I

30 6 0
                                    

Hande sabahın beşinde dolu bir valizle buluşma noktasına kadar nasıl gideceğini düşünürken telefonunun çalmasıyla irkildi.

Arayanın Gürkan hoca olduğunu görünce hemen açtı.
"Efendim hocam" dedi açar açmaz da.

"Hande, merhaba. Nasılsın?" dedi.

"İyiyim hocam siz nasılsınız?" dedi bir yandan da ne için aradığını merakla beklerken.

"Ben de iyiyim. Hazırlığın ne durumda?" Diye sordu.

"Hazırım hocam" dedi Hande. Az önce ağzını kapattığı valizine baktı.

"Seni dörtte alacağım. Hazır ve uyanık ol.Tamam mı?" Diye sordu. Mecbur "tamam hocam" dedi.

"Tamamdır. Görüşürüz" dedi Gürkan.

"Görüşürüz hocam" diyip telefonunu kapattı. Okuduğu aşk hikayelerini not aldığı yeni defterini da çantasının içine koydu Hande. Bu çalışma ona iyi gelecekti. Bunu çok iyi hissediyordu.

Film açıp yaptığı tavuk sote ve pilav yemeğini midesine indirmeye başladı. İki araba eşyalar yüzünden üçe çıkarılmıştı ve Hande, Gürkan hocanın arabasında gitmek isterken böyle bir telefon alması onu rahatlatmıştı. Grupta konuşan Aydan hocayı da merak etmişti. O da genç miydi? Ve Gürkan hocanın kişisel projesine nasıl dahil olmuştu?

Gruptaki mesajları kontrol ederken filmi durdurmak zorunda kaldı. Yazarlara ait bütün aşk filmlerini izlemiş, internetin altını üstüne getirmişti Hande iki gün boyunca. Sadece arabası ve market alışverişi için dışarıya çıkmıştı. Ve şimdiki duruma bakılırsa bir kaç aşk hikayesi daha aklında yer etmişti.

Filme devam edip yemeğini yedikten sonra bir hafta boyunca evde olmayacağı için temizliğe ve dağınıklığı toparlamaya girişti. Duşunu alıp çıktıktan sonra doğal gaz ve su vanalarını kapattı. Çünkü Hande'nin ocağı gaz kaçırıyordu, kombisi de su damlatıyordu. Neyse ki ev sahibi haftaya kombiyi de ocağı da değiştirmeyi kabul etmişti.

Hande hazırlanırken saat üç buçuk olmuştu bile. Saçlarını kurutup, inatçı ve dalgalı saçlarını düzleştirdi. Makyaj malzemelerinden bir kaçını çantasına atacağı için ayırmıştı. En azından uykulu gözükmemek için göz altına kapatıcı sürdü. On dakikaya Gürkan hoca gelecekti. Bu yüzden pencereleri ve balkon kapılarını kapatmak için salona geçti. Dışardaki çamaşır telini içeriye alıp balkonu kilitlerken Gürkan hocanın geldiğini gördü. Hande hızlıca kapıyı kilitleyip ihtiyacı olan kişisel eşyalarını çantasına doldurdu. Zil çaldığında hazırdı. Otomatiğe basmadan inmeyi düşünürken tekrar zili çalınca otomatiğe bastı. Valizi alıp kapısını kilitlerken Gürkan merdivenlerden gözüktü.

"Merhaba. Uyudun sandım açmayınca" dedi Gürkan.

"Yok hocam, yetişemedim" dedi Hande valizini almaya geleceğini düşünemediği Gürkan'a. Rezil olmak istememişti. İkisi aşağıya inince sadece Gürkan'ın valizinin olduğu bagaja Hande'nin valizini de yerleştirdi Gürkan.

"Şimdi kimi alacağız?" Diye sordu Hande. Son anda grupta konuşulanlar çok karışmıştı. Bu yüzden telefonla haberleşilmişti. Yani son durumdan haberi yoktu Hande'nin.

"Biz Aydan hocayı alacağız sadece." Dedi Gürkan arabaya binip. O zaman neden dörtte çıkmışlardı ki?

"Öne gel" dedi Hande tam arka kapıyı açacakken.

"Aydan hoca gelecek dememiş miydiniz?" Diye sordu Hande şaşkınlıkla.

"O geldiğinde geçersin arkaya" dedi Gürkan binerken arabaya. Bunun üzerine Hande ön koltuğa geçti. Arabanın boş olması daha rahat yolculuk geçirmesini sağlardı. Gidecekleri yer sekiz saat uzaklıktaydı çünkü. Kemerini takarken Hande "çorbacıya gidelim mi? Ben bir şey yemeden çıktım" dedi Gürkan. Hande şimdi anlamıştı neden erken geldiğini Gürkan'ın.

ARDINDAKİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin