*KEYİFLİ OKUMALARRR 🖤*
Hızlıca ayağa kalkıp dolaptan ilk yardım çantasını çıkardım. İçinde bulduğum pamuğu burnuma bastırıp bir süre bekledim ama bir türlü durmuyordu. Üstelik hala siyahtı.
Elimdeki siyaha boyanmış parçayı atıp bir parça daha aldım ve burnuma bastırmaya devam ettim.Banyodan yavaşça çıkıp Helios 'a baktım. Hala uyuyordu. Sessiz adımlarla dolaba yaklaşıp yeni bir tişört alıp giydim.
Kanımla lekelenmiş olanı yatağımın altına saklayıp odadan yavaşça çıktım.Bir elimle burnumu kapatıp hızlı adımlarla asansöre bindim.
Asansörden inerken kafamı eğip koşar adımlarla yürüdüm. Sarah 'ın odasına gelince kapıyı çalıp içeri girmiştim.Ama içerde değildi. Koltuklardan birine oturup beklemeye başladım.
Elimdeki pamuk da simsiyah olmuştu. Masanın üstünde gördüğüm paketi alıp biraz daha pamuk çıkardım ve burnuma baskı yapmaya devam ettim.
Dakikalar sonra odanın kapısı açıldığında masanın üstü siyaha bürünmüş onlarca pamuk parçasıyla kaplanmıştı bile ." Carmen ? Hoşgeldin . Bi- "Masanın üstünü farkedince gözleri şaşkınlıkla açılmıştı. Sarah elimi çekip elimdeki pamuğu aldı.
Hayretle " Ne oldu ?! "diye sordu.
" Bir anda kanamaya başladı. "
" Ne kadar oldu ? "
Kısaca düşünüp " On dakikadan fazla," dedim. Masanın arkasına doğru hızlı adımlarla giderken bir yandan da " Neden siyah olduğunu biliyor musun ? " diye sordu. Burnuma bir pamuk daha bastırıp sorusunu cevapladım.
" Emin değilim yine de bir tahminim var. Ama önce kanı durdursak yoksa kansızlıktan öleceğim galiba."
Bir süre sonra yanıma geldi." Tamam geldim . "
Elindeki iğneyi koluma batırdıktan sonra " Kanının durmasına yardım edecek, " dedi. Elimdeki pamuğu alarak kafamı biraz eğip pamuğu burnuma bastırmaya başladı. Ama kan bir türlü durmuyordu. Aksine gittikçe artıyordu. Sarah farklı birkaç şey denese de yarım saat boyunca hiç durmadan kanamıştı. Üstelik başım ağrımaya gözlerim kararmaya başlamıştı.
Sarah da kanın durmadığını farkettiğinde paniklemişti. Beni oturduğum koltuktan kaldırıp odadaki yatağa oturttuktan sonra hızlı adımlarla uzaklaştı.
" Sarah kimseye söyleme lütfen endişelenmelerini istemiyorum, " dedim. Başıyla onayladıktan sonra odadan çıktı. Elimdeki başka bir pamuğu burnuma bastırarak onu bekledim.
Yaklaşık beş dakika sonra gelmişti. Nereden aldığını anlamadığım torbalarla yanıma yaklaşıp bana kan vermeye başladı. Bir yarım saat boyunca da öylece oturmuştum. Bir yandan vücuduma yeni kan girerken öbür yandan siyah kan çıkıyordu. Sarah burnumdaki pamuğu çekip siyah yığının üstüne attıktan sonra yeni bir parçayla tampon yapmaya devam etti. Onu da çektiğinde ise ilk defa bir farklılık olduğunu görmüştük. Bu sefer pamukta kırmızı lekeler de vardı. Kanım önce tekrar kırmızıya dönmüş sonra da ağır ağır akmış ve durmuştu.
Sarah sandalyesini çekip yanıma oturdu. Oldukça yorulduğunun farkındaydım. Hem ruhsal hem de fiziksel olarak.
" Kanı nereden buldun ? " diye sordum. Bir yandan da yüzümü temizliyordum. " Buraya yakın bir hastanede çalışan bir arkadaşım var. Ona mesaj atıp kan getirmesini ve bunu gizlice yapmasını söyledim.
Kapıdan almak biraz zor olsa da dikkat çekmeden getirmeyi başardım. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMA
FantasyOrmanın içinde uyanan bir kız ... Hafızası silinmiş bir kamp dolusu insan ... Dövmelere göre ayrılmış gruplar ... Savaşın eşiğinde bir ülke ... Carmen Byose, ormanın ortasında uyandırıldığında karşsında kendisine doğrultulmuş bir tüfek namlusu görme...