KARMA

BÖLÜM 86

*KEYİFLİ OKUMALARRR 🎀🌸💗

Bu bölüme şarkı bırakasım geldi. Dinleyebilirsiniz💙

•If We Have Each Other -Alec Benjamin
•Lie To Me -5 Seconds of Summer

Kral Augustus çıkışa doğru yönelirken biz de onu takip etmiştik. Beraber yemek salonuna gidip tek tek boş sandalyelere oturmuştuk. Diğerleri de hemen ardımızdan gelip masaya yerleşmişlerdi.

Owen 'a bakıp " Yaptığımız şey tehlikeli değil miydi ? " diye sordum. Owen da düşünceli gözüküyordu. " Evet biraz tehlikeliydi ama eninde sonunda ortaya çıkacaktı. Günlerdir sarayda olmaları şüphe çekti doğal olarak. Yine de bence doğru olan şeyi yaptık. Yapılması gereken buydu üstelik böylece Arnold 'ı yok saydığımızı da göstermiş olduk. "Haklıydı ama yine de endişeliydim.

Prens Ramsey ve Prenses Cassie salona girdikten sonra onlar da boş yerlere oturmuşlardı. " İyi olduğunuzu görmek güzel Prenses Carmen. "

" Teşekkür ederim Prens Ramsey. "

İkisini de daha dikkatli incelediğimde pek de hoşnut olmadıklarını farketmiştim. Doğal olarak biz gelince Ramsey geri planda kalmış olmuştu. Belki de taht hakkından olacağını düşünüyorlardı. Tek umudum Molgrae ailesi gibi soğuk bir savaşın içine çekilmememizdi.

Servisler hızlıca açılırken ben de iştahla yemek yemeye başlamıştım. Kesinlikle sarayın yemeklerini özlemiştim. Herkes yemeğini yedikten sonra yavaş yavaş salondan çıkıyordu. İlk Kral gitmiş Prens Ramsey ve annesi de onu takip etmişlerdi.

Owen hepimize bakıp gülümsedikten sonra " Artık güvenli eve dönebilirsiniz diye düşünüyorum. Tedbirli olmaktan zarar gelmez," demişti. Yüzüm anında düşerken hepimizin modu düşmüştü. Onlardan ayrılmak istemiyordum ama açığa çıktıklarından tehlike daha da artmıştı doğal olarak. Gerçi istediğim zaman yanlarına gidebilirdim.

Aaron başıyla onaylayıp " Akşama doğru yola çıkabiliriz bence," demişti. Owen da onu onayladıktan sonra Amelia 'yla beraber salondan çıkmışlardı. Ayağa kalktığımda Faun hızlıca koşup bana sarılmıştı. " Neden Audra 'yı kurtardığını söylemedin ki ?! "

" Çünkü yaptığım şeylerin ortaya çıkmasını pek sevmiyorum. Bana kalsa söylemezdim de işte turunçgil her zaman turunçgil. "

Doris kaşını kaldırıp " Turunçgil mi ? " diyerek gülmüştü. Audra ise ona kısaca baktıktan sonra bana dönmüştü. " Şöyle deme demedim mi sana ?! "

" Ne zaman seni dinledim ki turunçgil şimdi niye dinleyeyim ?! "

Audra bana kaşlarını çatarak bakarken Liam ona dönüp  " Çok fazla kaşlarınızı çatıyorsunuz turunçgil hanım. Güzelliğinize yazık," demişti.

Audra ona da kaşlarını çatarak baktı. " Adım Audra ! " Doris gülerek " Artık değil turunçgil," demişti. Loran ise " Rahat bırakın kızı ," demişti.

Audra ona minnettar bakışlarla bakarken sırıtıp " Turunçgil olmak öyle kolay değil," diye eklemişti. Hepimiz gülerken Audra 'nın da yüz ifadesi dağılmış o da gülmeye başlamıştı.

" Bu arada söylemeden edemeyeceğim taç çok yakıştı beyler. " Aaron göz kırpıp " Sana yakıştığı kadar yakışmamıştır," deyince Loran da " Katılıyorum," demişti.

Başımı iki yana sallayıp güldükten sonra " Hadi salona gidelim, " dedim ve çıkışa doğru yürümeye başladım. Lily hızlıca yanıma gelip koluma girerken yemek salonundan çıkmıştım. Lily de bir şey vardı ama ne olduğunu çözemiyordum.