Majesteleri İle Tehlikeli Geceler [NOVEL ÇEVİRİ]

24. bölüm

Lyle bir an ağzını kapattı.

O sırada buna dayanamadım, bu yüzden Medea'yı yatağa geri koydum, ama dedikodu yapılacağını bilmiyordum.

“Majestelerinin, İmparatoriçe'ye olan sevgisine geç gözlerini açtığına dair bol miktarda söylenti var. Sayende Dük bugün sessiz değil miydi? "

"Hmm."

Nitekim, İmparator kızıyla vakit geçirirken siyasi işler toplantısına geç katıldığı için Dük bugün pek anlaşmazlık yaşamadan sessizce geçti.

Lyle'ın Dük ile bir güç mücadelesi içinde olduğu söylense de, Dük'ün hiçbir grubu, Lyle'ın siyasi durumdaki sıkı tutumundan hoşlanmasa da, geç kalmasına itiraz etmedi.

İlişkilerinden bahsetmek zaten yaygındı; birçok kişi İmparatoriçe'nin Lyle'a eziyet ettiğini ve aşkına aç olduğunu biliyordu.

Daha iyi değil mi? Eğer İmparatoriçe anılarını kurtarmadan önce Majesteleri çok güzel anılar biriktirdiyse… Önceki anıları geri gelse bile şimdi olduğu gibi kalmaz mı? İmparatoriçe'nin eski haline dönmesini istemezsin, değil mi? "

Elbette eski Medea'nın geri dönmesini istemedim.

Daha önceki halinden bir ipucu görürsem, yavaşça çözülmeye başlayan bu kalp bir anda donacaktı.

"… …Aslında."

Eski Medea.

Hatırlamaktan hoşlanmadığım eski bir resimdi, ancak şu anki Medea'da önceki figürün birazını ararsam sevgimi tekrar kaybedeceğim açıktı.

Lyle umutla başını salladı. Öte yandan Sid, tavsiyesinin işe yaramasına çok sevindi.

Onu arayacak mısın?

Onu arayacağım.

Öğle yemeğinde aldığım aşağılanmayı göz önünde bulundurarak yüzünü bir daha görmek istemedim, ancak diğer yandan Medea'yı bir kez daha görmek istedim.

'Hayır. Bu zihnimi sakinleştirmek için. Medea, Medea…… onunla konuşursan eski halini bulursun. "

Lyle öyle düşündü ve Sid'e eve gitmesini ve ofisten çıkmasını emretti.

* * *

"Kütüphane?"

Hafızasını kaybettikten sonra, Medea'nın sık sık kütüphaneye gittiğini duydum.

Medea olduğu için tarih veya politika ile ilgili kitaplar okuduğunu sanıyordum. ... ama okuduğunu söyledi

Aşk romanları.

"Böyle bir kitap mı okuyorsun?"

İmparatorluk Sarayı'nın kütüphanesi, kıtanın en büyüğü olan muazzam bir kitap koleksiyonuna sahipti. Bunların arasında yalnızca kraliyet ailesinin erişebileceği bir kütüphane vardı.

Sadece birkaç kişi kullandı. Bununla birlikte, çoğu kitap ödünç alınmadan kütüphaneye girip çıkıyor. Ve sık sık ödünç alınan veya onlarla ilgili olan kitaplar yerinde kalır.

Medea aşk romanlarını özenle okuduğu için yakın zamanda romantizmle ilgili birçok kitap kütüphanenin kitap rafına geri taşındı.

"İmparator ...!"

"Shh."

İmparator kütüphaneye girdiğinde, İmparatorluk Sarayı kütüphanesinin müdürü şok oldu. Neredeyse sesini yükseltti ama Lyle tarafından susturuldu.

Lyle, kütüphaneden ifadesiz bir yüzle ayrılmalarını işaret ettiğinde, müdür ve kütüphaneciler kütüphaneden aceleyle çıktılar.

Medea, hizmetçilerinin onu kütüphaneye kadar takip etmesini de kısıtlamıştı, böylece sadece romantizmi okuyarak dırdır etmeyeceklerdi.

Kütüphane kapısı Lyle'ın talimatıyla kapatıldı. Lyle kitaplığın kapısını eliyle kilitledi ve arkasını döndü.

Artık kütüphanede sadece Medea ve kendisi vardı.

Lyle bir şekilde titreyen göğsüne bastırarak tereddüt etti. O ayrılırken, kütüphane müdürü gitti ve Medea'nın nerede olduğunu gösterdi. Ama olmasa bile, Lyle üstün duyularıyla Medea'yı kolaylıkla hissedebiliyordu.

Ben gergin değilim. Bu……'

Yanan yüzünü görmezden gelen Lyle derin bir nefes aldı ve nefesini sabitlemeye çalıştı. Kendine güldü; sadece Medea ile buluşacak olmasına rağmen çok gergindi.

'İyi.'

Yüzündeki kızarıklığı bir derece azaltmayı başaran Lyle, ona doğru yürümeye başladı.

Adım atmanın daha iyi olup olmayacağını merak ediyordum, ama bunu yapmamaya karar verdim çünkü Medea'yı korumasız ve kitap okumak istiyordum.

Medea, kütüphanenin orta masasının yanında, kitaplıkların arasında duruyordu. Okumayı amaçladığı çok sayıda roman ve buna karşılık gelen boş bir kitaplık vardı.

'Hmm ……'

Onun içine dalmış kitabı okuma şekli bu sabah ondan çok farklıydı. Odağı ve ciddi ifadesi bana eski halini hatırlatmalıydı ... ... ama bütün yüz daha yumuşak ve daha uykulu hissediyordu.

* * *