Funda gider gitmez Rengim bir kâğıt ve kalem isteyerek notalarına gömüldü.Mevsim ise,masalar ve mutfak arasında siparişleri yetiştirmek adına koşturup durdu her zamanki gibi.Şu an saat neredeyse akşam 10 olmak üzereydi.Genç adam sandalyesinde gerinip kaslarının açılmasını sağladı,ardından etrafına göz gezdirdi.
2 masa kalmıştı.Mekân sakindi.
"Artık Mevsim kapatma hazırlıklarına başlamıştır.Yardıma gitsem iyi olur."
diye aklından geçirerek yerinden kalkıp mutfağa ilerledi.Elinde küçük bir hediye paketi vardı.Hatırladığı şey yüzüne kocaman bir gülümseme yayılmasına neden olmuştu.
Birkaç Saat Önce
Funda yeni çıkmış sayılırdı.Rengim,sonat üzerinde çalışmaya devam ederken
"Annecim,babacım burası ne güzel bir yerrrr!Tavandan kitaplar ve kâğıttan uçaklar sarkıyorrr!"
diye neşeyle şakıyan bir çocuk sesi doldu kulaklarına.Başını sesin geldiği yöne çeviridiğindeyse,çok sevimli sarışın bir erkek çocuğuyla karşılaşması bir oldu.Çocuk bir eli annesinin,bir eli babasının elinde gözleri mutlulukla parlayarak etrafına bakıyordu.
Kadın,siyah uzun saçlara,yine siyah gözlere sahip oldukça hoş biriydi.Ama tabi ki Mevsim'le boy ölçüşemezdi.Adamsa,neredeyse ikizi olacak kadar kendisine benziyordu.
"Eskiler,insanlar çift yaratılırmış derken doğru söylüyormuş galiba!"
diye düşünürken çocuk onu fark etmiş,
"Babacım!Bak bu abi ne kadar sana benziyor di mi?"
diye sormuştu.Adam soruyu duyunca bakışlarını ona çevirdi.Sonra da
"Haklısın oğlum,bazen böyle güzel tesadüfler olur.Hadi,gel oturalım da ne yiyeceğimize bir karar verelim."
diyerek gülümsedi.Ancak çocuk için durum son derece ilginçti.Bu nedenle babasıyla annesinin ellerini bırakarak genç adamın masasına doğru gelip konuştu.
"Merhaba Abi,benim adım Yusuf.Bunlar da annem Ömür ve babam Barlas.Sen ne kadar babama benziyorsun öyle!"
Genç adam tıpkı çocuğun babası gibi gülümsemiş ve
"Ben de Rengim,seninle tanıştığıma çok sevindim Yusuf'çum!"
diyerek elini küçük çocuğa uzatmıştı.Yusuf,elini küçük eliyle kavradı,ardından kıkırdayıp şöyle dedi.
"Aaaa!Ne değişik bir ismin var ama çok da güzel."
Rengim hemen teşekkür etmiş,aynı anda sesleri duyan Mevsim yanlarına gelmişti.Gördüğü manzara nedeniyle 1-2 saniye afallasa da toparlanmayı başardı.Biraz sonra küçük aile masalarında oturmuş bir yandan çay ve şeftali suyu eşliğinde havuçlu-tarçınlı kekin tadını çıkarıyor,bir yandan neşeyle sohbet ediyorlardı.
Şimdi
Mutfaktan içeri adımını attığında,genç kadını tezgâhı toparlamakla meşgul olurken buldu ve seslendi
"Kolay gelsin!Kahve makinesini temizlemekle işe başlasam iyi olacak sanırım,yoksa bulaşık makinesini boşaltmamı mı istersin?"
Mevsim,duyduğu neşeli sesle başını yaptığı işten kaldırmış ve şöyle karşılık vermişti.
"Tamam,sen kahve makinesinin temizliğini hallet.Ben de birazdan makineyi boşaltır,temizleri dolaplara yerleştiririm.Kalan yiyecekleri az önce buzdolabına koydum,çay makinesini de temizledim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZENCEFİL CAFE
FanfictionCafe sahibi genç bir kadın ve ünlü bir piyanist bir araya gelirse neler olur? Kapak için@selinhantol arkadaşımıza çok teşekkür ederim ❤️❤️