41.BÖLÜM

286 64 270
                                    





Başak,arabasını uygun bir yere park etmiş,cafeye doğru ilerliyordu.Saat,akşam 6 civarlarıydı.

"Bugünü de atlattım sonunda!Kadın inatçı ve huysuz ama ben de vazgeçecek,pes edecek göz var mı?"

diye düşünerek kapıdan girdi.Yaprak,az ilerideki masada bir müşteriyle ilgileniyordu.Mevsim de ortaklıkta görünmediğine göre mutfakta olmalıydı.

"Merhaba güzelim!"

diye seslendi gülümseyerek.Yaprak neşeyle,

"Hoşgeldin Başak abla!Mevsim abla mutfakta,biraz önce tuzlu kurabiye yaptı.Şimdi de elmalı crumble hazırlıyor."

demiş ve işine dönmüştü.

"Peki canım,sana kolay gelsin!"

deyip mutfağa doğru gözden kayboldu.


Genç kadın tezgahta crumle kekin hamurunu hazırlıyordu.

"Kolay gelsin canım!Bakıyorum cafe bugün çok yoğun.Ne güzel!"

diyen Başak'ın yorgun ama keyifli sesini duyunca başını kaldırıp

"Hoşgeldin Başak'çım!Çok az bir işim kaldı.Crumble keki bir fırına vereyim,sonra dilediğin kadar sohbet ederiz.Piyona kekten bir dilim,dolapta seni bekliyor merak etme."

diye karşılık verdi.Yüzü gülüyordu.Bu sözler üzerine Başak,

"Tamam canım,sen keyfine bak!"

diyerek hemen buzdolabına ilerleyip kapağı açtı,pasta tabağını çıkarıp küçük tezgâhın üzerine koydu,kendine bir fincan filtre kahve doldurdu ve kırmızı tabureye geçerek pastadan bir parça tattı.Damağına yayılan lezzet,yüzünü güldürmüştü.

O sırada Mevsim her ne kadar elmaların üzerini hamurla kaplıyor olsa da bir gözü arkadaşındaydı.Genç kadınının gülümsediğini görünce rahat bir nefes alıp işini bitirdi ve crumble keki fırına yerleştirdi 10-15 dakika içinde hazır olurdu.

Başak bir süre ağzında dağılan pasta ve kahvenin tadını çıkardı.Bütün yorgunluğu bir anda uçup gitmişti.Gerçekten de Mevsim'in ellerinde bir sihir olmalıydı.

"Günün nasıldı Başak'çım?

Bu soruyla mutfaktaki sessizlik yerini sohbete bırakmıştı.

"Nasıl olsun güzelim?Her zaman ki gibi işte.Kadın yine sorun çıkaracak bir sürü şey buldu,ben de onları çözmek için uğraşıp durdum."

"Yüzüne bakılırsa yorulmuş ama sorunlar her neyse çözmüşsün."

"Tabi ki öyle Mevsim,sence ben kolay pes eder miyim?"

"Asla etmezsin canım!"

diyerek kıkırdamıştı genç kadın.Sakinleşince devam etti.

"Bu arada Arda nerede?"

"Bir saat önce konuştuk.Bugün,onun halı saha maç günü.Biliyorsun,ayda bir arkadaşlarıyla toplanıp maç yapıyorlar.Çıkışta buraya gelecek,eve birlikte döneceğiz.Yalnız olunca evde vakit geçmiyor."

Başak'ın buraya gelişindeki tek sebebin,evde tek başınayken sıkılmak olmadığını gayet iyi biliyordu Mevsim.Ama bunu hissettirecek bir imada bulunmadı.Sadece

"İyi olmuş canım,seni görmek beni hep mutlu ediyor.Hem bugün Yaprak da var,yani daha rahatım."

diyerek gülümsedi.

ZENCEFİL CAFEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin