BÖLÜM 21

12.1K 1.1K 73
                                    

*Keyifli okumalar 🖤*


"Sen adımı nerden biliyorsun ?" diye hayretle sordum.

O da şaşırmış gibiydi."Bilmiyorum. Aniden aklıma geldi. Hiçbir şey hatırlamıyorum ama bir adamın senin resmini gösterip Carmen Byose onu bul ve seni eğiteceğini söyle dediğini hatırlıyorum. Sen kimsin ? O adam kimdi? Neden hiçbir şey hatırlamıyorum ben ?!"

"Öncelikle sakin olmalısın.O adam renkli gözlü, ellili yaşlarda, gri saçları olan bir adam mıydı ?" diye sordum. Kafasıyla onayladı.

" Tamam o adamın adı Arnold.Ve hepimizi buraya gönderen kişi o. Ben de senin gibi uyandım ; hiçbir şey hatırlamadan başkasın beni uyandırmasıyla. O yüzden seni anlayabiliyorum.

Şu an etrafı bir duvarla çevrili bir kamptasın. Bizi buraya eğitim için gönderiyorlar. Gönderirken de hafızalarımızı siliyorlar. Nedenini nasılını ben de bilmiyorum. Şimdi sana kampı anlatacağım dikkatle dinle ," deyip tam karşısına oturdum.

Aklıma gelen bütün detayları tek tek anlatıp sorularını yanıtladım. Hatta kendim ne yaşadığımı Arnold 'la nasıl tanıştığımı bile anlattım. Yaklaşık bir saat sonra ben şu an ne biliyorsam o da neredeyse hepsini biliyordu. Nihayet bitirdiğim de oldukça şaşkındı.Ama yine de inanmıştı. Ben ilk başta bu kadar şeyi bir arada duysam inanmazdım.

" O kadar çok şey birikti ki kafamda; hala şoktayım. Bize bunu yapmaları çok canice değil mi ?" diye sordu .

" Maalesef öyle. Ama hiçbirimiz elinden bir şey gelmiyor. Buradan kurtulmak istiyorsan yeterli  becerilere sahip olman lazım ," deyip üzgün gözlerle ona baktım. Bir şeyleri kafasında oturtmaya çalıştığı belliydi.

" Şimdi kalk istersen kampa gidelim  birileri seni aramaya çıkmadan dönersek daha iyi olur, " deyip elimi ona uzattım. Tutup ayağa kalktı.

" Bu kadar çabuk kabullenebilmeme şaşırıyorum ." 

" Bir süre sonra alışıyorsun merak etme ," deyip gülümsedim." Hala bileğine bakmadın," diye ekleyerek tekrar ona baktım.

"Doğru. O kadar çok şeyi bir anda öğrenince ona bakmayı unutmuşum ," dedi. Hangi gruba dahil olacağını çok merak ediyordum.

Gömleğin kol düğmesini açıp baktı. Loran Martinez - 18 yazıyordu. " Loran kolunun iç kısmına bak orada da asıl dövmen olmalı ."

Gömleğinin kolunu çekip açtı. Gördüğüm şey karşısında şaşkına dönmüştüm. "Neden öyle bakıyorsun? Bir problem mi var ?" diye sordu.   

"Problem mi emin değilim ama bir şey var. Kolundaki dövme buradaki hiçbir dövmeyle aynı değil. Daha önce hiç böyle bir dövme görülmemiş. Tıpkı benimkinin sırtımda olması gibi.

Arnold 'ın neden  öyle dediğini şimdi anlıyorum. Anlaşılan sen de benim gibi aykırısın.İnsanların dövmen karşısında vereceği aşırı tepkilere hazır olsan iyi edersin," deyip ona baktım.

Ben bile şaşırmıştım. Ama asla dışlayacak değildim.
" O zaman iyi ki beni sen bulmuşsun yoksa benim de kafama sana yaptıkları gibi silah dayarlardı herhalde ," dedi.

" Muhtemelen yaparlardı, "deyip omuz silktim.
Aslında Loran 'a ısınmıştım. Direkt bana gönderilmesi biraz garipti gerçi ama onun bir suçu yoktu sonuçta.
Göle vardığımızda çok susadığım için durup biraz su içmiştim. Loran da çok susamış olacak o da gelip içti. Susuzluğumuz giderince tekrar yola koyulduk.

"Şimdi kampa gireceğiz. Önce Helios 'u bulmalıyız. Yani lideri .Ben söyleyene kadar kimseyle çok konuşma ve yanımdan ayrılma. Özelikle dövmen hakkında konuşmamalısın. Anlaştık mı ? "

KARMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin