Çiftin yanında sesimi çıkartmamıştım ama marketten dışarı adımımızı atar atmaz Ferzan Beye dönüp;
— Siz ne yaptığınızı zannediyorsunuz?, dedim başımdaki şapkanın kenarını elimle hafifçe kaldırıp, yüzüne bakarken. Tabii başımı baya bir geri atmam gerekmişti ama olsun, yüzüne ters ters bakıyordum koca gözlüklerimin arasından.
— Özür dilerim kusura bakma ama yanımda sen vardın, ne yapabilirim?, dedi fısıldayarak.
— Harika! Süper! Şimdi de hem evli hem de başka bir adamın kapatması oldum, dedim hırsla.
— Ya ne saçmalıyorsun Yasemin? İyice arabeske bağladın olayı ha, dedi sinirle.
— O kadın kim? Sonra adam. Siz niye böyle bir yalan uydurdunuz?, dedim isyan ederek.
— Yol ortasında tartışmayalım. Alışverişin bittiyse tekneye gidelim orada konuşalım, dedi başıyla marinayı işaret ederek.
— Bitti, dedim ve elindeki poşetlere yardım etmeden önden önden tekneye doğru yürüdüm.
Tekneye çıkınca kapıları kapattı ve klimayı açtı. Aldıklarımızı içerdeki sehpanın üzerine bıraktı ve oturdu. Karşısına doğru oturdum.
— Burcu, evliyken birlikte olduğum kişi. Gerçek aşkı tattığım ilk kadın. Şimdi evli, mutlu, çocuklu o yüzden aklını karıştırmak istemedim. Eşiyle ve onunla bir iki kere karşılaşmışlığım var. Beni "Okuldan arkadaşım. Abim gibi severdim", diye tanıştırdı eşiyle. Yalan yok ilk gördüğümde Burcu'nun evine gittim estim gürledim. Metres olarak anılmak istemediğini söyledi ki haklıydı sonra zaten evlendiler ve yurt dışına gittiler. Döndüklerini duymuştum ama bugüne kadar hiç karşılaşmamıştım. Şimdi birden karşımda öyle eşiyle falan görünce panikledim, o yüzden seninle birlikteymişiz gibi yalan söyledim kusura bakma, dedi sesi gerçekten pişman olmuş gibi çıkıyordu.
— Burcu Hanım da sizi görünce bir tedirgin oldu sanki, dedim merakla yüzüne bakarken.
— Meryem bizi özel bir kulüpte baş başa yemek yerken basmıştı. Allah'tan özel bölümdeydik. Herkes muhtemelen tüm sesleri duydu ama failleri göremedi. Meryem Burcu'ya ağıza alınmayacak küfürler ve hakaretler etti. Burcu o olaydan sonra benden ayrıldı ve Aykut'la beraber olmaya başladı. Haklı olarak Meryem'den çekiniyor. Çünkü dedikodular aylarca bitmedi. Senin yerinde Meryem olsa yine aynı rezaleti çıkartırdı, dedi omuzlarını kaldırıp.
— Peki Ferzan Bey biz bu akşam ne yapacağız?, diye sordum kaşlarımı kaldırarak.
— Öncelikle sadece Ferzan, dedi sırıtarak.
— Peki sadece Ferzan biz bu akşam ne halt edeceğiz, dedim boynumu büküp, gözlerimi açıp yüzüne bakarken.
— Kızım harbi çok komiksin sen ha. Alt tarafı bir yemek. Ne olabilir ki?, diye sordu alayla.
— Nerede tanıştık, ne kadar zamandır birlikteyiz, ilk tanıştığımızda üstümde ne vardı. Ne zaman aşık olduk, sorular çok, daha sayabilirim istersen, dedim tüm ukalalığımla.
— Of bunlardan onlara ne? Özel der geçeriz, dedi umursamaz bir tavırla.
— Bak o zaman git teknelerine "Yasemin rahatsızlandı, gelemiyor" de, ye yemeğini gel. Beni bulaştırma. Tanımadığım insanlara karşı hagak hogok kalmak istemiyorum, dedim burnumu havaya dikip.
— O ne be, dedi kaşlarını çatarak.
— Sordukları sorular karşısında kendimi küçük düşürmek istemiyorum, demek. Şimdi müsaadenizle yapacak işlerim var size afiyet olsun, dedim ve kamarama inmeye başladım. Peşimden geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇAK GELİN (TAMAMLANDI)
General FictionYasemin Çalışkan adı gibi çalışkan, akıllı 25 yaşında genç bir kadın. Evlendiği gece kocasını eski nişanlısıyla görüp düğününden arkasına bile bakmadan kaçan "Kaçak Gelin". Kaçışının ardından kendini bir tekne içinde Yunanistan'a doğru giderken bulu...