6.Bölüm

3K 109 24
                                    


Selammm. Ben geldimm. Nasılsınız bakalım? 

Yeni bölüm geldi. İnşallah beğenirsiniz. 

Yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. Benim için çok önemli.

Arkadaşlarınıza hikayeyi önermeyi unutmayın lütfen.

Keyifli okumalar...


Reyyan'dan

Çın çın çınnnnn

Telefonumdan gelen sesle fırladım. Lise ve üniversite zamanlarında nefret ettiğim bu alarm sesi şimdi hoşuma gidiyordu. Çünkü sevdiğim mesleği yapmaya gidecektim. Alarmımı kapatıp yatağın içinde biraz durdum. Anneme kalktığıma dair mesaj attım.

"Annecim günaydın. Ben kalktım seni seviyorum."

Saat daha 6 idi. Görev yaptığım okul tam gündü. Sabah 8.30 da ders başlıyor 12.15'te ders bitiyor. Çocuklar evlerine dağılıp yemek yedikten sonra 13.30 da yine ders başlıyor 15.45'e kadar dersleri sürüyordu.

Ben de rehberlik servisinde olduğum için sabahtan akşama kadar okulda olurdum. Büyük ihtimalle de bir sınıfın sınıf öğretmeni olurdum diye düşünüyorum. Neyse müdürün yanına gidince anlaşılır zaten. 15 dakika boyunca yatakta ayılma molamı verip kalktım. Tuvalete gidip elimi yüzümü yıkayıp işlerimi hallettim. Akşamdan hazırladığım kıyafetlerimi giyindim. Böyle o kadar rahat oluyordu ki. Hangi makyaj malzemesini kullanacağımı bile ayarlıyordum.

Saçlarımı doğal sevdiğim için öyle bıraktım. Rimelimi sürdüm. Gözlerimin altına da siyah kalem sürdüm. Herkes ne kadar sürme dese de ben sürüyordum. Kime ne benim gözümden canım. Rujumu kahvaltımı yaptıktan sonra sürecektim.

Mutfağa koşturup hemen kahvaltı hazırlamaya başladım. Masaya oturup hazırladıklarımı yedim. Telefonumu şarja koymuştum. %90 olsa dahi ben evden çıkarken %100 olmak zorundaydı şarjım yoksa içim rahat etmiyordu.

Kahvaltımı yapıp mutfağı topladım. Banyoya gidip dişlerimi fırçaladım. Aynada ağzımı kocaman açıp dişlerime baktım. Güzel güzel beğendim. Şarkı mırıldanarak odama gittim. Çok hafif renkte olan rujumu alıp dudaklarıma yedirdim. Koyu renk sürüp ilk günden dikkat çekmeyelim demi? Zaten yeni olduğum için herkes bana bakacaktı.

Yatağımı düzelttim. Çantamı tekrardan kontrol ettim. Kalemlerim, cüzdanım, ıvır zıvır tamam. Şarjı prizden çekip çantama attım. Ve en önemlisi kulaklığımı da koydum. Ruju da attım çantamın içine. Ne kaldı yapacağım. Saatim ve küpem. Onları da taktığım zaman hazırdım.

Saate baktığımda 8'e geliyordu. Ay Reyyan koş geç kalacaksın vallahi. Hemen hırkamı ve çantamı da alıp ayakkabılarımı giymeye başladım. Topuklu ayakkabı seçmiştim. Kapının önündeki şalterleri indirdim. Ne olur ne olmaz yangın falan çıkar birde. Evhamlı* bir insandım. Kapımı kilitledim.

Akşamdan arabayı kapının önüne koymuştum. Ben herkesten önce giderim diye düşündüm. Bahçenin kapısını da kapatırken Mustafa abiyle karşılaştım. Onunla karşılaşmamam mümkün değildi. "Günaydın Mustafa abi."

"Günaydın bacım. Okula demi?" Gülümsedim. "Evet. Mustafa abi ay ben çok heyecanlıyım." O da güldü. "Korkmayasan kızım. Allah yardımcın olur." Arabaya ilerlerken "İnşallah abi valla." Ona el sallayıp arabaya bindim. Mutlulukla arabayı çalıştırmaya çalışıyordum ama niye çalışmıyor bu araba. 

Mezopotamya'nın KıyısındaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin