Cem'e "Bıraksana hayvan herif! Her kafana estiği zaman beni un çuvalı gibi omzuna atamazsın." diye saydırdım yine de bırakmadı. Üstüne üstlük kıçıma şaplağı yedim ve ciyakladım "Sus bakalım! Kocaya çemkirilmez!" dedi. Henüz haberi yoktu ama zavallım için zor günler kapıdaydı. Öyle kolayca affedeceğimi sanıyorsa hayal aleminde yaşıyordu. Onu sürüm sürüm süründürecektim. Yaklaşık on gün sonra boşanma davası ile ilgili kağıtlar eline geçecekti. İşte o zaman dananın kuyruğu kopacaktı. Ne yazık ki o günü iple çektiğimi söyleyemezdim. Tepkisi hakkında en ufak bir fikrim yoktu ve bu bilinmezlik beni korkutuyordu.
Spor salonunun sıcak ortamından çıkınca soğuk hava çıplak tenime çarptı ve bir an titrememe sebep oldu. Mengene gibi kollardan ne yaparsam yapayım bir türlü kurtulamıyordum. Ayaklarımı tüm gücümü kullanarak savurmaya çalışmam sonuç vermiyordu. Cem çok güçlüydü ve bacaklarımı sıkıca kavramıştı çırpınmam beyhude çabadan öteye gitmiyordu. Kıskıvrak yakalanmıştım yumruklarım da bir işe yaramıyordu sonra o nefret ettiğim sesi duydum ve kaskatı kesildim.
Gözde "Cem!" deyince "Defol Gözde!" cevabını aldı.
"Ne yaptığını sanıyorsun? Mağara adamı gibi davranıyorsun bu sen değilsin." diyerek tekrar şansını denedi. Öfkeyle daha çok çırpınmaya başladım ve içim nefretle doldu. O dudak dudağa halleri aklıma geldi bu görüntüler çıldırmama sebep oldu. Sanki soluğum kesilmiş gibi bir an nefes alamadım. Gözlerimi akmak için çırpınan yaşlar yaksa da ağlamayacağıma dair ettiğim yeminimi tutacaktım. Selin'in evinde "Bu Cem için akıttığım son gözyaşı olacak." demiştim. Bu yemini bozmamak için elimden gelenin fazlasını yapacaktım.
Cem'e haddini bildirmek şart olmuştu dayanamayıp "Beni rahat bıraksana! Artık istenmiyorsun görmüyor musun benden sana hayır gelmez. Sen en iyisi hayranlarından birisini seç gitsin, hazır buradayken şu kaşarı bile seçebilirsin! Seninle aramızda bir şey kalmadı!" diye bağırdım. Hakarete uğradığını fark edince Gözde'nin derin iç çekişi bana kadar ulaştı. Bu durum ne yalan söyleyeyim hoşuma gitmişti. Kuyruğu dik tutma çabasındaydım ama umarım bu fikrim Cem'in aklına yatmazdı.
"Senden başka kimseyi istemiyorum! Bana ne başka kadınlardan!" karşılığını alınca içimden bir "Oh." çekip sırıttım. Nasıl olsa yüzümü kimse göremezdi baş aşağı duruyordum ve saçlarım yüzümü kapatmıştı. Cem'in sonunda seyircimiz olduğu aklına gelmiş olmalı ki, tekrar konuşmaya başladı "Ne yaptığımdan sana ne Allah'ın cezası! Düş yakamdan! Defol! Senin aklına kalmadım!" diyerek Gözde'ye öfkesini kustu ve bir an için sessizlik oldu.
Gözde "Aman ne haliniz varsa görün. Soranda kabahat!" dedikten sonra sesini kesti. Cem ile aramızdaki bu anlara şahitlik etmesi mümkünmüş gibi daha da öfkelenmeme sebep oldu. Üstelik kız normal değildi sanki o kadar olay yaşanmamış, hiçbir şey olmamış gibi rahat davranabiliyordu. Yanımızdan ayrılırken topuklu ayakkabılarının yolda bıraktığı tıkırtılar da onunla birlikte yavaş yavaş yok oldu. Keşke kendisi de hop diye sonsuza kadar ortadan yok olsaydı. Nasıl bir kadın spor salonuna topuklu ayakkabıyla gelirdi ki bunu Vildan abla bile yapmazdı. En azından amcamın kızı Gözde'ye göre ufacık da olsa standart sahibiydi.
Nihayet ayaklarımın üzerine bırakıldım Cem "Araban nerede?" diye sorunca "Poyraz'ın arabasıyla geldim." diye cevap verdim. Az önce ben nasıl kudurduysam o da aynı şekilde kudursun istiyordum. Elimi yakalayarak zorla kendi arabasına bindirdi sürücü koltuğuna yerleşince kapıları kilitledi. Sonra bana dönerek "Sen evli bir kadınsın! Ne cesaretle biniyorsun elin adamının arabasına!" diye bağırdı. Elbette ki aynı şiddetle karşılık verdim "Sana ne Allah'ın cezası sana ne! Beni bırakıp gittin sebebi ise bana ders vermek istemendi! İşe yaradı dersimi aldım işte! Seni boşayacağım sonra da hayatıma devam edeceğim. Arkadaşlarıma karışmaya hakkın yok! Merak etme kucaklarına oturacak değilim! Bir kadınla bir erkek arkadaş olamazlar mı? Modern olmamı talep edip sonra da mağara adamı gibi hareket edemezsin!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜL BAKIŞLIM (MTS-3) TAMAMLANDI
ChickLitBade... İmam "Mehr-i müeccel olarak ne istiyorsun kızım?" diye sorunca "Üç talak hakkımı." diye cevap verdim. Cem kulağıma eğilip "Başka bir şey iste çünkü dinen o hakkını istersem elinden alabilirim." dediğinde bunu nereden bildiğini sorgulayamayac...