Beklenmeyen Misafir (gxg)

25

*İyi okumalar 🖤

Yalı, beni evden sepetledikten sonra aklımda ki şeyleri bir sıraya dizmiştim. Kıyafetlerimi getirmeleri için çocukları aramalıydım. Aslı gebeşinin etrafındakileri bulmak en kolayıydı. Onun fişini çektiğimde, dün ki tavrından ölümüne pişman olacaktı. Ölümüne derken, sonundan bahsediyordum. Hikmet'i ise tongaya düşürecektim. Onu yıllardır tanıdığım gibi, düşmanlarını da yıllardır tanırdım. Başına en çok dert açanı, en çok dert açmaya çalışanı ve ondan en çok nefret edeni biliyordum. Şu an isimleri aklıma gelmiyordu çünkü daha önce umrumda olmamıştı.

Çocukları arayıp, eşyalarım için haber verdim. Ardından Yavuz'u aradım. Onu mekanda beklediğimi söyleyip, mekana geçtim. 1 gün olmasına rağmen, Halit mekanı boş koymamıştı. Yeni yüzler, beni tanımadığı için selam vermezken Halit hepsini çağırınca etrafımızda toplandılar.

"Gençler, mekanın sahibi; patronunuz İlay Kelam. Kendisi bu sokakta ki tüm mekanların da sahibidir. Saygısızlığı, sağlığınız için yapmayın."

Beni tanıtmasına gerek yoktu çünkü yakında zaten hepsi tanırdı. Yine de ellerimi cebime sokup, ona ayak uydurdum.

"Hoşgeldiniz. İsimleriniz?"

Hepsi kendini tanıtırken yüzlerine baktım. Benimle çalışan herkesi tanıma nedenim, isim ve yüz hafızamın güçlü olmasıydı. Gördüğüm birini asla unutmazdım. Bu sokakta olduğumuz zamanlar çok işimize yaramıştı. Aynı kişiyi iki kez soyarsan seni enselerlerdi.

Çocuklar kendini tanıttıktan sonra "Bir ihtiyacınız, sıkıntınız olursa Halit abinize söyleyin. Kolay gelsin." deyip odama geçtim.

Yarım saat geçmeden Yavuz gelmişti. Karşımda ki koltuğa oturup, gömleğinin önünü açtı.

"Bunaldın mı?"

"Hava leş gibi."

Gözlerim vücudundaki sevişme izlerine kaydı. En azından birimiz yolundaydı. Ben yaklaşık bir aydır sevişmediğimden sex orucuna girmiş gibi hissediyordum.

Bir düğmesini daha açınca ısırık izleriyle dolu göğsünü gördüm.

"Kız da baya ateşliymiş."

"Öyledir. Tüm elemanları değiştirdin mi? Yüzler çok uzaktı."

Sokakta yetişen çocukların, benim gibi iyi hafızası olurdu.  Yavuz mekanımdaki çalışanlarla hiç muhabbete girmese bile, değiştiğini hemen anlamıştı.

"Yenilik istedim."

"Yeni tipleri daha çok sevdim. Birini giderken alabilirim."

Gözleri ışıldayarak dudaklarını yaladığında, tek kaşımı kaldırdım. Yavuz, normalde böyle konuşan biri degildi. Yüzündeki parlamaya birkaç saniye daha baktım.

"Kendini sexe vurma neďenin var mı?"

Parlaması kesilirken, arkama yaslandım. Iliskimizin en güzel yanı, birbirimizi çok iyi tanıyorduk. Ya da şöyle diyeyim, ben onu çok iyi tanıyordum.

Elini saçından geçirirken "Gibi gibi." dedi.

"Birini unutmak için mi?"

Kafasını salladığında kaşlarım havalandı. Yıllardır herkesin aşk hayatına şahit olmuştum. Yavuz'un birisini sevebileceğini düşünmezdim. Düşünmediğiniz şeyler başınıza gelince, sizi şok edebilirdi. Ben beklenmeyen şeylerden keyif alordım. Bu yüzden keyiflenmiştim.

"Kim senin aklına giren?"

Bana bakmazken, iç çekip "Boşver." dedi.

Eğer onu buraya sohbet için çağırmış olsam, boşvermezdim. Şimdi asıl konuya girmek istiyordum. Parmaklarımla masada ritim tutarken, ona geçen olan şeyi açtım.