22

945 42 19
                                    

Reyyan üzerini giyinmiş, Miran’a ithafen konuşmaya başladı.
R:Ben aşağıya iniyorum. Biraz acele edersen sevinirim.
M:Ben sana banyoyu birlikte yapalım zaman kaybı olmasın dedim.
R:Aşağıda bekliyorum.
Salona inip, Miran’ı beklemeye başladı. Birkaç dakika sonra Ayla hanım yanına yaklaştı.
A:Kızım. Daha gelmedi mi o Miran?
R:Ah anne senin bu oğlun beni öldürecek. Bir de kadınlar zor hazırlanır derler. Ben kalktım duşumu aldım, giyindim, aşağıya indim, kaç dakikadır bekliyorum, hala gelecek.
A:O biraz ağırkanlıdır.
R:Anladım ben onu. Hep  böyle miydi?
A:Hep böyleydi. Asla görüntüsünden taviz vermezdi. Daha küçücükken saçlarını beş saat tarardı.
R:İstikrarını korumuş.
Reyyan, Ayla hanımla konuşurken üst kattan gelen Miran’ın sesiyle bakışlarını merdivenlere çevirdi.
M:Reyyan..
R:Efendim Miran.
M:Bir dakika gelir misin?
R:Ne oldu?
M:Gel hadi.
R:Tamam geliyorum.
Reyyan yukarıya çıktığında, karşılaştığı manzarayla bir gülümseme kondurdu yüzüne. Miran poşetlerden onun için aldığı kazağı bulmuş, giymiş, güzel bir kombin yapmıştı. Kaslı vücuduna da çok yakışmıştı.
M:Ben hazırım, bak bakalım nasıl olmuşum?
R:Eh işte. Fena değil.
M:Bir öpücüğü hak ettim yani.
R:Miran..Anlaşmamızda bu öpücükler vardı da, ben mi kaçırdım? Beni o kadar öpüyorsun ki artık kendimi gerç…
Reyyan sözlerini tamamlayamadı. Miran belinden kendisine çekiverdi hızlıca. Çekmesiyle birlikte karısının dudaklarına yapışması bir oldu. Dudaklarını zoraki ayırdı. Karısının gözlerine baktı.
M:Çok konuşuyorsun. Her şeye itiraz ediyorsun.
R:Ederim tabi. Bu yaptığın ne kadar norm…
Sözlerini yine tamamlayamadı. Miran bu sefer gerçek bir öpücük vermeye başladı. İlk kez uzun bir öpücük kondurdu karısının dudaklarına. Reyyan farkına varmadan, kollarını Miran’ın kollarına koydu. İlk kez öpüştüğü adam, şimdi ona bir öpücükteki arzuyu öğretiyordu. Biraz kendisine gelir gibi oldu. Ellerini Miran’ın göğsüne koyup iteklemek istedi. Ama kazağın altından hissettiği vücudunun sıcaklığıyla yüreğinde hafif bir titreme hissetti. Ellerinde itecek gücü bulamadı. Genç adamın temiz nefesinin kokusunu alıyordu, dişlerini yeni fırçalamıştı, tadını algılayabiliyordu. Miran’ın utanmaz dilini hissetmesiyle birlikte gözlerini açmaya çalıştı. Ama pek başarılı olamadı. Sonunda kendisini teslim etti. Bedenini Miran’a yasladı. Kalçalarından kendisine çeken elleri fark edemedi bile.
Birkaç dakika sonra Miran’ın geri çekilmesiyle birlikte donup kaldı. Gözleri kapalı kendisine gelmeye çalışırken, avuçlarının altında kocasının sırt kaslarını hissediyordu. Ne zaman sarılmış, kendisine çekmişti ki? Titreyen dudaklarıyla birlikte, kalakalmıştı. Kıpırdayacak gücü bulamıyordu kendisinde. Gözlerini Miran’ın gözlerine çevirdi. O da en az kendisi kadar dağılmış görünüyordu. Bir adım uzaklaştı Miran’dan.
R:Mi-Miran yapma bunu bir daha.
M:Neden? Hoşuna gitmedi mi?
R:Mesele o değil. İ-istemiyorum.
Reyyan’ın geriye doğru attığı bir adımlık mesafeyi, ileriye doğru attığı bir adımla kapattı. Gözlerini tüm yüzünde gezdirdi.
M:Bunu yapmamak için, kendimle nasıl mücadele ettiğimi tahmin bile edemezsin.
Gözlerini Reyyan’ın öpülmekten iyice kırmızı renk alan dudaklarına sabitledi. Ellerini hızla ensesine vurdu.
M:Kahretsin. Sen ne biçim bir kadınsın? Yanında olup, seni öpmemek çok zor. İtiraf ediyorum ki ben daha önce hiç böyle hissetmedim.
R:Ya-yalan söylüyorsun. Beni yatağa atmak için yalan söylüyorsan eğer, asla koynuna girmem. Ben senin eğlencen değil..
Dudakları yeniden örtülünce istemsiz bir inleme kaçtı dudaklarından. Kalçalarında ki baskı artmıştı. Kendisine iyice çekiyordu. Bedeni resmen adamın vücuduna yapışmıştı. Bir vücut, bir erkeğin dokunuşlarıyla nasıl böyle tepki verirdi. Yapmaması lazımdı. Tepki vermemesi lazımdı. Daha bir haftadır tanıyordu onu..Hata yapıyordu. Ama…çok güzeldi. Kendisini daha fazla tutamıyordu. Gözlerini sıkıca kapatıp, kollarını Miran’ın omuzlarına sardı. Vücudunu kocasının vücuduna yasladı iyice, parmak uçlarında yükseldi. İnsanlar neden öpüşür, ne kadar saçma derdi? Şimdi cevabını almıştı. Gerçekten çok güzeldi.
Dakikalar sonra ayrıldıklarında ayaklarının üzerinde durdu. Nefesleri düzensizleşmişti, derin derin nefes almaya başladı. Dudaklarını yalamaktan kendisini alamazken, gözleri kapalı halde, alnını kocasının göğsüne yasladı. Miran kollarını beline dolamış, hem kendi nefesinin, hem de Reyyan’ın nefesinin düzene girmesini bekliyordu. Konuşacak hali yoktu ikisinin de. Reyyan yavaşça uzaklaştı kocasından.
R:B-Ben ş-şey..Miran..
M:Reyyan..
R:M-Miran iki ay idare edemez misin? İki ay sonra beni ne görecek, ne sesimi duyacaksın?
M:Na-nasıl yani?
R:Ne nasıl?
M:Ö-öyle pat diye gidecek misin?
R:Evet. Tıpkı planladığımız gibi. Senin de istediğin gibi.
M:Evet..Tabi..Benim de istediğim gibi. Reyyan bence çıkalım. Bir temiz hava alalım. İhtiyacımız var çünkü. Gidelim bir an önce. 

Umarım beğenirsiniz 🙏 anlaşma artık cumartesi pazar pazartesi salı günleri gelecek inşallah 🧡 yeni bölümde görüşmek üzere 🧡 🧡

Hercai Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin