-48-

41 15 3
                                    

♡Keyifli okumalar♡

Cinayeti çözmek her geçen gün zorlaşırken, Derin'in huzursuzluğu da artıyordu.

Cinayet gecesinde nerede olduğunu, ne yaptığını soramamıştı abisine. Bu konudaki şüphesini inkar etmişti çünkü...
Çağıl'ın sorduğu soruların cevabı elindeki belgelerdeydi fakat biri hariç. Soramadığı bu soruyu Çağıl'a nasıl açıklayacağını bilmiyordu.

Yatağın bir köşesine attığı telefonu titrediğinde hızla eline aldı. Gelen mesaj birkaç gündür haber alamadığı Mert'tendi.

"Derin, müsaitsen görüşebilir miyiz?"

"Olur, görüşelim. Konum atarsan yanına gelirim." Bu hızlı bir kabul edişti çünkü dışarı çıkmak için bahane arıyordu Derin.

"İstersen gelip alabilirim seni."

"Teşekkür ederim ama gerek yok."

Mert'in attığı konum evine çok uzakta sayılmazdı. Fakat yine de caddeden çevirdiği bir taksiye binip, öyle gitti.
...

Büyük bir parkın yollarına dizilmiş banklardan birine geçip oturdular.
Birkaç gündür görüşmüyor olsalar da sanki uzun zaman geçmiş gibi yabancılaşmışlardı.

-Okul çok yoğundu, arayamadım seni.

Mert'in sesiyle ona doğru baktı ve anlayışla kafasını sağladı.

- Hiçbir işim yoktu ama inan ki ben de çok yoğundum.

Yoğunluktan kastı, gerçek anlamından oldukça uzaktı. Duygusal bir yoğunluktan bahsediyordu fakat bunu açıklama gereği duymadı.

-Seni görmek güzel.

Derin bu cümleye hafif bir gülümsemeyle karşılık verdi fakat herhangi bir şey söylemedi.

-Nasılsın?

-Ben iyiyim, asıl sen nasılsın?

Derin'in "nasılsın?" sorusuna "iyiyim" cevabı veremiyor oluşu Mert'i üzüyordu.

-Ben de iyi gibiyim.

Tekrar sessizlik olduğunda Derin, Mert'in bir şey söylemek istediğini fakat söyleyemediğini hissetmişti.

-Bence, aklındaki her neyse çekinmeden söyleyebilirsin.

-Konuşmak istemiyorum dedin ama ben sürekli bunu düşünüp duruyorum. Bahsettiğin cinayeti konuşabilir miyiz artık?

-Hiç istemiyorum...

-Lütfen.

Mert'in ısrarcı haline daha fazla dayanamayan Derin, cinayeti anlatmadan bu ısrarın son bulmayacağını anlamıştı.

-Kaza geçirdiğim akşam, sanırım bir cinayete tanıklık ettim. Bizim eve yakın bir yerde, benimle aynı gece bir kadın öldürüldü. Hatırladığım bazı şeyler, kadın öldürülüğünde orada olduğumu gösteriyor.

-Seni nerede bulduklarını öğrenebilirdin aslında. Eğer öyle bir şey olduysa senin korunman gerekir çünkü...bence hemen polise gitmeliyiz.

-Hayır, hayır; zaten katiller bulundu... Yani bulundu derken, suçlarını itiraf edip intihar etmişler.

-Ciddi misin?! Ben nasıl duymadım tüm bunları ya!

-Aslında haber kanallarında uzun zaman söylendi bu olay.

-Peki katillerin kesin onlar olduğu kanıtlandı mı?

Derin bu konudaki şüphesini Mert'e anlatmasının hiç bir faydası olmayacağını bildiği için olumsuz bir cevap vermedi.

-Ayrıntıları bilmiyorum fakat onlar sanırım.

-Sen rahat mısın bu konuda?

-Benim rahatsız olmamı gerektiren bir şey yok ki. Olay çözüldü, benlik bir şey de kalmadı doğal olarak.

-Haklısın...

Okuldan, hayattan ve daha sık görüşmeleri gerektiğinden bahsettikten sonra ayrıldılar oradan. Mert, Derin'e evine bırakmayı teklif etse de Derin kabul etmemişti.

Takip edildiği hissi içine doğarken, tedirgin adımları sürekli duraksıyor ve dönüp arkasını kontrol ediyordu. Bu his  her içine doğduğunda mutlaka arkasından gelen biri oluyordu.

Bir anda koluna dolanan eller kendisini iki bina arasında kalan boşluğa çektiğinde bu hissinde yine yanılmadığını anladı.

Derin, kendisini tutan kişinin Çağıl olduğunu görünce sakinleşti ve Çağıl da bunun üzerine iki elini de çekti Derin'in üzerinden.

Sinirliydi, yüzü kıpkırmızı olmuştu ve kaşları çatılmıştı. Nefesleri düzensizdi, göğsü hızla kalkıp iniyordu. Derin bunlara dikkat ettiğinde gerildiğini hissetti. Fakat baskın gelen siniri onu düşünemeden konuşturmuştu.

-Sen iyi alıştın beni istediğin yere çekiştirmeye!

-Sen de iyi alıştın bu çocukla buluşmaya!

-Sanane bundan, seni ne ilgilendirir?!

-Beni, senin bu çocukla buluşman ilgilendirmiyor zaten...Beni; senin abinle ilgili getireceğin kanıtları beklerken, senin böyle geziyor olman ilgilendiriyor.

Derin sinirle çantasını açıp, içindeki;  abisinin getirdiği evrakları Çağıl'ın eline sertçe bıraktı.

-Kanıtları da verdiğime göre artık birbirimizi görmemiz için bir sebep kalmadı. Artık beni takip etmekten de vazgeçersin diye umuyorum. Başka işin gücün yokmuş gibi, her an peşimde olmandan sıkıldım artık.

Cağıl herhangi bir cevap vermediğinde,
gitmek için adım atan Derin'i hafifçe tutup tekrar aynı yere çekti.

-Bekle!

Zarif tutuşuna inat oldukça sert çıkmıştı sesi.

-Yine ne var?!

-Bekle dedim!

Çağıl, elindeki evrakları inceledi uzun süre. Derin de karşısında durup onu bekledi.

-Abin cinayet gecesinde neredeymiş, ne yapıyormuş peki?!

Abisine soramadığı o soru tekrar dillendirilmişti ve hala bir cevabı yoktu.

-Sana diyorum!.. neredeymiş ve ne yapıyormuş?

Derin sıkıntılı bir nefes verip tekrar konuştu.

-Onu soramadım ama eminim cinayet mahalinde değildi.

-Sen benimle dalga mı geçiyorsun?! Soracaksın ve bana da söyleyeceksin anladın mı?!

-Sormayacağım ve sana da artık hiçbir şey söylemek istemiyorum! Yeter artık daha fazla beni bu işe karıştırma, benden uzak dur ve bir daha asla bana emir verme!

Gitmek için yaptığı hamle tekrar başarısız olan Derin, bıkkın bir ifadeyle Çağıl'a dönmek zorunda kaldı.

-Eğer bu sorumun cevabını alamazsam, abinden süphelenmeye devam edeceğim, şüphelendiğim birini de rahat bırakacak değilim.

Derin'e doğru bir adım atıp aralarındaki mesafeyi kısalttı.

-O yüzden benden kurtulman o kadar kolay olmayacak, sorularımı cevapsız bırakmaya devam edersen!

Derin de Çağıl'a doğru bir adım attı, Çağıl'ın sinirle verdiği nefesler saçlarının önündeki tutamları hareket ettiriyordu. Fakat harekete geçen tek yer Derin saçları değildi, dik duruşuna inat heyecanlanmıştı ve kalp atışları normal olamayacak kadar hızlanmıştı. Etkilenmişti ve geri adım atmamak için kendini zor tutuyordu.

Derin'in fısıltı halinde çıkan sesi aralarında yankılandı.

-Eğer senden kurtulmak istersem, beni engelleyemezsin. Ve eğer beni rahatsız etmeye devam edersen, asıl senin benden kurtulman o kadar kolay olmaz.

-Senden kurtulmak istediğimi de kim söyledi?

Güneş Doğar mı Yeniden?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin