50

1K 46 15
                                    

Reyyan’ın eskiden çalıştığı kafeye gitmişlerdi. Tanıştıkları masaya geçip oturdular. Miran eline menüyü almış karıştırırken, Reyyan arkadaşlarını görmeye gitmişti. On dakika sonra yanına Suat gelmişti Miran’ın. Kısa bir selamlaşmanın ardından, Suat, Miran’ı incelemeye başladı. Sezgileri kuvvetliydi Suat’ın. İkisi arasında ki bir şeylerin değiştiğini anlamıştı ama ne olduğunu çözemiyordu. İçeride ki Reyyan’ın daha da güzelleştiği, bu evliliğin ona ayrı bir güzellik kattığı kesindi.
S:Ee dostum evlilik nasıl gidiyor? Alıştınız mı birbirinize?
Suat’ın sorduğu soruyla Miran’ın içtiği su boğazında kaldı. Ufak çaplı bir öksürük krizine girdi. Suratını asıp, homurdanmaya başladı. Bakışlarıyla Suat’a susmasını söylerken, Suat pek umursuyor gibi durmuyordu.
M:Alıştık. Sağ ol ilgin için.
S:Ne demek canım? Ee ne kadar oldu siz evleneli?
M:Oldu biraz.
S:İki ayı geçti mi?
M:Geçti.
S:Hmm ilginç..
M:Nesi ilginç? Sen çıkartsana ağzında ki baklayı.
S:Ne baklası canım? Siz iki aylık diye evlenmediniz mi? Ne bekliyorsunuz daha? Karar mı değiştirdiniz yoksa?
M:İki ay kısa geldi. Annemi ikna etme konusunda sıkıntılarımız var. Annem mükemmel bir evlilik yaşadığımızı biliyor..ya-yani sanıyor. Onu anlaşamadığımıza inandırmamız lazım.
S:Hmm anladım inandırmanız lazım..Peki aranız nasıl? Kötü mü?
M:Neden kötü olsun?
S:Hani zoraki evlilik falan..Sen evliliğe karşıydın..Hatırladın mı?
M:Ergen miyiz biz?
S:Sen acaba değişiyor olabilir misin? 
M:Nasıl yani?
S:Acaba Reyyan’a karşı bir şey hissediyor olabilir misin?
M:Saçmalama. Sa-sadece..Suat, Reyyan’la anlaşamamak çok zor. Çok uyumlu, çok anlayışlı, çok iyi, hani derler ya böyle kalbinin güzelliği, yüzüne vurmuş diye, işte Reyyan öyle bir kadın. Yanında mutsuz diye bir kelime yok.
S:Aga kızma ama sen bu kıza aş..
M:Saçmalama dedim sana. Sadece bana karşı ilgisi hoşuma gidiyor. Reyyan insana kendisini çok değerli hissettiriyor o kadar. Sadece bana karşı değil üstelik. Herkese karşı aynı. Sa-sana da öyle.
S:Biz Reyyan’ı değil seni konuşuyoruz. Anladık Reyyan herkese aynı, peki sen, sen Reyyan’a karşı nasılsın? Herkese olduğun gibi misin?
M:Evet..Ta-tabi aynıyım.
S:Yeme beni dostum. Şu sokaktan geçen insana bir eski, bir de şimdiki halini göstersem o bile anlar senin Reyyan’la nasıl değiştiğini…
M:Ben değişmedim.
S:Sen bilirsin. Hala ısrarla özgürlüğünü istiyorsan, kararlıysan sen bilirsin. Ama her şeye hazırlıklı olmanı öneririm.
M:Herşeye derken..
S:Reyyan’ın sevgilisine, eşine, çocuğuna..
Miran, Suat’ın söylediğiyle tüm sinirlerinin gerildiğini hissetti. Dişlerini sıkarken, çenesinin acıdığının farkında değildi. Yumruklarını da sıktığı, beyazlaşan eklem yerlerinden belli oluyordu.
M:Nasıl konuşuyorsun sen? O benim karım. Laflarına dikkat et. Ne sevgilisi, ne çocuğu?
S:Hazırlanman için söyledim. Sen onu elinde tutmayı beceremezsen, ona hak ettiği değeri veremezsen, verecek birisi elbette vardır. Çok uğraşacağını sanmam. Muhtemelen seninle boşandıktan hemen sonra birisini bulacaktır.
M:Suat bana inat olsun diye mi konuşuyorsun?
S:Hayır. Gelecekte olacakları söylüyorum.
M:Evli kaldığımız müddetçe bana sadık kalsın yeter. Sonrası beni ilgilendirmez. Kiminle isterse olur.
S:İlgilendirmez demek.
M:Evet ne yapmak istiyorsa, yapabilir. Her şeyde özgür.
S:O zaman ben takımı şimdiden alayım.
M:Benim aklımla oynama. Ne takısı açıkça söyle?
S:Senden boşandıktan sonra Reyyan fazla durmaz evlenir. Düğünde takacağım takıyı alacağım.
M:Hee evlense gideceksin yani düğüne.
S:Giderim tabi.
M:Arkadaşının eski karısının düğününe.
S:Yanlış söyledin. Saf arkadaşımın elinden kaçırdığı eski karısının, çok hak ettiği düğününe. Ee, oğlum boşuna dememişler. Yemeyenin malını yerler.
Miran başını hızla sağa sola sallarken aklı bulanmaya başlamıştı. Aklında Serkan’ın kurduğu cümleler yankılanıyordu. “Hiçbir şey mani değil. Her şeyle mücadele edebilirim ben senin için. Hadi kabul et.” Aklındakileri silmeye çalıştıkça daha  çok işliyordu beynine. Reyyan boşandıklarında elbette yalnız kalmazdı. Evli olmasına rağmen etrafını saran bir sürü adam vardı. Hele ki o hoca..Evliyken bile peşinde dolanan adam, boşanınca mı bırakacaktı yakasını? Bu hoca Miran’ın başına bela olacaktı. Gözlerinin önünde birden Reyyan’ın gelinlikli hali canlandı. Yüzüne hafif bir gülümseme kondurdu. Yanına damatlıkla yaklaşan Serkan’la kaşlarını çattı. Gözlerini hızla açtı. Karşısında arkadaşını sinir etmenin mutluluğuyla gülümseyen Suat vardı. Hızla yerinden doğrulup, yakasından tuttu. Sinirle yakasını çekiştirirken, birkaç saniye sonra kendisine gelip, yakasını bıraktı. Kalktığı yere tekrar otururken, Suat hala sırıtıyordu. Reyyan’ın kendilerine doğru geldiğini gören Suat ifadesini düzeltip, Miran’a doğru eğildi.
S:Reyyan geliyor. Kendine gel. Üzme kızı.
Miran gözlerini sıkıca yumup açtı. Sakinleşmesi gerekiyordu. Reyyan’ı zaten bugün üzmüştü farkında olmadan, tekrar üzülmesine, o gözlerdeki ışığın sönmesine katlanamazdı.

Umarım beğenirsiniz 🙏 nice ellilere 🙏 cumartesi günü yeni bölümde görüşmek üzere 🧡 kendinize iyi bakın 🤩 🥰 🤩

Hercai Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin