*Keyifli okumalar 🖤*Uyandığımda Helios gitmişti. Ama ben uyuyana kadar beklediğini biliyordum.
Üzerimdeki yorgunluğun biraz dağılmıştı ama hala her yerim ağrıyordu. İstesem de bir daha o duvara gidebileceğimi sanmıyordum. Psikolojik olarak da çok kötü etkilenmişti beni.
Banyoya gidip yüzümü yıkadıktan sonra tekrar çıktım. Masanın üstündeki sandviçi farkedince hemen alıp yemiş sonra da kapıyı açıp dışarı çıkmıştım.
Hava çoktan kararmıştı. İnsanlar gruplar halinde oturuyor sohbet ediyordu. Etrafa biraz bakınıp üçünden birini bulmaya çalıştım. Ama hem karanlık hem de oldukça kalabalıktı.
Helios 'un ateşi sevdiğini hatırlayınca ateş yakan gruplara bakmaya başladım. Sonunda bulabilmiştim. Yavaşça onlara yaklaşıp boş bir yere oturdum. Benimle beraber on kişi olmuşlardı.
Helios geldiğimi farkedince "Hoşgeldin Carmen. Artık hep beraber olduğumuza göre grubunla tanışabilirsin ," deyip gülümsedi.
Sırayla herkes adını söyleyip hoşgeldin demişti; Lily, Jack , Hera , Joseph , April , Lexsi, Victor, Carlos.
Hiçbirini samimi bulamamıştım açıkçası .Sırf Helios dediği için yaptıkları çok belliydi. Özellikle Lexsi çok soğuk davranmıştı. Onu daha önce Ella 'yla gördüğüme emindim.
Sohbetlerine kaldıkları yerden devam ettiler. Ben ise sadece dinliyordum. Bir süre sonra oldukça sıkılmaya başlamıştım. Helios 'a baktığımda onun da sıkılmış bir şekilde bana baktığını gördüm.
Elbette sohbetlerine katılıyordu. Ama eğleniyormuş gibi davransa da aslında sıkıldığı belliydi. Arkamdan omzuma dokunan kişiyle irkildim. Hızlıca arkama baktım.
Liam karşımda gülümseyerek bana bakıyordu. Helios 'a bakıp"Bu kızı kaçırmam mümkün mü ? "diye sordu. Gruptaki herkes bir anda bize dönmüştü.
Helios sıkıldığımı anladığı için"O da istiyorsa ve kaybetmemek şartıyla götürebilirsin,"diyerek gülümsedi. Onun da gelmek istediği o kadar belliydi ki. Hızlıca ayağa kalkıp onlardan uzaklaştık.
Liam'la oturabileceğimiz diğerlerinden uzak bir köşe bulmuştuk."Teşekkür ederim Liam o kadar çok sıkılmıştım ki biraz daha gelmeseydin kendimi ateşe atacaktım galiba," deyip göz devirdim.
" Rica ederim.Sıkıldığın bir kilometre öteden belli oluyordu. Ben de buna izin verir miyim ? Tabi ki vermem. Geldim ve seni kurtardım, " deyip gülümsedi.
"Bu arada ben teşekkür etmeliyim sanırım. Helios bana paketi verdi. İçinden birkaç fotoğraf ve küçük bir oyuncak çıktı. Çok anlamsız geliyor ama yine de başucuma koydum. Benim için önemli bir şeymiş galiba.Ayrıca onu bunu boş ver. Doris bana duvarda olanları anlattı. Hala şoktayım .Siz ikiniz ? Kırk yıl düşünsem çocukluk arkadaşı olacağınız aklıma gelmezdi !"
Ağaçların arasından çıkan Doris "Benim de aklıma gelmezdi. Hala ilk şokun geçmesini bekliyorum. Bir anda daha önce pek de sevmediğim bir insan en sevdiğim insanlar arasına girdi. Hatta en çok anı biriktirmiş olduğum en çok zaman geçirdiğim kişi oldu. Ve bilmiyorum anlatabilecek bir şey değil, " deyip yanıma oturdu.
Hemen koluna girip kafamı omzuna yasladım. Gerçekten de anlatılabilecek bir şey değildi.Bir anda ona karşı büyük bir özlem ve sevgi hissetmeye başlamıştım.
Hala garip geliyordu. Ama o benim Dori 'mdi.
Birçok kez beni kurtarmış , sonsuz bir sevgi ve sadakatle bağlı olduğum hatta kan bağıyla bağlı olduğum kişiydi. Doris 'e bakıp" Kan bağını hatırlıyor musun ?" diye sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMA
FantasyOrmanın içinde uyanan bir kız ... Hafızası silinmiş bir kamp dolusu insan ... Dövmelere göre ayrılmış gruplar ... Savaşın eşiğinde bir ülke ... Carmen Byose, ormanın ortasında uyandırıldığında karşsında kendisine doğrultulmuş bir tüfek namlusu görme...