3

12.7K 686 315
                                    

*İyi okumalar 🖤

Üstümü giyinirken, yorgana sarılmış Burcu'ya baktım. Ardından kolumda ki saate.

"Birazdan eve geçeriz."

Başını hafifçe kaldırdı. Dudaklarını yalayıp "Saat kaç ki?" dediğinde "6" dedim.

Başını tekrar yastığa koyarken "Beni çok yordun." diye sahte bir şikayette bulundu.

Gömleğimin düğmelerini iliklerken sırıttım. "Bir dahakine tek de bırakırız."

Onun da hafif kıkırdamasıyla odadan çıktım. Çocukların ne yaptığına bakmak için aşağı indim. Mahzene girdiğimde sol kolunda yanıklar oluşmuş şerefsizi gördüm. Vücudu da çiziklerle doluydu. Yavuz sırıtarak işine devam ederken, Uğur bana bakmıştı.

"2 saat oldu."

"Burcu çok dayanıklı, tükenmedi."

Kahkaha atıp, adamın kafasını bana doğru çevirdi. Gözleri tamamen kapalıydı.

"Bu herif de oldukça dayanıklı çıktı. Daha yeni bayıldı."

Ardından kenardaki suyu adamın kafasına boşalttı. Gözleri zorla açılan adam acıyla bir ses çıkardı. Bezden dolayı ses, sadece küçük bir inleme gibi gelmişti.

"Sağlam bırakalım mı yoksa bir kaç parça alalım mı?"

Yavuz'un herifi doğramak için hevesli olan sesine baktım. Adamın karşısına geçtiğimde, hafifçe kenara çekildi. Gözlerinde nefret, tiksinti, acı ve öfkeyi aynı anda taşıyan adama bakınca keyfim yerine geldi.

"Şanslı günündesin." deyip ağzındaki bezi çıkardım.

Gözleri küfür doluyken hiç bir şey demedi. Eh, artık yalvarma aşamasını da geçmişti. Ben gidince ağzını oldukça yormuş olmalıydı. Doğrulup çocuklara baktım.

"Aile evine gidiyoruz. Amcam size haber verdi mi?"

O bunağa amca demek istemesem bile, Burcu hariç birinin yanında kendimi buna zorluyordum. 'Şimdilik' diye geçirdim içimden. İkisi de kafasını salladığında tekrar adama döndüm.

"Seninle daha uzun oynamak isterdik ama aile, bilirsin önce gelir."

Dişlerini sıktı.

"Dişlerini sökse miydik?"

Yavuz "Hemen halledelim." dediğinde güldüm.

Herifin gözleri irileşirken, göz kırpıp "Şaka" dedim.

"Uğur sen adamı çöz gel. Çocuklara söyle onu Pusu'ya götürüp, yaptığının sonucunu göstersinler."

Gerçi oldukça iyi davranmıştık. Vücudu sağlamdı en azından. Tek kullanmayacağı koluydu. Uğur onu çözerken, Yavuz'la mahzenden çıktık.

"Amcam önemli bir konu olduğunu söyledi."

Burcu da bana söylemişti. Onun da giyinip salona indiğini gördüm.

"Yeni bir iştir belki."

Varis konusunu söylemedim. Sonuçta kesinliği yoktu. Uğur adamı sürüyerek çıkardığında Burcu "fena olmuş." dedi. Ona baktığımda yüzünü buruşturmuştu. Böyle şeylerden hoşlanmıyordu.

Uğur herifi orda bırakıp, yanımıza gelirken ellerini silkeledi.

"Gidelim."

Adamlardan bir kaçı içeri girerken, biz dışarı çıktık. Arabama ilerlediğimde Burcu da benimle geldi.

Beklenmeyen Misafir (gxg)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin