Beklenmeyen Misafir (gxg)

38 (3)

*İyi okumalar. (:

Tutkuyla birleşen dudaklar, daha fazlası için çıldırıyordu. Yalı, geriye giderken İlay'ı da kendisiyle çekmişti. Sırtı kapının yanındaki duvarla buluştuğunda durdu. İlay, dudaklarını ayırmadan ellerini karşısındaki vücutta gezdirmeye başladı. Başta yavaş yavaş okşarken, elini kızın pijamasından soktuğu an hareketlerini sertleştirdi. Yalı inleyip onu biraz daha kendine çekti. Duvara yapışmış bedeni, duvar ve dibindeki beden arasında mengeneye alınmış gibiydi. Bu durum hoşuna giderken, İlay'ın alt dudağını emip çekiştirdi. Aldığı inlemeyle dudaklarını ayırıp, ona tahrik olmuş gözlerle bakan bedeni süzdü. İlay, bu bakışmayı hızlı kesip tekrar dudaklarına yapışmıştı. Şu an bu dudaklardan ayrı kalıp, başka bir şey düşünmek istemiyordu. Elini gezdirdiği çıplak belden yukarı doğru kaydırdı. Südyeni, hızlıca açıp  öptüğü dudağı ısırdığında bu sefer inleyen Yalı oldu. O da ellerini İlay'ın tişortunun iki yanına götürüp hızla çıkardı. İlay öpmekten kızarttığı dudaklara bakıp, kızın da onun gibi üstsüz kalmasını sağladı. Üstündeki pijamanın çıkmasiyla, zaten çözdüğü südyen de yerle buluşmuştu. Ortaya çıkan dolgun göğüsleri ve pembe meme ucuyla yutkunup aradaki mesafeyi kapattı. Tekrar Yalı'nın dudaklarına yapışıp vücudunu da ona bastırdı. Elleri ise serbest kalan memelerine gitmişti. Yalı'da onun südyenini açıp, eşit olmalarını sağladı. Şimdi ikisinin de üst tarafı, tamamen çıplaktı. Dudaklarında verdiği solukları, başka bir yöne çevirmeye karar veren ilk kişi İlay oldu. Önce yanağında, ardından boynu ve omzuna kondurduğu yavaş öpücüklerle memelerine kadar inmişti. Pembe meme ucunda dilini gezdirdiği an, Yalı derince inleyip kafasını geriye yasladı. İlay dolgunlukları emip, ısırırken Yalı'dan duyduğu inlemelerle hareketlerini sertleştiriyordu. Hafif buğday tende gezen dudakları ve dili onun her yerinin tadını merak ediyordu. İyice aşağı inip, dizlerinin üzerine çöktü. Ardından kızın, kalçasını tam kapatmayan şortunu aşagı indirdi. Şortla birlikte indirdiği kilottaki ıslaklığı görünce, gözleri parladı. Yalı hafif utanç ve çokça zevkle parmaklarını İlay'ın saçlarına geçirip onu bacak arasına çekti. Kendisini emmesini istiyordu. Günlerce bunun hayaliyle kendisine dokunmuştu. İlay onu bekletmeden, dolgun vajina çizgisinde dilini gezdirdi. Bu küçük temas bile Yalı'ya çığlık attırmıştı. Parmaklarını, İlay'ın saçlarına iyice dolayıp onu kendine bastırdı. İlay bundan rahatsız olmamış şekilde dilini kızın ıslak vajina duvarlarında gezdirdi. Parmaklarıyla dolgun iki dudağı birbirinden ayırıp, dilinin daha rahat hareket etmesini sağladı. Yalı'nın zevkten akan sıvıları dilinin üzerinde geziyordu. Dilini kilitorisinde çevirince Yalı, gözlerini kapatıp bacaklarını kasmıştı.

"Imm."

İlay, onun kalçasını sıkıp, kendini serbest bırakması için sertçe tokatladı. Yalı anında bacaklarını biraz daha aralamıştı. Bu İlay'ın dilini daha rahat hareket ettirmesini sağladı. Kilitorisinin çevresine ve kilitorisine yaptığı hızlı dil darbelerine devam etti. Parmaklarını da deliğinin etrafında gezdiriyordu. Saçlarını çekiştiren kızın ne kadar zevk aldığı belliydi. Dilini deliğine indirip, itmeye çalıştığında Yalı hafifçe çıglık atıp onu kendine biraz daha bastırdı. İlay parmaklarıyla deliğini ayırıp, dilini içine itip çıkarmaya başladı. Yalı çıldıracak gibi hissediyordu. İlay, dilini tekrar kilitorisine çıkardığında iki eliyle başından bastırdı. İlay'ın dili kilitorisindeyken kalçalarını hareket ettirmeye başladı. Böylece dilini ve baskıyı daha fazla hissediyordu. İlay, onun kendini kaybetmişçesine kalçalarını oynatmasına izin verdi. Bu arada parmaklarıyla deliğinin etrafına bastırıp baskı yapmaya devam ediyordu.

Yalı "İçime sok." dediği an parmağını deliğinden itmişti. Yalı çığlık atarken, kalçalarının hareketini kesti.

Kalbi deli gibi atıyordu. Rüyaları ve kurduğu hayallerin gerçekleşiyor oluşu ona ekstra zevk veriyordu. İlay'ın parmakları olduğunu hayal ederek, kendi parmaklarını içine sokup durmuştu.