Majesteleri İle Tehlikeli Geceler [NOVEL ÇEVİRİ]

58. bölüm

Herhangi bir odaya koşar ve kapıyı kilitlerse Lyle'dan kaçabileceğini düşündü... ama gecenin ilerleyen saatlerinde ne olacağı konusunda endişeliydi.

“Kendimi çok iyi hissediyorum, ama sadece bunu yapmak için…… Ben…… Çok mutluyum.'

Kendini birazcık salıverirse, bu duyguya aşık olabileceğini hissetti. Bu kadar dar bir farkla aklını zar zor koruyabiliyordu, bu yüzden Lyle ile bir şey yapmaktan mümkün olduğunca kaçınmak istedi.

"Bir romanda ne kadar harika anlatılırsa anlatılsın, bu kadar iyi hissetmesi mantıklı mı?"

Lyle'ın kendisine ihanet edeceğini düşünmüyordu ama tetikte olmak ve ona göz kulak olmak akıllıca olurdu. Medea, daha sonra Seira'yı Lyle ile yüzleşmek için çağırana kadar Lyle'ye aşık olmaya hiç niyeti yoktu.

'Şu anda yapsak bile, bence bütün gece sürecek……. Sayıyı azaltsam daha iyi olmaz mı?'

Tek cevap yakındaki bir odaya sığınmaktı.

Medea, diğer pencerelerin perdelerini çekerken Lyle'ın etrafında gizlice dolaştı.

"Milli!"

Lyle'ın öfkeli sesini duyabiliyordu ama soğuk soğuk odaya girdi ve kapıyı kilitledi. Kapının dışında, Lyle kapıyı çaldı.

"Medea! Bunu açmayacak mısın?"

"H-hayır! Bana istediğin gibi dokunacaksın!”

"Sen de dokunabilirsin! Vücuduma dokunmayı seviyorsun! "

Beklenmedik bir şeye işaret edildiğinde Medea utandı ve kafası karıştı.

"N-ne zaman, ben!"

"Çıplak vücuduma baktığında anladığını anladım. Ben uyurken gizlice dokunursan bilmeyeceğimi mi sandın?”

Bir an için utangaç olan Medea, burnunun ucuna kadar kızardı. Sonra öfkeyle döndü ve Lyle'a kapının dışında bağırdı.

“Majestelerinin dokunuşu davetli değil çünkü o çok hassas değil!”

"Islak olduğun için kaçmadın mı?"

"H-hayır, değil mi?"

"Hayır? Yakında öğreneceğim bir yalanı söylemesem daha iyi olmaz mı?”

"Hehe. Kapı kilitli. Nasıl kontrol edeceksiniz?"

"Bu sadece Majestelerinin bir yanılgısı!"

"Hooo - Ben hayal kuruyorum. Bunun sorumluluğunu alabilir misin?”

"Evet!"

Medea kapalı kapıya muzaffer bir ifadeyle baktı. Kapının dışında duran Lyle gözlerini kıstı.

"Pekala, Medea. Kapıdan uzak dur çünkü yaralanabilirsin.”

"Ne? Ş-şimdi, bekle!”

Lyle'ı durdurmak için kapıya yaklaşmak üzere olan Medea, böyle bir şey için hayatını riske atamayacağını düşünerek geri çekildi.

Kapının dışında, bir kılıcın çekildiğini duyabiliyordum ve kapı özenle oyulmuş ve yere düştü.

Ahh

Lyle yavaşça kılıcını kınına soktu ve Medea'nın ona boş bir yüzle tamamen sersemlemiş bir şekilde baktığını izledi. Sonra pis pis gülümsedi.

"Tamam, sevgili İmparatoriçem. Şimdi nasıl sorumluluk alacaksın?”

“Uh- Biz-şey, ıslak- ama! Utandım, bu yüzden lütfen eteğimi katlamayın…….”

Medea'ya şakacı bir bakışla bakan Lyle, kekeleyen bir sesle itiraf ederken gülümsedi.

"Anlıyorum, ama gece seni kontrol etmeseydim demezdin?"

“Ah…….”

Kulakları kırmızıya boyanmış tereddüt eden Medea'yı göremiyormuş gibi başını salladı.

Aslında Medea'yı kucaklamak ve doğruca yatak odasına gitmek istiyordu ama kendini tutuyordu. O İmparatoriçeydi ve sevdiği kadındı, bu yüzden elinden geldiğince onun kendi yoluna gitmesine izin vermek istedi.

"Eh, benim de bir şartım var! Yapabilirsin, ama sadece bir kez yapmalısın. ”

Medea'ya bakarken Lyle'ın yüzündeki sırıtış sertleşti.

“Eee……. Ne?"

“Bunu çok hissediyorum, bu yüzden onun yerine Majestelerinin standardını kullanacağım. Boşalarak bir kez yapalım.”

"Hadi, bekle Millie! Sadece bir kez yapabilir miyiz? Böyle bir kural…. "

"Majesteleri iyi bir dayanıklılığa sahip olabilir çünkü o bir savaşçı ama ben değilim. Seni her gün tatmin edecek şekilde kabul etmek çok fazla. Lütfen vücudumun durumuna dikkat edin.”

Medea açıkça özür dilediğinde Lyle'ın da söyleyecek bir şeyi yoktu. Lyle ayrıca Medea'yı kucaklarken kendini kaptırdığına ve ne zaman birlikte uyurlarsa onu fiziksel gücünün ötesine ittiğine dair bir sezgiye sahipti.

"Eh, bir sefer çok az. En az beş veya altı kez…….”

"Bir."

“Çok fazla taviz vereceğim - peki ya dört kez…….”

Lyle telaşla yalvardığında Medea kendinden emin bir şekilde açıkladı:

"Majesteleri serbest bırakıldığında değil, ben zirveye çıkar çıkmaz bırakıyorsun."

“……benimle oynadığında kaç kez orgazma ulaştığını biliyor musun?”

"Çok?"

"Milli, lütfen. En az üç kez. "

Azalan sayılarla Lyle'ın omuzları sarktı.

Umutsuzca Medea'nın kalbini kazanmak istedi ve ondan nefret edemezdi.

“…… Bir kereye taviz verelim.”

Medea, Lyle'ın kollarındayken gülümserken Lyle derin bir iç çekti. Mükemmel bir yenilgiydi. Lyle, ölmek isterken bile Medea'nın ne kadar sevimli olduğunu düşünebiliyordu.

* * *