-14-

80 25 17
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. 🦋
Keyifli okumalar...💚

Akşam saat beşe gelirken Derin hazırlanmaya başladı.

Süslenmeyi çok severdi ama kazadan sonra süslenmeyi bırak, kendisine bakım dahi yapmıyordu. O yüzden bugün bunun acısını çıkarmak ve çok güzel bir halde dışarı çıkmak istedi.

Dolabında gözüne çarpan bir elbiseyi eline aldı. Ne zaman, nereden aldığını hatırlamadığı bu elbisenin güzelliğine gülümsemeden edemedi. Üzerine giydiğinde henüz saçını başını düzeltmemesine rağmen çok güzel olduğunu hissetti. Mavi tonlarında, üzerinde beyaz çiçekler olan, derin bir göğüs dekoltesine sahip, dizlerinin bir karış kadar üzerinde biten ve üst kısmı dar, alt kısmı salaş duran bir elbiseydi.

Elbiseyi giydikten sonra hafif bir makyaj yapma amacıyla oturduğu masadan oldukça abartı bir makyajla kalkmıştı. Aynaya baktığında kahkaha atarak yüzünü inceledi. Evet süslenecekti fakat bu biraz fazla kaçmıştı sanki.

Tekrar masaya geçip yüzündeki makyajı azalttı. Boy aynasından kendisine baktığında makyajı ve elbisesi arasındaki uyum oldukça güzel görünüyordu.

Saçlarını tarayıp kıskaçlı bir tokayla arkadan sabitledi. Son olarak yine ne zaman aldığını bilmediği fakat oldukça pahalı görünen bir parfümü sıkarak kendi etrafında döndü. Kokusu denizi andıran parfümle bu kokuyu daha önceden duyumsadığını hissetti. Sanki bu kokuda gizlenmiş anıları vardı fakat Derin'in zihnine kurulmuş bariyerler bu anılara ulaşmasına engel oluyordu.

Yatağına oturup abisini beklemeye başladı

Saat 5.30'a geldiğinde telefonu çalmış, Deniz aşağı inmesini söylemişti.

Hafif topuklu, açık mavi renkteki ayakkabılarını giyerek aşağı indi. Deniz  arabanın içinde kendisini bekliyordu. Kapıyı açıp arabaya geçti.

Deniz, bu sürede gözlerini Derin'den alamamışti. Derin'in hatırlayamadığını bildiği bu elbise ona Deniz almıştı. Geçen sene doğum gününde almıştı. Bu hediyeyi oldukça beğenen Derin, bunu mezuniyetimde giyeceğim, bu elbise en çok o ana yakışır demişti. Mezuniyet hayalleri ertelenen Derin'in bu elbiseyi giymesini beklemiyordu. Derin'e doğru sıcak bir gülümsemeyle bakıp konuşmaya başladı.

"Çok güzel görünüyorsun canım."

"Teşekkür ederim",  diyen Derin önüne döndü.

"İşlerini hallettin mi?" Derin'in ses tonunda hafif bir ima ve bu imalardan vazgeçmeyeceğini belli eden bir sertlik vardı.

Deniz, Derin'in eski hallerine döndüğünü farkediyordu. Bununla birlikte sesli bir kahkahayı serbest bıraktı.

"Hallettim, hallettim."

Sonrasında pek konuşmadılar, abisiyle ilgili hatırladığı şeylerden biri de araba kullanırken başka hiçbir şeyle ilgilenmediğiydi. Bu yüzden yol boyunca sesini çıkartmadı.

Geldikleri yer evlerinden uzaktaydı o yüzden yol neredeyse bir saat kadar sürmüştü.

Deniz kardeşinin kapısını açarak inmesine yardımcı oldu.
Derin kendisine uzatılan kola girdiğinde birlikte içeri geçtiler.

Burası büyüktü ve şık bir görünüme sahip bir restauranttı. Genel olarak siyah beyaz renklerle donatılmıştı ve bu renkler zengin bir hava katıyordu.

Yürürken abisine doğru eğilip "burası çok pahalı gibi görünüyor." dediğinde "evet tam bize layık." cevabını almıştı.

Masaya yerleştiklerinde siparişlerini almak üzere bir garson geldi yanlarına. Deniz, Derin'den izin alarak ikisi adına seçtiklerini sipariş verdi. Buraya daha önce de geldiği belli oluyordu. Seçtiği yemeklerin Derin'in hoşuna gideceğine de emin gibiydi.

Güneş Doğar mı Yeniden?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin