yengem artık dönsün." Benden izin almadan gidip varan kadının peşine mi düşecektim. Benden izin almasını da istememiştim. Yalnızca söyleyebilirdi belki ben bile yanında giderdim. Ne de olsa Cuma günü gitmişti. Hafta sonu geri dönebilirdim. Peki, o ne yaptı sevgilisi korumasıyla hoş kal bile demeden gitti. Gittikten sonra aramadı bile.
"Okan!" Güven abimin sesiyle çatalımı bıraktım. Zaten var olmayan iştahım da gitmişti. "Size afiyet olsun." Masadan kalktığımda babam sinirle karını ara eve gelsin, demişti. Bende cevap vermeden evden ayrılarak arabama bindim. Ben bu kızın neyini arayacaktım ki en son aradığımda telefona kendi bile cevap vermemişti. Ya sabır çekerek telefona sarıldım. İkinci çalışta açılınca şükür demiştim
"Alo,"
"Hira, müsait misin?"
"Evet, Okan nasılsın?"
"İyi... Kartal abin nasıl oldu?"
"Okan şey biz uçaktayız seni sonra arasam olur mu? Şey dur, akşama doğru Kartal abimlere gel."
"Tamam."
Bu nasıl bir konuşmaydı. Bir süre ne söylediğini anlamaya çalıştım. Önce müsaidim diyor sonra uçaktayım diyor. Kafasının yerinde olduğunu hiç sanmıyordum. Telefonu yan koltuğa bırakarak arabayı çalıştırdım. "Babamın gelini geliyor. Artık sevinirdi." Ah baba ah, ne geldiyse başıma senin yüzüne geldi.
Delirmeden önce normal hayatıma dönmek için arkadaşımın evine gitmiştim. Başlarda birkaç kişi takılar kızlar da gelince ortamı parti havasına çevirdiler. En son eve eski sevgilim gelince iş zıvanadan çıkmıştı. "Aferin... Aferin!"
"Okan ben davet etmedim bir dinler misin?" Tabi koçum davet etmeden yalnızca ben eski sevgilimin müneccim olduğunu bilmiyordum. "İşim var sonra görüşürüz." Herkese iyi eğlenceler diledikten sonra hızla evden çıktım. "Okan bir saniye bekler misin?" Ne güzel ya ben ondan kaçmaya çalışayım o inatla burnumun dibine girsin.
Ona döndüğümde gözlüğüme takarak "Dinliyorum." Demiştim. Yanıma gelince parmak uçlarıyla uğraşıp boş gözlerle etrafına bakındı. "Okan tüm olanlar... Bunlar tamamen koca bir saçmalık. Biz birbirimizi çok seviyoruz. Hiç değilse arkadaş kalamaz mıyız?"
"Benimle arkadaş kalmak mı istiyorsun?" Her ne olursa Hira'nın yaptığı saçmalıkları ben yapmayacaktım. "Ben çok pişmanım Okan, bana bekle dediğinde beklemeliydim. Yine de gururuma yediremedim. Artık iş işten geçti. Hiç değilse eski günlerin hatırına arkadaş kalamaz mıyız? Beni her gördüğün ortamdan kaçmanı istemiyorum. Benim buna bir suçum yok."
Haklıydı, bu olayda onun zerre suçu yoktu. Onunla sevgiliyken başka bir kızla evlenmek isteyen bendim. Onu yarı yolda bırakıp sırf onun suçuymuş gibi ondan köşe bunca kaçan da bendim. O an için gözlüğümü çıkartarak elimi uzattım."Eski günlerin hatırına arkadaş kalabiliriz." Bana gülünce eski güzel günlerimiz gelmişti. Anında elimi çekerek gitmem lazım demiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP İZ 🚬 BİZE SEN KALA 5
AksiSeni affedersem Namert olayım!.. Bana şiir yaz diyorsun hoş güzel de, peki sen kaç harf edersin. #Güven MAFYA ve AŞK SERİSİ 3... Keşke, her karşılaşma bu kadar güzel ve anlamlı olsaydı. Keşke, herkes ilk görüşte aşka inansaydı. Belki o zaman bu bütü...