16. BÖLÜM: Tercih Terazisi🦋

1.2K 164 20
                                    



Karanlık gecede biri sanki onların kaderini yazarcasına yeniden kalemi eline aldığında adam bileklerinde kelepçeler karakolun fayans zemininde yanındaki memurlarla ilerliyordu. Düşüncesi bir tek geride bıraktığı ailesiydi. Annesi, babaannesi, kardeşleri ve ona emanet edilen kadınla çocuk. Ona hayince örülen bu tuzağın bir amacı olmalıydı değil mi ? Ailesine Atilla sahip çıkardı da Baral'la Deniz ? Onlara ne olacaktı ? Rafet yetmez gibi şimdi bir de babaannesi çıkmıştı başlarına. Memur onu itekleyerek sorgu odasına soktuğunda tepesinde yanan ampulun ışığına alışmak için gözlerini açıp kapattı bir kez defa. Sanki extra bir güç sarf etmeleri gerekiyor gibi polis memuru onu omzundan oturması için yanındaki sandalyeye bastırmıştı. Gözlerini ona dikip sabır dilerken karşısındaki sandalyeye de birisi oturmuştu. Pembe kağıt dosyayı parlak vernikli masaya attığında Hezan bu sefer ona dönmüştü.

"Hoşgeldin Hezan ağa."

Hezan hoşlanmamıştı bu sözden. İçi kinaye dolu sözlerin ardında yatanlar hoşuna gitmiyordu.

"Bir siz biliyorsunuz değil mi iyiyi kötüyü ? Cezayı bir siz kesebilirsiniz ! Madem ne diye var bu devlet!? Bu devletin polisi savcısı hakimi çıkarsın cübbesini üniformasını hep birlikte portakal satalım !"

Yarası olan gocunurdu ya Hezan hiç üzerine alınmadı adamın sözlerini. Gözleri sükunet denizinin eviydi sanki.

"Niye öldürdün ulan adamı ?"

"Ben kimseyi öldürmedim."

Hezan'ın kemikli çenesine sarıldı bu sefer adam.

"Öldürmedin de otelde işin neydi ? Adamın en son görüştüğü sensin ulan ! Daha sonra oğlu ölü buluyor odasında ama bizim ağamız ben öldürmedim diyor ! Sen benimle dalga mı geçiyorsun !?"

Hezan kafasını hızla çevirip adamın elinden kurtardı.

"Ben öldürmedim !"

Karşısındaki memur sakin olmak istiyor gibiydi. Ayağa kalkıp masanın etrafında dönerken burun kemerini sıktı eliyle.

"Tamam sen öldürmedin diyelim. O zaman orda işin neydi ? Adamı öldüresiye dövüp öldüren kimdi ?"

"Ben dövdüm ama öldürmedim."

"Sen dövdün ama öldürmedin ?" Alaylı bir kahkaha attı adam.

"Niye dövdün ?"

"Hak ettiği için dövdüm."

Elini Hezan'ın üzerinden yumruk edip masaya vurduğunda asıl o yumruğu karşısındaki adamın suratına indirmek istiyordu fakat yapamazdı.

"Dalga mı geçiyorsun sen benimle !?"

Tekrar bişeyler demek için ağzını açtığında sorgu odasının kapısı vurulmuştu.

"Gel !"

İçeri takım elbiseli eli çantalı birisi girdiğinde Hezan gelen kişiye şu an kurtarıcısı gözüyle bakıyordu.

"Avukat Vural Taşdelen. Geciktiğim için kusura bakmayın sayın savcım izin verirseniz müvekkilimle görüşmek istiyorum."

"Görüşemezsin avukat ! Sevgili müvekkilin sorguda."

Vural bişeyler demeye hazırlanırken Hezan savcıyı çıldırtacak sakinliğiyle konuşmuştu.

"Avukatım olmadan tek bir kelam etmeyeceğim."

Kelebeğin Uyanışı 🦋Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin