Reyyan’ın odasının altına gelip, yukarıya doğru baktığında herhangi bir giriş bulamadı. Apartmanın etrafında attığı tur da bir işe yaramamıştı. Tam morali bozulmuş arkasını dönecekken, Reyyan’ın odasının yanında ki pencere dikkatini çekti. Alt kattaki pencerenin demirine tırmanabilirse buraya çıkabilirdi. Aynı daire olduğuna karar verdikten sonra aklına gelen fikirle birlikte arabasına doğru gitmeye başladı. Arabada telefonu eline almış birkaç yerle telefon görüşmesi yaparken, keyfi gayet yerindeydi.
Beş on dakika sonra Reyyan ve kızlar apartmanın önüne gelmişti. Kızlar hızla arabadan inmiş bagaja giderken, Reyyan’ın eline hiçbir şey vermemeleri Miran’ın dikkatinden kaçmamıştı. Gururla başını sallarken, bir iki saatlik bile olsa hasret kaldığı karısını izlemeye başladı.
Reyyan gözlerini etrafta gezdirirken ileride gördüğü Miranla, hafif bir gülümseme kondurdu yüzüne. Dudaklarını kıpırdatıp seni seviyorum derken, aşkı gerçekte gözlerinden fışkırıyordu. Derin bir nefesle birlikte apartmandan içeriye girmişti. Miran birkaç dakika daha apartmanın önünde bekledi. Reyyan’ın penceresinde hareketlenme ve ardından da karısını görünce, yüzüne bir gülümseme kondurup apartmanın önünden ayrıldı. Telefonu arabaya bağlarken planının tıkır tıkır işleyeceğine emindi.
M:Hallettiniz mi?
..
M:Tamam siz onları hemen paketleyin, ben geliyorum.
Miran telefonu kapatıp oh çekerken, arabasını hedefine doğru ilerlemeye başladı. Aradan geçen saatler gündüzün yerini geceye bırakırken, yine apartmanın önünde durmuştu. Alt katın ışıkları da sönünce telefonunu çıkartıp, Reyyan’a mesaj atarken içinde yaptığından dolayı hafif bir vicdan azabı çekerken, aşkı için verdiği mücadele gururunu okşuyordu.
M:Ahh Reyyan’ım senin için neler yapıyorum bak gör.
Karşıdan gelen mesajla birlikte abartmanın önüne gelirken, içini kıpırdatan kutuyu sırt çantasına koydu. Etrafı kolaçan edip yavaşça tırmanmaya başladı. Sonunda içeriye girdiğinde kendisini dışarıdan izlemeyi diledi. Buz dağı Miran Aslanbey karısını görebilmek için apartmana tırmanıp, gizlice pencereden giriyordu. Gerçekten şaşırılacak şeydi.
Odanın içine girdiğinde cebinde ki feneri çıkartıp, uygun bir yer aramaya başladı. Gördüğü yatakla birlikte yavaşça yaklaştı. Çantasından kutuyu çıkartıp yatağın kenarına açtı. Kutudan çıkarttığı böcekler etrafa yayılırken, gülümseyerek odadan geldiği yöntemle tekrar çıktı.
Reyyan’a mesaj attığında Reyyan, kendi odasına geçti. Pencereden anahtarı aşağıya atıvermişti.
M:Operasyon tamam. Aynı sana anlattığım gibi…Ben yarın onu halledeceğim tamam mı hayatım? Sen o odada kalırken onlar orada olmayacak merak etme. Bundan sonra iş sende sana güveniyorum.
R:Tamamdır o iş bende. Hadi git artık yakalanacağız.
M:Tamam kaçtım ben. Telefonunu şarj etmeyi unutma konuşarak uyuyacağız.
R:Çocuk gibisin yemin ederim. Hadi git artık.
Miran gülümseyerek arabasına giderken, Reyyan da içeriye girmişti. Kızların yanına oturduğunda kocasını özlediğini bir kez daha anlamıştı. Miran gerçekten hayatında çok büyük bir yer kaplamıştı. Yokluğu içini gerçekten yoruyordu. Gece yarısı herkes odasına çekildiğinde, Reyyan ve Miran heyecanla gelecek sesi bekliyordu. Beklediklerine kavuşmaları çok vaktini almadı. Birkaç dakika sonra Neşe’nin çığlığı tüm evde yankılanmıştı. Reyyan vicdanının sesini bastırmaya çalışırken, kendince haklı sebeplerinin arkasına sığınmak oldukça kolaydı.
Neşe çığlık çığlığa odadan çıktığında kızlar etrafını sarmıştı bile.
D:Ne oluyor ya? Ne bu ses gece gece?
N:Böcek var böcek..Hem de iki tane..Kımıl kımıldı..Yatağın altındaydı..
D:Git yat Allah aşkına ne yapacaklar sana? Yarın hallederiz.
Neşe kocaman açılan gözleriyle baktı Derin’e.
N:Kafa mı buluyorsun sen benimle? Ben hayatta kalmak o odada. Sen kal.
D:Ben neden kalıyorum?
N:O zaman Reyyan kalsın.
D:Hee misafir kızı böcekli odada yatır. Hem de hamile haliyle. Eniştemiz kıymetli karısına böyle bir şey yaptığımızı duyarsa, mahkeme kararına bırakmadan, idamın kanunen yasak olmasına aldırmadan bizim kellemizi giyotinin ( idam mahkûmunun başını kesmek amacıyla geliştirilmiş bir çeşit idam aracı) altına yatırır benden söylemesi.
N:Ben o odada yatmam..
D:Tamam bugün salonda yat, yarın hallederiz.
N:Hayatta olmaz. Orada yürüdüler ben daha o odaya hayatta girmem. Yer değişelim.
D:Saçmalama. İki tane böcek yerde yürüdü diye odamı mı değiştireceğim? Hayatta olmaz.
R:Tamam ben yatarım.
N – D:Olmaz..
R:Olur kızlar olur. Ben zaten burada geçiciyim. Yarın bir gün düğünden sonra gideceğim. Yarın böcek işini ben hallederim, önceden olduğu gibi. Ben odaya yerleşirim.
N:Saçmalama kızım olmaz.
R:Olur dedim. Boşuna debelenmeyin. Konu kapanmıştır. Sen şimdi bugün salonda yat, kapının altına da şu kışın soğuk gelmesin diye konulan şeyi koyun, salona falan gelmesinler.
D:Ayıp olur kızım. Kabul etmeyiz. Tamam ben taşınırım.
R:Siz beni mi, benim inadımı mı unuttunuz? Halloldu dedim problem. Ben hamile ve yorgun bir kadınım yormayın beni. Valla kocama şikayet ederim sizi. Artık size ne yapar siz düşünün? İyi geceler.
Reyyan odaya girdiğinde yüzü gülüyordu. Telefonu çıkartıp kocasına mesaj yazmaya başladı.
R:Operasyon tamam. Yarın birlikteyiz.Umarım beğenirsiniz 🙏 yeni bölüm cumartesi günü gelir inşallah 🧡 görüşmek üzere 🧡 kendinize iyi bakın 🤩
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hercai
FanfictionÇok sevdiğim bir hikayeden esinlenerek oluşturdum. Umarım güzel olur