S:Erkek arkadaşın değilse..Patronun falan mı? İşini değiştirdiğini duydum..
Reyyan’ın kaşları şaşkınca kalktı. Adamın kendisi hakkında bilgisi olmasını garipsedi. Şaşkınlığını üzerinden atamadan konuşmaya başladı.
R:Ev-evet patronum benim. Bir süre onun için çalışacağım.
S:Güzel…İyi biri mi bari?
R:Evet iyi birisi..Biraz sert ama..
S:Eski patronun Suat’tan da mı iyi?
Reyyan kaldırdığı kaşlarını bu kez çattı.
R:Siz…Siz Suat beyi tanıyor musunuz?
S:Adını duymuştum. Bir kerede gelmiştim hatırlarsın belki..Ee peki evli mi bu patronun?
Reyyan dudaklarını ısırdı. Bu adam neden bu kadar soru soruyordu ki şimdi.
R:Evet..Evli..
S:Bak bu çok ilginç..Karısını tanıyor musun? Nasıl birisi?
Reyyan İç Ses:Evet tanıyorum. Bizzat benim.
Reyyan ne diyeceğini düşünmüş, tam ağzını açacakken çalan telefonla, gözlerini kapattı kurtulmuş olmanın huzuruyla.
R:Özür dilerim. Benim telefona bakmam lazım. Size afiyet olsun hocam.
S:Teşekkür ederim. Görüşürüz.
Reyyan başını hafifçe sallayıp, hızla çıktı okuldan. Eve gelip birkaç yemek yaptı. Ardından üzerine sinen yemek kokusunu silmek için banyoya girdi. Reyyan banyodayken, Miran kapıdan içeriye girmişti. Reyyan’a birkaç kez seslendi. Gelmeyen sesle birlikte aklında yankılanan seslerle başı dönmeye başladı. Reyyan’ı dün çok kırmıştı, gitmiş olabilir miydi? Ama olmazdı, Reyyan yapmazdı ki. Ya yaparsa diye düşünüp hızla üst kata yöneldi. Merdivenleri ikişer ikişer çıkarken, soluk soluğa kalmış, soğuk terler dökmeye başlamıştı. Kapıyı çalmadan direkt içeriye girdi. Karşılaştığı manzarayla birlikte gözleri kocaman oldu. Reyyan karşısında bornozla duruyordu. Hızla arkasını döndü.
M:Pardon ben..Şeyy..Özür dilerim..
R:Se-Sen aşağıya in..Ben geleceğim.
Miran tamam diyerek hızla aşağıya indi. Elini nereye koyacağını bilemeden kendi odasına gitti. Üzerini çıkartıp, kendisini banyoya attı. Aldığı soğuk duşun ardından mutfağa gitti. Karşısında Reyyan duruyordu. Yavaşça yanına geldi. Ocağın başında duran Reyyan’a arkadan sarıldı. Çenesini karısının omuzuna koydu. Boynundan gelen mis gibi kokuyla, derin bir nefes çekti içine. Gözlerini kapattığının farkına varamadı.
Reyyan’ı kendisine çevirdi. Elleri hala belindeydi. Reyyan kocasının gözlerine bakamıyordu. Gözlerini Miran’ın gözleri haricinde her yerde gezdirdi. Miran karısının kollarını tutup boynuna doladı.
M:Bana bakar mısın?
R:Miran..
M:Hadi bak bana bir.
Reyyan gözlerini kocasına çevirdi.
R:Efendim.
M:Ben özür dilerim. Seni kırdığımın farkındayım. Çok özür dilerim. Eşeklik ettim..Ama kötü bir niyetle söylemedim yemin ederim ki..Ben ayrılık zamanı geldiğinde kimse üzülme diye dedim. Ama çok yanlış dedim. Yanlış cümle kurdum. Çok özür dilerim.
R:Haklısın aslında. Sana kızmadım bunun için. Ama yalan söyleyemeyeceğim ağırıma gitti. Kimsesizliğimden ilk kez utandım.
Miran hızla parmaklarını karısının dudaklarına koydu.
M:Sakın..Sakın öyle söyleme. Beni kahretme. Yaptığım hatanın farkındayım. Sen cuma akşamı başından geçenleri anlatırken, ben seninle nasıl gurur duydum anlatamam bile. Çok üzgünüm söylediğim için, beni daha fazla kahretme ne olursun?
R:Konuyu kapatalım mı?
M:Affettin mi?
R:Ortada affedilecek bir şey yok. Boşver..
Ellerini boynundan kollarına doğru götürüp, hafifçe ittirdi.
R:Tamam artık hadi. Yemek yiyelim çok açım ve uykusuzluktan ölmek üzereyim.
M:Neden gece uyuyamadın mı?
R:Pek uyuyamadım.
M:Bende uyuyamadım. Gün doğuyordu daldığımda.
R:Neden uyuyamadın?
M:Doğruyu mu söyleyeyim?
R:Söyle tabi.
M:İki gece sana sarılarak uyuduktan sonra..dün tek başıma yatmayı biraz yadırgadım açıkçası. Ee sen neden uyuyamadın?
R:Ben de alışmışım. O yüzden biraz geç uyudum.
M:Kıyamam ama ben sana.
R:Sen benimle dalga geç zaten.
M:Bugün Selim’le ve Ebru’yla konuştum. Selamları vardı.
R:Aleyküm selam. Sende söyleseydin.
M:Ne söyleyeceğim? Cıvıp herif laf sokup durdu bana. Espri yapıyormuş.
R:Bakışları çok keskin. İlk gördüğümde çok karanlık gelmişti bana. ama Ebru hanım çok seviyor onu. Demek ki benim göremediğim bir özelliği var.
M:Anlaşılan o ki, kafede ikimizden de hoşlanmadın. Ebru ona aşık, bizim göremediğimiz neyse o çok seviyor olmalı. Belki sen de bende bir şeyler görmek için çabalamalısın.
R:Ciddi misin? Sana aşık olmamı istemezsin sanırım?
M:Evet istemiyorum. Ama bana biraz daha sıcak davranmanı arzulamıyorum dersem yalan olur.
Reyyan gözlerini kaçırdı. Dudaklarını dişlerinin arasına aldı.
R:Ben sana elimden geldiğince sıcak davranıyorum. Daha önce beni kimse öpmemişti, vücudumu kimse okşamamıştı. Sana anlayış göstermeseydim, bunların hiçbirine izin vermezdim. Hatta seninle konuşmazdım bile.
Miran bakışlarını kaçırdı. Kaşlarını hafifçe havaya kaldırdı.
M:Doğrusu sen benden daha güçlüsün. Ben daha önce bir kadın karşısında hiç bu kadar aciz hissetmemiştim kendimi. Çok değişik bir kadınsın.
Reyyan gerilen ortamı biraz yumuşatmak için konuşmaya başladı. Ama Miran’ın değişen ifadesiyle ne dediği kulaklarına erişti. Utançla bakışlarını kaçırmaya başladı.
R:Ben daha kadın değilim.Umarım beğenirsiniz 🙏 yeni bölümde görüşmek üzere 🧡 kendinize iyi bakın 🤩 🥰 🤩
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hercai
FanfictionÇok sevdiğim bir hikayeden esinlenerek oluşturdum. Umarım güzel olur