46

4.8K 462 216
                                    

*iyi okumalar

Her zaman, adımlarım diğerlerinin önünde olmuştu. Arkaya doğru çekildiğimde bile, fazla önde olmanın avantajıyla çok gerilememiştim. Bırakıldığım an da kapanan farkı tekrar açardım. Bu yüzden her zaman kendimden emin olmuştum. Bu eminlik ilk kez sarsılıyordu.

Bunak beni dumur etmişti.

Nerden başlayarak öğrendiğini kestiremiyordum. Dün Aslı'ya kızı gibi davranırken, bugün muhtemelen kızı mezara göndermişti. Bu kadar iyi rol yapması tüm bedenimi germişti. Bunak sanılanın aksine düz bir adamdı. Entrikayla uğraşmaz canını sıkanın kafasına sıkardı. Uzun zamandır bunu planlamış olma düşüncesi birçok şeyin değiştiğini gösteriyordu. Temkinli olmalıydım çünkü artık kendi yaptıklarımın farkındalığına sahip mi emin değildim. Arkadan iş çevirdiğimi düşünürken, açıkta oynuyorsam soğuk demir gırtlağıma dayanmış demekti. Hikmet'in birkaç saat önceki ölümü zihnimin önünde tekrar ederken alnımı sıvazladım. Tüylerim diken dikendi. Hissettiğim şey korku değil, stresti. İşleri yeteri kadar hızlandırmıştım ama bu hızın beni mezara götürme ihtimalini geri plana atmıştım. Önce bunağı mezara götürmeyi planlıyordum. Şimdi, tam tersi olarak onun beni mezara götürme düşüncesi beynime yerleşmişti.

Banyonun kapısı açılıp, Yalı içeri girince düşük omuzlarımı dikleştirerek koltukta arkama yaslandım. Yalı, eve geldiğimizde kendini banyoya atmıştı. Üç saat sonra çıktığını düşünürsek, gördüğü manzarayı sindirmiş olmalıydı. Kapının önünde, havluya sarılmış bedenine bakarken kendimi gülümsemeye zorladım.

"Buruşup, nineye dönmüşsün."

Su sesi kesileli çok olduğundan, onun içerde öylesine beklediğini tahmin edebiliyordum. Gördüğü şeyi sindirmesi kolay değildi. Çocukluğumdan beri ölümlere alışan benliğim, ölümü zihnimde basitleştirmişti. Benim düşündüğüm tek şey bunağın yaptıklarıydı. Hikmet'in ölümünün ben de duygusal etkisi yoktu. Ondan önce kendi ellerimle verdiğim kayıp daha etkiliydi.

Yalı yanıma gelirken "Gece kabus gibiydi." dedi.

"İstediğin aksiyonu aldığını düşünüyorum."

"Aksiyonu sikeyim."

Ettiği küfür kaşlarımı kaldırmama neden olurken, yanıma oturdu. Gözlerim çoktan kurumuş bedeninde gezindi. İçerdeki sıcaktan dolayı teni kızarmıştı.

"İyi misin?"

"Asıl sen iyi misin?"

Bana çevirdiği soru, yüzümde gerçek bir tebessüme neden olurken "İyiyim." dedim. İnsanlığım bu kadar azalmamış olsa 'yakınımdan biri öldü, berbat haldeyim' diyebilirdim. Ama dediğim gibi, duygusal olarak en ufak üzüntü hissetmiyordum.

"Yakın değildiniz."

"Değildik."

Yalı yutkunduktan sonra, saçlarını eliyle yanına toplayarak omzuma yaslandı. Gerginmiş gibi derin bir nefes alıp verdi.

"Bu çılgıncaydı. Gözümüzün önünde üvey kuzenin vuruldu ve biz sadece eve geldik."

"Polise gitmeyi mi bekliyordun?"

Omzumdaki kafasını kaldırıp, gözlerime ters ters bakınca sustum anlamında dudaklarımdaki fermuarı çekiyormuş gibi yaptım. Elini çeneme getirip, hafifçe okşadı.

"O adam çok tehlikeli."

"Tehlikesiz mafya var mıdır?"

Kafasını iki yana sallarken "Yine de beni deli gibi korkuttu." dedi.

Beklenmeyen Misafir (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin