6

9.2K 682 206
                                    

*İyi okumalar 🖤

Masama sertçe konulan bardak ve soğuk bir sesle "Afiyet olsun" diyen kıza baktım. 10 gündür bana nedensizce tavırlıydı. Ya homofobikti ya da Burcu'ya olan tavrım yüzünden böyle davranıyordu. Onun karakterini şu bir kaç günde çözmüştüm ve ikincisi olduğuna emindim.

Tek kaşımı "Kafama geçir direkt." dedim. 10 gündür bunağın bana postaladığı işlerle ilgilendiğim için bu tavrını görmezden gelmiştim. İtalyan'larla yaptığımız ticareti de mühürledikten sonra sonunda işim bitmişti. Yani artık ona sarabilirdim.

Getirdiği tepsiyi göğsüne bastırırken "Anlamadım." diye söylendi.

"Yok bir şey."

Bardaktan bir yudum alıp öksürdüğümde, dudağının kenarı kıvrıldı. Şeytandı bu kız.

"İçine ne kattın bunun?"

"Emre hazırladı, sorayım mı?"

Siyanür içiyordum resmen. Bana sahte bir endişeyle bakarken, ona tersçe baktım. Yalnız, cesaretliydi. Gerçekten böyle davranan başka birisi olsa yol verirdim. Sırf onu bir kaç gündür etrafımda görmeye alıştım diye alttan alıyordum.

"Sorma. Bana yenisini getir. Emre'ye de düzgün bir votka koymazsa onu kovacağımı söyle."

Yüzü düşerken hızla bardağı alıp odadan çıktı. Üstümdeki gömleğin bir kaç düğmesini açtım. Toplantıdan geldiğim için klasik bir takım giymiştim. Bu da beni boğuyordu. Yalı, tekrar içeri tepsiyle girdiğinde yüzünde garip bir ifade vardı.

"Misafiriniz var."

Dikleştiğimde arkasından giren Seher'i gördüm.

"Hoşgeldin."

Ayağa kalkıp kollarımı açtığımda kısaca sarılıp çekildi. Ona koltuğu gösterdiğimde oturdu. Masaya bardağı koyan Yalı'ya "Bir bardak ve kırmızı şarap getir." dedim.

"Emredersiniz."

Bana yandan bir bakış atıp çıkarken, Seher ona bakıyordu.

"Bu yeni fahişelerden mi?"

"Hayır, üniversite öğrencisi."

Beğeniyle bana döndü.

"Alalım boştaysa."

Gülüp, çenemi sıvazladım.

"Sizin taraklarda bezi yok. Elleme kızı."

Bir şey demedi. Bacak bacak üstüne atıp "Benim çocuğu almaya geldim." dediğinde tek kaşımı kaldırdım.

"Anlaşma?"

"Sana bir kaç bilgi getirdim."

Çantasından çıkardığı rulo yaptığı kağıtları bana uzattı. Jilet gibi giyinip, tertemiz evrakları dolduruyordum ama Seher bana rulo kağıt uzatıyordu. Alıp açtığımda bir kaç fotoğraf gördüm. Meral adındaki kadın, kucağında bebekle poz vermişti. Sonradan yazanları okudum.16 sene önce, Muğla'dan Antalya'ya gittiği yazıyordu. Orda bir süre tekstil fabrikasında çalışmış ama fabrikanın batmasıyla işsiz kalmıştı. Tahmin ettiğim gibi, tekrar hayat kadınlığı yapmıştı.

"Kimle çalışmış?"

Kağıtları karıştırırken sordum.

"Topuz diye bir pezevenk bakıyormuş buna. Pezevengin bilgilerini arka sayfaya ekledim. Onu bulup kendin sorabilirsin. Orospu çocuğu bana konuşmadı."

Arka sayfaya bakıp, dediğini teyit ettim. Kapı açılınca Yalı elindeki tepsiyle gelmişti. Kağıtları masanın çekmecesine kaldırdım. Daha sonra, daha detaylı bakardım.

Beklenmeyen Misafir (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin