47. BİR ANNENİN EN ZOR KARARI

2.5K 204 160
                                    

İki kadın şu anda aynı çatı altında olsalar da, bambaşka hislere ev sahipliği yapıyordu yürekleri. Biri yorgun ve kararlı, diğeri ise ne düşüneceğini bilemez bir haldeydi. Tek bir ortak paydada buluşuyorlardı o duygu ise şaşkınlıktı. Beklenmeyenin ve bilinmezliğin şaşkınlığı...

Vildan, verdiği kararın ağırlığıyla aynadaki aksini izledi bir süre. Gerçekten yapabilecek miydi, bir evladı için diğerinden vazgeçebilir miydi? Bebeğini bir kere kucağına aldıktan sonra, kokusunu bir kere duyduktan sonra onu kendi elleriyle başka bir kucağa bırakabilir miydi? Bu belki de en zor sorulardan bir tanesiydi. Bu konuyu bir süredir düşünüyordu başkaları için zor bir soru olsa da bir anne için cevaplanması oldukça basitti. O kucak diğer evladının kucağıysa neden olmasın?

Cem'in işaret parmağını sallayarak "Haa! Eğer bu yaştan sonra bana kardeş haberiyle gelirseniz ikinizi de silerim ona göre!" demesi geldi aklına ve tedirginliğine rağmen gülümsedi. Nereden bilebilirdi bu yaştan sonra hamile kalacağını, gençliklerinde çok çabalamışlardı ama olmamıştı. Kırk beş yaşındayken bir mucize gerçekleşmiş kendiliğinden hamile kalmıştı.

Kararını vermişti bir kere ve dönmeye niyeti yoktu. Ne olursa olsun yapacaktı, henüz kocasının bu karardan haberi yoktu ama olsundu. Bu konuda Mazlum'un 'Hayır.' diyeceğini düşünmüyordu. Hem sonuçta Cem için mucizesini feda etmeyecekti ki, o mucize Vidan ve Mazlum'un olmaktan çıkıp Cem ve Bade'nin mucizesine dönüşecekti. Biricik evladı belli etmemeye çalışsa da çocuk meselesine çok üzülüyordu. Göz göze geldiklerinde hemen gizlese de karısına bakışlarındaki hüzün gölgeleri açık seçik fark ediliyordu. Cem hâlâ çocuklarının olmayışının suçlusu olarak kendisini görüyordu ve suçluluk duygusu çok kötü bir şeydi. İnsanı yiyip bitiren, kalbinin en kuytu köşesinde sinsi bir düşman misali bekleyip mutlu olduğu anlarda hemen üzerine çöken karabasan gibiydi. Vildan bunu yıllarca babasından gizli annesi için doğum kontrol hapları alırken yaşamıştı, o yıllarda babasının gözlerinin içine bile bakamıyordu. Allah kalbini biliyor ya, bunu annesi için yapmamıştı. Babasının gülen yüzünü soldurmaya, mutlu dünyasını tepetaklak etmeye yüreği el vermemişti. Belki ikisi aynı şey değildi ama yaşattığı yürek yangını benzerdi, oğlunun bu duyguları yaşamasını istemiyordu. Sonuçta bir anneydi Vildan, evladının ayağına taş değse ilk başta onun canı yanardı. Oğlunun sıkıntısının, hüznünün, suçluluk duygusunun ve hatta kendisini yetersiz hissedişinin tüm kalbiyle farkındaydı. Yolunu kaybettiği zamanlar oğlunun duygularına kör ve sağır olmuştu ama o günler artık geride kalmıştı.

Çökmüş gözlerinin altında, yaşının verdiği dudak ve göz çevresindeki ufak tefek kırışıklıklarda gezdirdi bakışlarını yeniden. Yıllar yıllar sonra sil baştan başlıyordu hamilelik günleri, halbuki ne çok zaman geçmişti üzerinden. Biricik oğlunun doğumundan sonra Mazlum ile yıllarca uğraşmışlardı yeniden çocuklarının olması için. Olmamıştı. Hatta iki kere hamile kalmıştı ve yaşadığı sevinç, yaptığı düşüklerle yoğun bir acıya dönüşmüştü. Kocasının sarhoş bir şekilde eve gelip yüzüne karşı başka bir kadını sevdiğini haykırmasıyla da yeni çocuk sevdasından, yaşama sevincinden, mutluluktan, iyilikten, güzellikten, her şeyden vazgeçmişti. Yüreği kararmış, vicdanı kör olmuş, merhamet duygusuna kapılarını kapatmış, içi nefretle dolmuştu. Bu hislerini ve nefretini tek kişiye kusmayı seçerek, oklarını olanlardan bihaber, suçsuz günahsız bir kadına yöneltmişti. Gözlerini kapatıp hiç hak etmediği halde eziyet ettiği o güzel kadını düşündü. Şimdi büyük bir pişmanlıkla anıyordu o günleri, böyle zamanlarda aynaya bakmaya ve kendi aksini görmeye bile katlanamıyordu. Üstelik özür dileyebileceği, affını isteyebileceği kızı Bahar'dan başka kimse de kalmamıştı, zavallı Funda genç yaşta ölüp gitmişti. Yanaklarındaki ıslaklığı fark edince usulca akan gözyaşlarını elinin tersiyle sildi. Yeni bir bulantı dalgasının gelmesiyle klozete yönlendirdi koşan adımlarını. Bu sefer gözyaşları bambaşka bir sebeple, midesinin kasılması yüzünden akmaya başladı.

GÜL BAKIŞLIM (MTS-3) TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin