Ü

28 6 0
                                    

Hande, Gürkan'a "seni en çok ne kızdırır? " Diye sordu ilk olarak.

"Israr edilmesi, egolu insanlar, yalan söylenmesi, arkamdan iş çevrilmesi, bana karışılması. Her biri beni kızdırır ve birbirinden üstün değiller maalesef" dedi Gürkan.

"Affedemeyeceğin bir durum oldu mu hiç?" Diye sordu Hande. Kendini onu öperse nasıl bir karşılık alacağına hazırlıyordu. Çünkü birazdan bara gitmeyi isteyecekti ve içkinin arkasına sığınarak ona yakınlaşmak istiyordu.

Bunu gerçekten istiyordu Hande. Ona yakın olmak için onun elini tutması onu öpmesi için yer arıyordu. Madem bu akşam her şey serbestti bunu ya şimdi yapacaktı yada sonsuza kadar bu arkadaş muhabbetine katlanacaktı.

"Bir arkadaşımın benim hakkımda konuştuğunu öğrenmiştim. Ve onu direk hayatımdan sildim. Tek affedemediğim insan oldu hayatım boyunca" dedi.

"Kötü bir dedikodu yaymış olmalı" dedi Hande ona doğru bakıp.

"Üniversiteden tek bir arkadaşım bile kalmadı" dedi elini çalılıklara vurdurtup Gürkan. "En güzel anılarımı geçirdiğim arkadaşlarımı kaybettim." İçine yine o his dolmuştu. Burnunda özlem ve hatıra kokusu kalbinde kırgınlıklar vardı. Ciğerleri nefes verirken oluk oluk nefreti kustu.

"Ne dedikodusuydu peki?" Diye sordu Hande ona doğru dönüp tekrar.

"Boşversek mi? Gerçekten anlattıkça moralim bozulacak" dedi Gürkan. "Bu geceyi bozmak istemiyorum" dedi Gürkan, Hande'ye doğru bakıp. Hande elini uzatıp "şu kaybettiğim enerjiyi geri kazanmak istiyorum" diyip barı işaret etti.

"Yalnız bar demek biraz fazla masum olur. Burası sana bir kaç beden büyük"dedi Gürkan.

"Yani mekan önündeki arabalara bakarsak evet. Ama sen yanımdayken içeriden pek fazla ürkmüyorum. Alkol kullanmıyorum ama hiç içmedim de diyemem. Bir bira içip kalkarız eğer izin verirsen" dedi Hande.

Kendinden cesaret bombardımanına yenik düşmüştü. İlk defa bu kadar çok çılgınlığa açık hissediyordu. Ama tek bir amacı vardı. Yeterli cesarete ulaştığında onu öpmek. En azından o dudakların tadını hissetmek istiyordu. Sonucu ne olursa olsun Hande onu bu gece öpecekti.

"Aramızda kalacağına söz ver" dedi Gürkan.

"Bu gece aramızda sır" dedi Hande ve ilerlerken de "senin başını yakmaya hiç niyetim yok " diye devam etti sözlerine.

İkisi birlikte bar olduğunu zannettikleri gece klübüne doğru ilerledi. İçeriye giriş için ücret ödemişlerdi. Bilmiyorlardı ki burasının şehrin kodamanlarının takıldığı, silahlı adamların birbirini tehdit ederek iş anlaşması yaptığı mekan olduğunu.

"Pekala Hande, burası fazla tekin bir yer değil" dedi Gürkan etrafı inceleyip hızlıca. Ona gayet tanıdık bir ortamdı.

"Otogarın orda oturduğunu söylemiştin. Espelhar'ı biliyorsundur" dedi Hande.

Gürkan en yakın arkadaşının gece klübünün adını duyunca merakla cümlesinin devamını bekledi. "Orası kadar ağır bir yer değil" dedi Hande.

Gürkan her hafta sonu gittiği gece klübünün Hande'nin bilmesine şaşırdı. "Oraya daha önce gittin mi?" Diye sordu.

"Evet" dedi Hande. "Bir kez" diye mırıldandı. Hayatında yaptığı en büyük yanlışıydı oraya gitmek.

ARDINDAKİ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin