Damla anlatımından;
İlacın da etkisiyle harika bir uyku çekmiştim. Uyandığımda yenilenmiş gibi hissediyordum resmen. Sabahın erken saatleriydi uyanmıştım ve kardeşim hala kollarımın arasındaydı. Saatlerce gözlerimi ve ellerimi üstünden çekememiştim. Öyle güzel, tatlı uyuyordu ki. O küçücük halindeki kadar masumdu hala. Çok da sessizdi uyurken. Gerçek olduğuna hala inanamıyordum ama evet, bu olmuştu. Artık hayatımızın başka ne yönlere sürükleneceğini hiç kestiremiyordum ve bu beni korkutuyordu. Ben olacakları tahmin etmeyi veya öngördüğüm şeyleri yaşamayı severdim.
Eğer kitaplardaki gibi fantastik bir gücüm olabilseydi bunun kesinlikle kehanet yeteneği olmasını isterdim ama artık düşünmediğim ya da olmaz dediğim her şey olabiliyordu ve ben buna engel olamıyordum. Engel olamadığım gibi zarar da görüyordum. Son günlerde yaşadığım şeylerin arasında en güzeli kardeşimin geri dönmesi olmuştu. Emir'e tarif edilemez şekilde kızgın, kırgın ve düşman olsam da onu bana getirdiği için mutluydum. Şimdi Oktay'ı dinleyip ona daha fazlasını yapmadığım için pişman değildim ama içimde bir yerde onu asla affetmeyeceğimi de biliyordum. Ben böyleydim işte, kin tuttum mu dünyaları verse bir daha eskisi gibi olmazdım.
Ben düşünceler içinde tavanı izleyip ellerimi Yağmur'un ipek saçlarında gezdirirken onun uyandığını yeni fark etmiştim.
''Günaydın ablacığım.''
''Günaydın meleğim. İyi uyudun mu?''
''Bir bebekten farksız. Hayatımın en huzurlu uykusuydu. Sanki ömür boyu bunu beklemişim gibi.''
''Ben de öyle hissediyorum. Bunu ne çok hayal ettim bilsen. Yaşadığımız için mutluyum.''
''Sence Oktay ağabey birkaç gün daha idare edebilir mi sensiz?''
''Hiçbir fikrim yok, ama şansımızı denemekten zarar gelmez değil mi? O çok anlayışlı biridir. ''
''Gerçekten mi? Umarım kabul eder, çünkü ben sana doyamadım.''
''Ben de sana canım. Eminim istediğin gibi bir oda hazırlayana kadar yatağımı paylaşabiliriz.''
''O zaman kandırma işini sana bırakıyorum ablacığım, cazibeni kullanırsan çözebilirsin bence.''
Yataktan atlayıp kahkaha atarak banyoya yönelmişti cimcimem. Büyümüş de ablasına öğüt veriyordu. Hayatımda uyandığım en güzel sabahlardan biriydi ama artık toparlanıp aşağı inmeli ve işlerimi bir bir yoluna koymalıydım. Sevgilimi de çok özlemiştim tabii, kardeşimle yatmak mükemmel bir deneyim olsa da Oktay'ın sıcaklığını, kokusunu özlemiştim bir gecede.
Gülmemize engel olamayarak üstümüzü giyip aşağı indik, etraf hala sessizdi. Oktay uyuyor olmalıydı ve hizmetçiler de isteğimiz üzerine Pazartesi günü gelecekti zaten. Emir'in nerede olduğunu kapıdaki korumalardan öğrenmiştim. Oktay'ın burada kalmasına izin vermediğine sevinmiştim. Onu evimde istemiyordum ama Yağmur için katlanacaktım bir süre daha. Hala işime yarayabilirdi.
Yağmur onu kontrol etmek istediğini söyleyip sokağın karşısındaki eve doğru yol alırken beni kendi tabiriyle cazibemi kullanıp Oktay'ı kandırmaya göndermişti. Kapıyı araladığımda Oktay'ın yastığı kucaklayarak uyuduğunu görmüştüm. Yan yatmıştı ve üstü yine açıktı. Yatağa yayılan seksi bedeniyle gözüme çok çekici görünüyordu. Yanına uzanıp biraz saçlarını ve sakallarını sevdikten sonra yastığı kollarının arasından çekip bedenimi oraya sığdırmıştım. Kolay olmamıştı ama bir şekilde yapmıştım ve yerleşip başımı kaldırdığımda bana bakan okyanus gözleriyle buluşmuştu gözlerim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR DAMLA AŞK (TAMAMLANDI)
Mystery / Thriller"İnsan adını yaşarmış derler ya hani, bu yüzden miydi gözümden akan yaşın hiç dinmemesi?" Bir sır... Bir miras... Bir aşk... Hayatı 14 yaşında altüst olmuş olan Damla' nın, verdiği büyük savaş sonucunda bugünlere nasıl geldiğini ve hiç beklemediği a...