Savaşın Karanlık Tarafı

1K 126 20
                                    

Yeni gelen raporlar, sınır köylerin yağmalandığını ve hayatta kalan köylü sayısının, olması gereken nüfusun %3'ünden az kaldığını belirtti.

Bu önemli bir durum değildi.

Bu kaybedilen hayatlar, zaten bir yem olan sınır köyleridir.

İçeride sadece köle kökenli kişiler vardı ve ölmeleri kimsenin pek umrumda olmadı.

Tum ise biraz şaşkındır.

Önceki hayatında elf krallığı daha mantıklı ve düzenli saldırılar yapmıştı.

Bu sefer ise saldırılar tamamen karışık ve görünüşe göre dikkat dağıtmak üzerine olmuştur.

Sakin adımlar ile mahzenlered doğru bir adım attı. Melk, kendi adasında şatonun zindanında kalıyordu.

Bu bilgiyi sadece Lord Nedya ve Medya bunun yanında Kral ve üst düzey generallerin bazıları biliyordu.

Elleri yetenek kullanmaması için özel bir kelepçe ile bağlanmışken, bakışlarını Sakince Tum'a çevirdi.

-"Sonunda geldin..."

Tum ise elindeki kutuyu yavaşça yere koydu ve yürümeye devam etti.

-"N.. Ne zaman.. Bu kadar güçlendin... Nasıl bu kadar hızlı ve ani bir şekilde oldu ki bu? Ülkeme....  Nasıl dönerim?"

Melk, içini yiyip bitiriyordu.

Adamları ölmüş ve geriye sadece kendisi hayatta kalarak dönmesi bir utanç kaynağından başta birşey değildi!

Ama gerçek şu ki adamları hayatta ve bilgi alınmak üzere belirli işkencelere tabi tutuluyordu.

İlk olarak Tum, onları öldürme fikrini ortaya attı ve bu fikir reddedildi.

Çok önemli bilgilere sahip olmaları onları öldürmemek yeterli bir sebep oldu.

Tum ise tamamen zıt fikirde kaldı.

İblisler pis oynayan bir ırk bile olsa, onurlu ve vatanlarını duydukları sadakat, saygı duymaya değerdir.

Ölseler bile yanlış bilgi verip veya hiç konuşmamayı tercih edeceklerdi.

Tum ise en çok kralın Oğlunu bu kadar savunmasız göndermesine şaşırdı.

Sınır köyler, bir tehlike teşkil etmese bile, yüksek seviye bir gözcü grubu ile ölmeleri kolaylıkla sağlanabilirdi.

-"Sen... Sende bizden birisin değil mi? Sahip olduğun yetenek... Bir" Form" değil mi?

Tum'un bakışlarını bir sırıtma kapladı.

-" ohhh~~ Melk-Melk-Melk! Hiç düşünemiyorsun değil mi? Bu yetenek benim oluşturduğum bir füzyon yeteneği. Nasıl yıllar sonra kalıntısı bulunan bir yeteneğin tarifi bende olabilir ki?"

Melk'in boş bakışları zemini buldu.

-"Hehhehe...... Seni canavar! Bu formaların ne kadar essiz ve güçlü olduğunu bilmiyorsun! Nasıl bunlardan güçlü bir yeteneği KÖLE KÖKENİN VARKEN FÜZYONLARSIN!!?! BENİ AHMAK MI SANDIN?! E-"

Sesi boğazına gelen keskin kanatlar tarafından kesildi.

-"Cidden o gün verdiğin söz gibisin Melk.... Hiç değişmemişsin.. Bunu görmek güzel."

Tum'un Form Ejderi almaması için sadece 1 neden vardı "Savaş" eğer bunu yapar ve bilgileri diğer krallıklara sızar olursa...

Bu insan krallığının ve gelecek ile ilgili yaptığı planların sonu olurdu. Aslında kendisi bile bunun mümkün olacağına pek emin değildi.

Yeniden Doğuş (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin