HERKESE MERHABAA.
ÖNCELİKLE MİNİK BİR DUYURUYLA BAŞLAMAK İSTİYORUM. OKURSANIZ ÇOK SEVİNİRİM.
BİLİYORSUNUZ Kİ 10 BÖLÜMDÜR BİR HAFTA İÇERİSİNDE ATMAYA ÇALIŞIYORUM BÖLÜMLERİ BU SÜRE İÇERİSİNDE ŞUNU FARK ETTİM Kİ BİR HAFTA İÇERİSİNDE O KADAR KENDİMİ SIKIYORUM VE YAZAMIYORUM Kİ BÖLÜM ATMA SÜREM UZUYOR. TAKDİR EDERSİNİZ Kİ YAZ GELDİ VE BEN YAZLIK BİR BÖLGEDE YAŞIYORUM. BENDE ŞÖYLE YAPMAYA KARAR VERDİM. BİR HAFTA DEĞİL DE YAZDIĞIM AN SİZLERE SUNACAĞIM BÖLÜMÜ. HEM SİZE DE MAHCUP OLUYORUM KENDİMİ KÖTÜ HİSSEDİYORUM.
BUNDAN SONRA BÖLÜM ATMANIN HERHANGİ BİR SÜRESİ OLMAYACAK. NE ZAMAN YAZARSAM SİZLERLE PAYLAŞACAĞIM. BURAYA KADAR OKUDUĞUNUZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM.
BAKALIM BU HAFTAKİ BÖLÜMÜ BEĞENECEK MİSİNİZ? BEĞENMEYE VE YORUM YAPMAYI LÜTFEN UNUTMAYIN. SİZLER BENİM İÇİN ÖNEMLİSİNİZ.
SEVİLİYORSUNUZ...
❤
16 Eylül akşamı
Reyyan'dan
Kafamı kaldırmamızla Zümrüt Hanım'ı görmüştük. "Bu kızın burada ne işi vardır?" diye bağırınca teker teker herkes üst avluya çıktı. Ne inatmış arkadaş sanki tavuğuna kış dedim ya.
Yavaş yavaş merdivenlerden inip yanımıza geldi. Teyze kızı da bıyık altından gülüyordu. Yelloz. "Sana diyorum oğul!" İbrahim Ağa da karısının arkasından geliyordu. Demişti ben Miran'a. Gelmeyelim babanla tek konuşuruz dedim. Adam beni asla dinlemiyor ki.
"Ana! Babamla konuşmaya geldik biz seni ilgilendirmiyor." Elimize baktığında el ele tutuştuğumuzu görmüştü tabi. Elimi çekmeye çalışınca Miran daha sıkı tuttu. Herkes alt avluya inmişti zaten.
"Şimdi bu konaktaki herkes şahidim olsun ki Reyyan ile ben birlikteyiz. Reyyan benim kız arkadaşımdır. Ona gelen hakareti kendime sayarım bilmiş olun." Teyze kızı öne atılmıştı. "Bu ne demek oluyor Miran?" Elinin körü demek oluyor gerizekalı.
"Ne duyduysan o dur Berivan. Aklına kimler ne soktu bilmiyorum ama sana karşı kardeşten öte duygularım geçmemiştir." Bir kadın da Miran'a yaklaştı. Sanırım bu Berivan'ın annesiydi. "Oğul sen eminsindir he mi?"
"Eminim teyze. Berivan benim kardeşimdir bu böyle biline." Bu kadın kardeşine rağmen daha mı ılımlıydı sanki. "Tamamdır oğul. Zümrüt bundan sonra kızımın aklını bu işlerle kurcalamayasın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mezopotamya'nın Kıyısında
General FictionKüçüklüğümden bu yana öğretmen olma hayaliyle yanıp tutuşuyordum. Mezuniyet, KPSS derken en sonunda atanmıştım. Mardin'de bir ortaokulun rehber öğretmeniydim artık. Okutulamayan, küçücük yaşta evlenmek zorunda kalacak kızların sesi olmaya gidiyordum...