51.BÖLÜM

231 56 366
                                    





Çilekli pastanın keki fırında pişiyordu.40 dakika içinde hazır olurdu.

Sıra iç kremayı hazırlamaya gelmişti.Süt,mısır nişastası,biraz beyaz un,bir çay bardağı şeker ve 1 yumurta sarısını ısıya dayanıklı bir kaba koyup iyice karıştırarak çırptıktan sonra kaynaması için ocağa koydu.Karışım dakikalar içinde göz göz olmuş,genç kadın içine biraz tereyağ ekleyip ocaktan almıştı.

İç krema soğurken,süt kreması ve pudra şekerini katı hale gelene kadar çırparak dış kremayı hazırladı.

Dış kremayla işi bittiğinde,fırının alarmı çalmıştı.Pandispanyayı dikkatle fırından alarak soğuması için tezgâha bıraktı.Yarım saat sonra soğuyan keki ikiye kesip alt ve üst tabanı biraz sütle ıslatmıştı.İç kremayı 5 dakika çırptı.Ardından kelepçeli kalıba yerleştirdiği alt tabana kremanın yarısını pürüzsüz bir şekilde yayıp üzerine güzelce yıkayarak ikiye böldüğü çilekleri dizdi.Kalan kremayı çileklerin üzerine dikkatle sürüp kremanın üzerini pandispanyanın diğer yarısıyla kapattığında çilekli pasta neredeyse hazır sayılırdı.

Ancak önce 4 saat kadar buzdolabında kalması gerekliydi.Bu sürenin sonunda pastayı kelepçeli kalıptan çıkaracak,dış kremasını sürdükten sonra biraz çikolata ve çilekle süsleyecekti.

"Nasılsa insanlar çok erken saatte çilekli pasta yemez."

diye düşünerek kalıbı buzdolabına koydu.Dolap Funda'nın siparişleriyle dolu olduğu için pastaya yer bulmakta biraz zorlanmıştı ama bu çok da önemli değildi.Çünkü 1-2 saat içinde yiyecekler sete gidecek,dolap eski haline dönecekti.

Neşeyle tuzlu çubuk ve zencefilli kurabiyeleri buzdolabından çıkarıp cafenin tezgâhına yerleştirdi.Saat henüz erkendi.Kendine az şekerli bir kahve yaparak dinlenmek için biraz zamanı vardı.Hemen aklından geçeni yaptı.1-2 dakika sonra kahvesi hazırdı.Bir yudum içmişti ki telefonu çaldı.Tezgâhta duran telefonuna uzanıp arayanın Başak olduğunu görünce yüzüne kocaman bir gülümseme yayılmıştı.

"Günaydın canımmmm!Nasılsın?"

diye açtı keyifli bir ses tonuyla.

"Sana da günaydın güzelim!İyiyim merak etme.Bir sorun yok ya?Hazırlıklar nasıl gidiyor?"

diyen Başak'ın sesinin telefonunun diğer ucundan duyulması saniyeler sürmüştü.

"Yok canım,her şey yolunda.Teşekkür ederim,iyi olmana da sevindim.Çilekli pasta yaptım,buzdolabında bekliyor.Sadece süslemesi ve dış kremayla kaplaması kaldı.Zencefilli kurabiye ve tuzlu çubuklar dünden hazır olunca,müşteriler gelmeden kendime kahve yaptım,onu içiyordum.

"Afiyet olsun!Senin çilekli pastan da şahane olur.Hazır çilek mevsimi gelmişken,bol bol yaparsın artık."

diyerek muzipçe kıkırdadı Başak.Sakinleşince de devam etti.

"Şu parti ne zaman olacak?"

"Tam olarak bilmiyorum.Sabah gelirken Funda'yı aradım,konuştuk biraz.Sete gider gitmez birini gönderip yiyecek ve içecekleri aldırtacağını,hatta istersem beni sette ağırlayabileceğini söyledi."

Duyduklarına çok sevinmişti genç kadın.

"Teklifi kabul ettin,değil mi?Bu fırsat kaçmaz Mevsim'cim.Hem 1 saatten fazla süreceğini sanmam.Yani,Yaprak sen partideyken cafeyle yalnız da başa çıkabilir."

derken,neşesi sesinden de belli oluyordu.

"Ettim güzelim,ettim.Dediğin gibi yoğun geçen 3 günün sonunda benim için de değişiklik olacak."

ZENCEFİL CAFEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin