Yaklaşık 1 saattir havadaydılar ve yolculuk gayet güzel geçiyordu.Rengim aklına gelen şeyle gülümsediğinde aralarındaki sessizlik Mevsim'in sorusuyla yerini sohbete bıraktı."Neden öyle gülüyorsun aşkım?"
"Hiç,şimdi senin neden dün 2 kıyafet seçtiğini anladım da canım."
derken,ses tonu en az genç kadının ki kadar muzipti Rengim'in.Mevsim'in şaşkın bakışlarını fark edince açıklama gereği duydu.
"O kırmızı tulum bu akşam ki konser için olmalı,değil mi bebeğim?"
Genç kadın biraz endişeli bir tonda şöyle karşılık vermişti.
"Evet,doğru tahmin ettin aşkım da konser için doğru seçim yaptım mı,çok emin değilim açıkçası."
Gece hayatına fazla düşkün olmadığı için bu tür özel akşamlarda nasıl giyinileceğini pek bilmezdi çünkü.Bu sözleri duyan Rengim durumu anladı,gülümseyip konuştu.
"Bence gayet güzel,yerinde bir seçim aşkım.Endişe etmen yersiz yani.Eğer hayranlarımı düşünüyorsan da,hiç gerek yok.Madem seninle birlikte bir yola çıktık,onlar seni olduğun gibi kabullenmeyi öğrenmeliler."
O konuşurken düşündü,haklıydı genç adam.Yıllardır alıştığı bir tarzı vardı ve bunu Rengim'in hayranları yüzünden değiştirmeyecekti.Nasılsa genç adam tarzını seviyordu.
Rengim,sanki onun aklından geçenleri anlamış gibi sözlerine şöyle devam etmişti.
"Hatta benim için bile,kendi seçimlerinden hiç vazgeçme güzelim.Olur mu?Zira,seni sen yapan şey,o tercihler."
"Yaaaa!Çok teşekkür ederim canım.Sen gerçekten harika birisin ve böyle düşünmen de beni çok rahatlattı.Seni çok ama çok seviyorum."
dedi,ardından genç adamı yanağından öptü Mevsim.Rengim'in mavileri,bu öpücükle koyu laciverde dönmüş,genç kadın onun ne düşündüğünü az çok tahmin ettiğinden,yeni bir soruyla sohbetin yönünü değiştirmeyi seçmişti.
"Müzik eğitimin sırasında annenden sonra seni en çok etkileyen kişi kim peki canım?"
Soruyla birlikte genç adamın yüzünü kocaman,mutlu bir gülümseme kapladı.Ardından,neşeyle gülümsemeye devam ederek şöyle karşılık verdi.
"Fehiman Hoca'm güzelim.Konservatuvarı 1.'likle kazandığım zaman,daha ilk günden bana çok destek oldu.Hatta okula başladıktan birkaç hafta sonra beni Tuna'yla tanıştırdı.Fakat 4 yıl önce,yeni yeni tanınmaya başlayana kadar,onunla hiç çalışmamıştım."
"Okul sırasında ya da daha sonra verdiğin konserlerde,sana hep Fehiman Hoca'n mı yardımcı oldu yani?"
"Aynen öyle güzelim.İngiltere'de master yaptığım dönemde bile tüm konserlerimi işi bu olmadığı halde,o ayarladı.Sonra,ünlenmeye başlayınca beni Tuna'ya emanet etti.Artık profesyonel biriyle çalışmam gerektiğini düşünüyordu çünkü ve Tuna aynı zamanda yeğeni olduğu için ona güveni tamdı."
"Ne güzel düşünmüş.Belli ki öğrencilerini çok seven,onlara değer veren bir kadın."
"Gerçekten de dediğin gibi biridir.Tatlı bir sertliği de vardır ama."
Rengim'in son sözleri genç kadına Mesude hanımı hatırlatmıştı.Bu yüzden
"Tıpkı benim Mesude Hoca'm gibi canım."
deyip muzipçe göz kırptı.Genç adam da hemen
"Belki bir gün cafe de Mesude Hanım'la tanışırım aşkım.Senin de Fehiman Hoca'mla tanışmanı çok isterim.Tabii önce konserlerim biter bitmez annemle konuşmalıyım.Seni,annenle birlikte Bursa'da ağırlamamız lazım artık.Biliyorsun,sana doğduğum şehri gezdireceğime dair çok önceden verilmiş bir sözüm var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZENCEFİL CAFE
FanfictionCafe sahibi genç bir kadın ve ünlü bir piyanist bir araya gelirse neler olur? Kapak için@selinhantol arkadaşımıza çok teşekkür ederim ❤️❤️