-4-

240 65 27
                                    

Keyifli okumalar...💚

Fincanı elinden düşürdüğünde birkaç saniyeliğine dikkatini yerdeki parçalara vermişti ki kafasını kaldırdığında o adamın yerinde olmadığını gördü.

Başta abarttığını düşündüğü bu durum saçma bir hal almaya başlamıştı.
O adam kimdi, tanıyor muydu yoksa tanımıyor muydu bilmiyordu fakat her şekilde bu rahatsız edici bir durumdu.
Korkmuş bir halde gözlerini karşıdan ayıramazken abisi de üstünü giyip telaşla yanına gelmişti.

"Bir şey mi oldu,iyi misin?" diye soran abisiyle dikkatini sonunda ağaçlıklardan çekebildi.

En ufak olaylardan dahi etkilenen Derin, birinin kendisini takip ettiği fikrinden de oldukça ürkmüştü.Ama yine de abisine bu konudan bahsetmemesi gerektiğini düşünüyordu. Belki yanlış görmüştü, yanlış görmediyse de abisi bu duruma fazla tepki verebilirdi.

Deniz, Derin'in koluna dokunduğunda ne kadar süre o halde kaldığını bilmez bir halde hızla konuştu;
-iyiyim elimden kaydı sadece, dedi yerdeki kırıkları göstererek.
"Tamam sen içeri geç ,ben toplarım." diyen abisine itiraz etmeden içeri geçti.

Deniz balkonu temizleyip yanına geldiğinde kardeşinin iyi olduğundan şüphe etmeye başlamış olacak ki sürekli hastaneye geri gidebileceklerinden bahsediyordu. Sabah heyecanla çıktığı hastaneye geri dönme fikri Derin'e hiç iyi bir fikir gibi gelmemişti.

Abisi iyi olduğundan emin olsun diye bir süre yanında oturdu ama yalnız kalmaya olan ihtiyacı burada oturup "her şey yolunda" havası vermesini zorlaştırıyordu.
Daha fazla dayanamayacağını anladığında bir şey demeden koşar adımlarla geçti odasına.

Deniz, zor zamanlar geçiren kardeşini daha fazla rahatsız etmemek adına yalnız bırakmaya karar verdi.

Derin'in böyle yorgun ve üzgün olması onun yanında olmak istemesine neden olsa da yanında olmakla rahatsızlık vermek arasındaki ince çizgiyi aşmak istemiyordu.
Kardeşi icin elinden geleni yaptığını düşünüyordu ya da buna inanmak istiyordu.

Sonunda yalnız kalabilen Derin'in asıl sorun üzerine düşünmek için bolca vakti vardı.Önce hastanede şimdi evinin önünde gördüğü bu adam kimdi?
Kafasında mı kuruyordu yoksa gerçekten hastaneden eve kadar takip mi edilmişti?

Sanki bir korkusu su yüzüne çıkmış gibi hissediyordu. Bir anda huzursuzlanmıştı ve kafasında korkunç senaryolar kurup duruyordu.

Uzun süre bu konu hakkında düşünüp bir sonuca varamadığında can sıkıntısıyla ayağa kalktı.

Havanın karardığını farketmemişti bile.
Şuan alabileceği tek önlem kapıları kilitlemek olduğundan tüm kapıları kontrol etti.

Abisini ortalıkta göremeyince odasının aralık kapısından içeri baktı.Uyduğunu gördüğünde biraz olsun rahatlamıştı.Yan odasında uyuyor olması ona güven veriyordu.
Şimdi odasına geçip güzel bir uyku çekebilirdi. Tabi hissettiği sıkıntıyla ne kadar güzel olabilirse...

Hastaneden geldiğinde uyumuş olsa da her zaman uykusu olan Derin hemen uykuya dalmıştı.

...

Sabah uyandığında başucuna bırakılmış bir not ve telefon olduğunu gördü.

Notta "Canım, telefonunu bulamamıştık sana yeni telefon aldım.Numaramı kaydettim ,bir sorun olursa ararsın."yazıyordu.
Kazadan bu yana dokuz gün geçmişti ve Derin dokuz gündür telefonu olmadığının farkında dahi değildi.

Deniz'in yoğun iş hayatı da Derin'i şaşırtmıştı. Hastaneden çıkalı ikinci gün oluyordu bugün ve abisini doğru düzgün görememişti bile, hastanedeyken yanından bir an bile ayrılmamıştı fakat şimdi...
"Dün bir bugün iki, hemen yeni bir dert çıkartma kendine" diye içinden geçirdi ve bu konu üzerine düşünmeyi bıraktı.

Yataktan kalkıp salona geçti. Elini yüzünü yıkamamıştı bile, hayatın rutinlerine dönecek kadar kendine gelememiş olsa da gittikçe iyileştiğini hissediyordu.

Aç değildi, kahvaltıyı sonraya bıraktı. Salonda kendine oyalanacak bir şeyler ararken salon vitrininde gördüğü albümü eline alıp koltuğa oturdu.Sayfaları çevirirken okulun önünde çektirdiği bir fotoğrafa denk geldi.Yanında iki kişi daha vardı.Üçü de oldukça içten bir şekilde gülümsüyordu fotoğrafta."Arkadaşlarım olmalılar" diye düşündü ama kimse onu arayıp sormamıştı. Telefonu ortalarda yoktu ama ev adresini de mi bilmiyorlardı ya da hastaneye neden gelmemişlerdi?Hatırlayamadığı bu kızların kendisini ziyaret etmemesine üzülerek albümü tekrar yerine bıraktı.
Bu konuyu kafasına fazla taktığını farkedince tekrarladı "yeni dertler çıkartma kendine, yeterince derdin var zaten."

Mutfağa geçti, canı bir şey yemek istememişti fakat kahve içmek istedi. Kendine bir kahve yaptı ve balkona çıkmaya karar verdi.Ama dün akşamı hatırlayıp bu kararından çabucak vazgeçti.Yine o adamı görmekten korkuyordu hem bir fincan daha kırmak istemezdi.

Selamm,
bu bölüme gerçekten çok emek verdim.Kaç kere baştan yazdım saymadım bile.
Umarım beğenirsiniz.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. 💙

Güneş Doğar mı Yeniden?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin