"Estella... Estella diyorum sana uyan!"
Oflayarak elimle rastgele vurduğumda şap sesi çıkmıştı. O an birine vurduğumu idrak ederek gözlerimi araladım. Güven koluna bakarken bende koluna bakmıştım. Anlaşılan koluna fena şekilde geçirmiştim. Nerede olduğumuzu anlamdan yattığım yerde doğruldum. Güven de oturma pozisyonuna geçerek ya sabır demişti.
Lütfen rüya olmasın öpüşmemiz rüya olmasın. Salonda gözlerimi gezdirirken kalk yatağında uyu diye çıkışmıştı. Kesin rüya görmüştüm kesinlikle rüyaydı. Tabi ya ben o kadar cüretkâr olamazdım. Kucağına oturup öpüşmek de neyin nesiydi. "Güven... Güven şey ben seninle... En son ne konuştuk?" Güven bana baktığında esnememek için kendimi zor tuttum.
"En son saçmalıyordun o kadar çok saçmaladık ki hangi ara uyduğunu ben dahi fark edemedim." Ne diyordum dediğimde iç çekti. "Nerden bileyim Estella, aptal saptal bir şeyler anlatıyordun." Yalnızca anlatmışım demek ki onu öpmedim. "Sana bir soru sormak istiyordum." Güven tamamen bana dönünce acaba sormasam mı diye düşünmüştüm.
"Az önce horul horul uyuyordun Estella hangi ara uykun açıldı da soru yağmuruna tutuyorsun?" Konu sen olunca kendimden her şey bekleyebilirdim. Sorayım mı dediğimde sor baş belası demişti.
"Şey hangi sana bir itirafta bulunmuştum..."
"Yine mi aynı konu Estella, inan şuan seni hiç çekemeyeceğim."
"Güven ben yalnızca hissettiklerimden daha önce haberin var mı diye soracaktım. Yani ben itirafta bulunmadan öce sen duygularımın farkında mıydın?" Bu nedense benim için önemli oluvermişti.
"Hayır, bilseydim sana karşı o kadar çok toleranslı davranır mıydım?"
"Pekâlâ, bir şey daha soracağım." Güven eliyle başına vurunca devam ettim. "Bizim seninle herhangi kan bağımız yok. Uzun yıllar aynı çatı altında dahi yaşamadık. Babam bana soyadını bile daha sonra verdi. Tüm bu şartlar altında biz olmaz mıyız?"
"Sana son kez söylüyorum Estella, ben bir defa evlenip ayrıldım. Onu geçtim biz aynı soy isimleri taşıyoruz. Her şeyi geçtim ben istesem babam istemez anlayacağın bizden olmaz boşuna hayaller kurup kendine daha fazla işkence çektirme."
"Az önce ben istesem dedin... Yani babam izin verse sen ister miydin?"
Güven oflayarak yanımdan kalkıp gitmişti. Bende onun ardından odama çıkarak İrem'i aradım. Ona olup biteni anlattığımda yarın buluşalım demişti. Bu yüzden erken uyuyup erken kalktım. Buluşup sabah kahvaltısını beraber yaptığımızda tıpkı yengem gibi konuşmuştu. Eğer bir ümit varsa sevgisini ortaya çıkaracaktım. Bunu da en ilkel duyguyla kıskandırarak yapacaktım.
Bu fikir aklıma yatmasa da kabul etmiştim. Keşke bir çıkar yolum olsaydı. Birkaç gün sonra babam geri dönüş yapmış bende babama artık şirkette başlayabilirim demiştim. Güven yıllardır babamla tek başına çalışıyordu. Volkan abim Muğla'daki şirketin başında dururken hep yalnızdı. Şimdi Okan da geri dönmüştü. Artık bütün aile olarak işimizin başında duracaktık. Güven bu konuda sesini çıkarmazken ben bundan keyif alacaktım. Şu sıralar aklıma şeytan girip duruyordu. Git babanla konuş baban aranıza yapar ya da seni bir an önce evlenir sende herkes kurtulur diye düşünüyordum.
"Kızım yürüyecek misin?"
Babama hı derken Güven'in odasına doğru bakınıyordum. "Kızım işlerim var." Babam kısaca beni çok oylama demişti. "Okan burada mı diye bakmıştım." Babamsa iki dudağının arasında geveleyerek o hanım köylü demişti. Geçen seferde karısından ayrılabildiği anlarda şirkete geliyor gibi bir laf etmişti. Babamın bazen bu evlendikten pişmanlık duyduğunu falan hissediyordum. Ona göre Serçe kocasının aklına girerek yurt dışında okumayı ikna etmişti falandı filan... Babamın kurgu yeteneği gerçekten mükemmeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP İZ 🚬 BİZE SEN KALA 5
ActionSeni affedersem Namert olayım!.. Bana şiir yaz diyorsun hoş güzel de, peki sen kaç harf edersin. #Güven MAFYA ve AŞK SERİSİ 3... Keşke, her karşılaşma bu kadar güzel ve anlamlı olsaydı. Keşke, herkes ilk görüşte aşka inansaydı. Belki o zaman bu bütü...