38. Bölüm

3K 139 146
                                    

Herkese merhabaaa.

Kalkın düğünümüz varr.

Umarım beğenirsiniz. Baya uzun bir bölüm oldu 5000 küsürlük kadar.

Keyifli okumalar diliyorum.

Bundan sonra evli bir çiftimizi göreceğiz.

MULTİMEDYAYI BİLEREK HEYECANLI YERDEN KOYDUM. SİZCE NELER OLACAK?

Seviliyorsunuz...

18 Haziran Sabah -Düğün Günü-

Reyyan'dan

Sıcacık kollar arasındaydım. Gözlerimi açtığımda annemle babamın arasında güvenli ve huzurluydum. Annem benden önce kalkmış olacak ki bizi izliyordu. "Günaydın."

"Günaydın kızım." Babamı kontrol edip anneme döndüm. Gözlerim buğulanıp doldu. "Ne oldu bir tanem?"

"Korkuyorum." Annemin suratı yumuşadı. "Neyden korkuyorsun bakim?"

"Her şeyden. İyi bir eş olabilecek miyim? Koskoca konakta rahat edebilecek miyim? İleride bir çocuğum olursa iyi anne olabilecek miyim? İşte her şeyden." Annem omzumu sıvazladı. "Sen her şeyin üzerinden gelirsin. Sen bizim kızımızsın. Anneannenin ismini babanın kanını taşıyorsun. Sen Reyyan Bölükbaşı'sın."

Anneme sarıldım. Aslında korkum düğünden sonraydı biraz da. Her şey iyi mi geçecekti? Neler olacaktı bilmiyorum. Annem sırtımı sıvazlayıp bana baktı. Önce babamı kontrol etti. Bana iyice yaklaştı.

"Biliyorum kalbin çok hızlı atıyor. Düğün telaşesi de var ama en çok gece için korkuyorsun." Anlamıştı annem. "Öyle bakma anneler anlar. Miran seni incitecek bir çocuk değil annem. Seni anlar, her hareketini bilir. Sakinleştirir. Zorunda da değilsin. Bugün olmasa yarın olur. Yeter ki sen iyi ol." Güven yüklü bakışlarıyla bana bakıyordu. "Saol anne. İyi ki varsın."

Damla mırıldanınca kafamı çevirip ona baktım. Tek gözünü açıp bize baktı. Sonra kapatıp yine uyudu. Annemin yanağını sevdim. O da elimi alıp öptü. "Büyümüşte gelin olacak benim kızım. Kınalı kuzum musun sen benim." Kıkırdadım.

Ev halkı uyanana kadar kahvaltı hazırlanmıştık. Buruk bir kahvaltı sofrasıydı. "Asmayın suratınızı da. Kızın en mutlu gününde ha bu ifadeler ne?"

"Ananız haklı. Daha çok üzüyorsunuz kızı." Babaannemle dedemin uyarılarıyla biraz olsun normale dönmüştük. "Kahvaltıdan sonra siz ne yapacaksınız?"

"Evde otururuz Berfin ne yapacağız başka." Annem, babaanneme baktı. "Siz çıkın hazırlıklara bakın." Babam kaşlarını çattı. "Karın ne diyorsa onu yap Bekir. İtiraz etme da." Babaannemin de desteğiyle kabul ettiler. Anlamamıştım ki.

Kahvaltı bitince dedem, babam, dayım dışarı çıkmışlardı. Kahvaltı toplamasına yardım edecekken annem durdurdu. Elimden tutup odaya çekti beni. "Annem sen hazırlan. Biz hallederiz. Duşunu al işlerini hallet. Sonra kuaföre geçersiniz."

Sabah çok erkendi. 07:30'u gösteriyordu. "Tamam annem." Annemin dediği gibi yapıp banyoya girip işlerimi hallettim. Ben resmen bugün gelin oluyordum. Banyoda üstümü giyinip kirlilerimi sepete attım. Aynada kendime baktım. Ferahlamıştım. Saçlarımı kurutunca kıvırcıklarım belirginleşmiş, kabarmıştı.

Mezopotamya'nın KıyısındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin