4 Yıl Sonra
Kendimi mutfakta, gecenin üçünde kalkmış biber dolması doldururken bulmuştum. Rüyamda sanki görmemiş, resmen evde biri pişiriyormuş gibi kokusunu almıştım. Bir yandan gülerken bir yandan da doldurmaya devam ediyordum. Bilinenin aksine ben içini kavurarak ve kıymasız olarak yapıyordum dolmayı. Şanslıydım ki Oktay da böyle yiyordu.
Dolmayı ateşe koyup kapağını kapattığımda arkamda bir hareketlilik sezmiştim, gelenin Oktay olduğunu cama yansıyan görüntüsünden anlamıştım zaten. Mutfak kapısına yaslanmış, kollarını bağlamıştı yine o manken edasıyla. Gülümseyerek beni izliyordu.
''Hayatım, ne zamandır oradasın sen?''
''Çok olmadı. İyi misin? Bu saatte ne yapıyorsun canım?''
''Dolma. Yer miyiz?''
''Yeriz elbet de, saat sabahın üçü."
Yanıma gelip beni sandalyeden kaldırmış ve dizine oturtmuştu. Kollarını belimde birleştirirken başı da hafifçe göğüslerime değiyordu.
"Senin kirazlar bu ara bayağı gözüme batıyor, hazır yakalamışken biraz demleneyim şurada."
"Bunlar hep şişlik aslında ama sevdiysen sorun yok aşkım."
İki aydır regl olmamıştım, son denememiz için kalan yumurtalığımın kaliteli yumurta üretmesi için ilaçlarla uyutuluyor ve hormon takviyesi de yapılıyordu desteklemek amacıyla. Regl olamamak dengemi berbat etmişti yine, ondandı aslında gecenin bir yarısı kalkıp gezmelerim. Ama bunu söylemeyecektim şuan, zaten o da biliyordu. Derin iç çekmeleri kulağıma ulaşıyordu yine. Benim kadar gergindi kendisi de.
Saçlarına bir öpücük kondurup kollarımı sıkıca boynuna kenetlemiştim ama bu sadece birkaç dakika sürmüştü. Çok sevdiğim şampuanının kokusu hafiften midemi alt üst edince kafamı yukarı kaldırarak hızla ondan uzaklaşmıştım. Fark etmemiş olmasını umuyordum yoksa yine bana doktorluk taslaması işten bile değildi. Benimle böyle ilgilenmesini seviyordum ama şuan hiç sırası değildi.
"Anlat bakalım, nereden çıktı bu dolma aşkı?''
''Rüyamda dolma gördüm. Ama nasıl görmek de, sanki evde biri pişiriyordu. Resmen ağzımın suyu aktı uyanınca, sabahı bekleyemedim ben de. Çok mu ses çıkardım?''
''Hayır karıcığım, ben yokluğunu fark ettim ve etrafta göremeyince de kokuyu takip ettim.''
''O zaman artık pişmesini bekleyip benimle yemek zorundasın.''
''Ne yapalım, başa gelen çekilir.'' diyerek dudaklarıma küçük bir öpücük kondurmuştu. Dizinden dolmayı kontrol etme bahanesiyle kalkıp ocağın başına gitmiştim. Biraz oyalanıp geri döndüğümde o bakışları yakalamıştım, geliyordu gelmekte olan. Konuşmamasını beklemem anlamsızdı zaten.
Masaya dayadığım elimi tutup hafifçe öperek yanağına yerleştirmişti. Ben ise gözlerime folan yaşları itmekte güçlük çekiyordum.
''Sebebin ne olduğunu biliyorum, neden benden saklıyorsun?''
''Saklamak denmez aslında. Bunlar ilacın etkileri sadece, hormon da berbat bir şey. Gitsek de bitse hemen.''
''Damla, can içim... Bunu yapmak zorunda değiliz, biliyorsun değil mi? İki tane meleğimiz var ve ben onlar olduğu için çok mutluyum. Daha fazlasını istemiyorum ki.''
''Biliyorum Oktay. Sen gerçekten harika bir baba oldun, tıpkı düşündüğüm gibi ve ben de idare ediyorum işte ama bir de kendi doktorlarımızla denemek istiyorum işte. Yalnız son kez olacak, çünkü ben bir daha bu süreci kaldırabileceğimi sanmıyorum.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİR DAMLA AŞK (TAMAMLANDI)
Mystery / Thriller"İnsan adını yaşarmış derler ya hani, bu yüzden miydi gözümden akan yaşın hiç dinmemesi?" Bir sır... Bir miras... Bir aşk... Hayatı 14 yaşında altüst olmuş olan Damla' nın, verdiği büyük savaş sonucunda bugünlere nasıl geldiğini ve hiç beklemediği a...