4

10.3K 710 347
                                    

*İyi okumalar 🖤

Meral, bunakla tanışmadan önce fahişelik yapan bir kadındı. Gittikten sonra kızı da olduğunu düşünürsek tek başına paraya ihtiyacı olmuş olmalıydı. Bu yüzden eski işine dönmüş olabilirdi. Yüksek topuk sesiyle bakışlarımı merdivenlere çevirdim. Elindeki küçük çantayı önünde tutan, kalem etekli kadın diri vücuduna karşılık 30'lu yaşlardaydı. Yanıma geldiğinde yüzüne büyük bir gülümseme yayıldı.

"İlay, hayatım."

Uzattığı elini alıp, dudaklarıma götürdüm.

"Her yıl daha da güzelleşiyorsun."

Kıkırdarken yanıma oturdu. Ben de yerime geri oturup önüne bardağı sürdüm. Viskiyi bardağına dökerken hoşuna gitmiş gibi baktı.

Seher Yıldızhan, eski fahişelerden ve şu an en büyük evlerden birini yöneten mamaydı. Bir fahişeden haber almak isterseniz, gitmeniz gereken tek kişi oydu. Onun kızlarından biri olsun, olmasın onu bulurdu.

Bardağı dudaklarına götürürken "Mekanını beğendim." dedi.

Geriye yaslanırken "Senin kızların da oldukça beğeniyor." dedim.

Gözleriyle mekanı tararken, gözleri kısıldı.

"Orospular, kendi başına iş yapmaya çalışıyorlar. Onları güzelce siktireyim de görsünler."

Ona hafifçe sırıttım. Büyük bir serveti ve ünü vardı ama en başında o küçük bir kenar mahalle fahişesiydi.

"Yaparsın." deyip viskiden bir yudum aldım.

"Bir çok şeyi yapabileceğini biliyorum."

Bakışları bana dönerken saçını geriye doğru savurdu.

"Beni buraya niye çağırdın?"

Bardağı masaya bırakırken kolumu arkasına doğru yasladım. Tüm vücudumu ona çevirip, gözlerimle bedenini süzdüm.

"Sohbet ederiz, biraz eğleniriz diye."

"Kadınlarla ilgilenmiyorum İlay'cım. Sana bir kaç kız ayarlayabilirim istersen."

Kahkaha atarken başımı geriye attım. Ordan bakınca, parayla kadın tutacak kadar aciz görünüyordum demek ki.

"Bende olgun sevmiyorum Seher. Karşılıklı bir eğlence, sana istediğin çocuğu getirdim."

Gözleri parlarken dikleşti.

"Nerde o piç!"

Kafamı hafifçe eğip, onun öfkeyle kasılmış ifadesine baktım.

"Sakin ol."

Bana döndüğünde bakışlarını yumuşatmaya çalıştı.

"Onu bana vereceksin değil mi?"

Seher, ondan kız kaçıran bir adamı arıyordu. Kızı sonradan bulmuştu ama adam ortadan tüymüştü. O zaman, bizim gruplardan birine sığınmıştı. Bize faydası yoktu, olma zamanı gelmişti.

"Elbette." deyip dudaklarımı yaladım. "Tabi sen de bana istediğim şeyi verirsen."

Gözleri kısıldı.

"Ne istiyorsun?"

"Bir kadın hakkında bilgi. Meral Ender, yaklaşık 20 yıl önce, Aslan Kelam'la evliymiş. Sonra ortadan kaybolmuş."

Kaşları çatıldı.

"Ben o zamanlar 17 yaşlarındaydım İlay."

"Kadın fahişeymiş. Sen de bu işlerin içindeydin."

Beklenmeyen Misafir (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin