*Keyifli okumalar 🖤*
Uyandığımda ne ara uyuduğumu hatırlamıyordum. Sanırım çizim yaparken içim geçmişti. Helios da benimle beraber uyanmıştı.
" Günaydın. "
Ben de "Günaydın," deyip yataktan çıktım.
Sanırım sabaha doğru uyumuştum.Yani sadece bir ya da iki saattir uyuyor olmalıydım.Helios " Defterin yere düşmüş ," deyince hızla yere baktım. Gerçekten de aşağı düşmüştü. Eğilip alıyordu ki hızla kendimi yere atıp defteri aldım. Helios yüzündeki şaşkın ifadeyle bana bakmaya başladı .
" Carmen sakin ol. Kaçırmam defterini merak etme. "
" Ne , şey , evet biliyorum almayacağını. Uykulu olunca ne yaptığımı bilmiyorum ben," deyip tatlı olduğunu düşündüğüm bir şekilde gülümsedim.
Helios da daha fazla üstüme gelmeyip banyoya girdi. O girene kadar izlemiş kapı kapanınca da hızla defteri açarak son sayfalara bakmıştım.
Tanrım ! Birçok sayfaya Helios 'u çizmiştim. Masanın başında konuşma yaparken, göl kenarında otururken, uyurken , gülerken, mutfakta kolları bağlı tek kaşı havada bize bakarken ...
Kendime inanamıyordum. Çoğunu çizdiğimi bile hatırlamıyordum. Hemen defteri saklamalıydım.
Etrafıma bakıp en yakınımda olan yatağımın altına koydum. Umarım orada bulamazdı.
Banyodaki seslerin kesildiğini farkedip hızlıca yatağa uzandım. Helios banyodan çıkıp "Uyanabildin mi bari ?" diye sordu.
Yataktan kalkıp "Evet evet, uyandım merak etme ," dedim ve dolaptan birkaç parça kıyafet alıp banyoya geçtim. Ucuz atlatmıştım. İyi ki defterin üstüne atlamışım. Yoksa o çizimlerin hepsini görecekti.
Kısa süre sonra banyodan çıkmıştım. Bugün daha rahat bir şekilde giyinmiştim. Üzerimde spor tayt ve bir tişört vardı. Üşürüm diye bir de kapüşon giymiştim. Dolaptan spor ayakkabılarımı da alıp giydim. Artık hazırdım.
" Niye böyle giyindin bugün ?" diye sordu Helios.
" Biraz antrenman yapacağım. İyice kendimi saldım," deyip kapıdan çıktım. Aklıma gelen şeyle hemen Helios 'a dönüp" Saat kaç ?" diye sordum.
"Merak etme daha yedi ama bir an önce Dax 'i alıp oraya gitmeliyiz ."
Beraber Dax'in kulübesine gidecektik ki ateş çukurunun orada oturduğunu gördüm." Orada, "deyip Helios 'u da o tarafa çektim.
Geldiğimizi farkedince ayağa kalktı.Bana sıkıca sarıldığında ben de karşılık vermiştim .
" Teşekkür ederim Carmen. Sen olmasaydın bu kampta ölüp gidecektim. Sana çok büyük bir borcum var artık ," dedi.
Geri çekilip "Saçmalama Dax . Hiçbir borcun yok bana. Hem sen de benim hayatımı kurtarmamış mıydın ? Kendinin de dövmesiz olduğunu söylemeseydin belki de beni öldüreceklerdi, " dedim.
Helios 'a kısaca baktığımda bu düşünceden hiç hoşlanmadığını anlamıştım. Liam ve Doris de yanımıza gelince tamamlanmıştık.
Liam " Bırakın gevezeliği de yürüyün artık, " dedikten sonra Doris 'le beraber Dax'in yürümesine yardım etmeye başlamıştı.Biz de arkalarından yürüyorduk.
" Öyle bir şey yapmayacağımı biliyorsun değil mi ? Tamam o gün oldukça şaşırmıştık. Ama yine de ölmene izin vermezdim ."
" Elbette biliyorum Helios."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMA
FantasyOrmanın içinde uyanan bir kız ... Hafızası silinmiş bir kamp dolusu insan ... Dövmelere göre ayrılmış gruplar ... Savaşın eşiğinde bir ülke ... Carmen Byose, ormanın ortasında uyandırıldığında karşsında kendisine doğrultulmuş bir tüfek namlusu görme...