— Nasıl almayı başardın o bilgileri, diye sordu doğrulup otururken. Kaşları çatılmıştı yine.
— Yönetici konumundayım. Tüm bilgisayarlara erişimim vardı, tabii bu bilgileri o hesaplardan almadım. Feyyaz gerzeği sağolsun. Tembel herif çalışmayı sevmediği için tüm şifrelerini bana verdi. Ben de üç gün önce şeytana uydum ve dosyaları tek tek inceledim.
İnsan kaçakçılığı yaptıklarını, bunu da tur adı altında gizlediklerini fark ettim. O tarihte benim dosyamda, Suriye'den gelen herhangi bir grup gözükmüyordu ama İtalya'ya gitmişti bu grup nasılsa, dedim yanaklarımı şişirip.— Nasıl yapıyorlar sence?, diye sordu merakla.
— Minik pırpırlı uçaklarla radarlara yakalanmadan İtalya'ya çok rahat iniyorlarmış. Dosyada yazan şifreli mesajı çözünce anladım, dedim omzumu silkerek.
— Şifreyi de çözdün maşallah! Ama bu söylediğin uçak pahalıya gelir, dedi tek kaşını kaldırıp.
— Zaten bunlar parası olanları kaçırıyorlar. Uyuşturucu kaçakçıları, arananlar falan. Yani ödeme zorluğu çekmeyecek tipler. Tahminime göre o uçaklarla uyulturucu ticareti de yapıyorlar, dedim gözlerimi kapatıp derin bir nefes alırken.
— Tamam tamam daha fazla anlatma midem bulandı. Sen bu adamla bunları bile bile evlendin öyle mi?, dedi bir dikişte şarabını içerken.
— Seçme şansım yoktu diyorum size. Ben evlenmek istemedim, annem zorladı, dedim yan dönüp gece karası gözlerine bakarken.
— Ya nikahı iptal ettirmezse? Ya o dosyaları getir sonra iptal ederim derse? Ya götürdüğünde sana bir zarar verirseler?, dedi kaşlarını mümkünmüş gibi daha da çok çatarak.
— Olabilir Ferzan Bey her şey mümkün. O yüzden evlilik iptal edilene kadar bildiklerimi kendime saklamak istiyorum, dedim aynı onun yaptığı gibi şarap kadehini kafama dikerken. Yüzüme baktı. Durdu, düşündü ve;
— Sana bir teklifin var, dedi bakışlarımı gözlerime kilitleyerek.
— Ne gibi?, diye sordum şüphe ile.
— Ben eşimden boşandım ve kafamı dağıtmak için bir aylığına kendime izin verdim. Yunanistan, İtalya gezip, ülkeye geri döneceğim. Sen aşağı indiğinde arkadaşımı aradım ve nikah iptali için neler yapılması gerektiğini öğrendim. İptal etmek için altı ay süren var. Düğünden kaçtığın için ve bir ay boyunca görüşmeyeceğiniz için iptal etmek zor olmayacak.
Seni buralarda bırakmak içime sinmiyor. Anladım rehbersin yolunu bulursun ama dediğin gibi karanlık tiplerse bunlar hayati tehliken var demektir. Benimle birlikte kal, dönüşte seni ülkeye sağ salim sokarım. Sonra beraber gider emniyete veririz dosyaları, dedi gözlerimin içine araştırırcasına bakarken.— Ben ben bilemedim şimdi. Yanlış anlamayın size güvenmediğimden değil, sizin tatilinizi bozmamak adına. Üstelik annemler merak ederler, dedim ellerimi iki yana açarak.
— Bırak annen merak etsin zaten. Bence abini ara haber ver. O bilse yeter, dedi başını sallayarak.
— Abime öyle pat diye ulaşamam ki. Operasyonda oluyor, telefonu genelde kapalı oluyor böyle durumlarda, dedim omuzlarımı kaldırarak.
— Abine güveniyor musun?, diye sordu yüzümü dikkatli bakarak.
— Abim benim için canını dahi verir adım kadar eminim, dedim hiç düşünmeden.
— Tamam o zaman. Numarası aklındaysa eğer benden ara. Şimdi açamazsa bile müsait olunca o arar, dedi telefonunun kilidini açıp, bana uzatırken. Telefonunu aldım ve Yalçın Çalışkan olarak abimin numarasını kayıt ettim ve çevirdim. Direk telesekretere yönlendirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇAK GELİN (TAMAMLANDI)
General FictionYasemin Çalışkan adı gibi çalışkan, akıllı 25 yaşında genç bir kadın. Evlendiği gece kocasını eski nişanlısıyla görüp düğününden arkasına bile bakmadan kaçan "Kaçak Gelin". Kaçışının ardından kendini bir tekne içinde Yunanistan'a doğru giderken bulu...