Bu gün 26 Nisan 2015 ve bundan tam bir yıl önce bin türlü kararsızlıkla oturdum bilgisayarın başına. İlk önce Arkan ve Arel isimlerini belirledim. Her şey bu iki ismin üzerine kurulmalıydı ve ardından kurgu döküldü hevesli parmaklarımdan.
Sonra siz yorumlar yaptınız ben daha da hevesli yazdım, hatalarımı söylediniz elimden geldiğince kendimi düzeltmeye çalıştım. Arkadaş edindim sonra buradan. Her zaman arkamı yaslayabileceğim okurlarım oldu yolun başından beri benimle olan.
Bu kadar yolu ne ara yürüdük ve ne ara bu kadar yaşanmışlık biriktirdik bilmiyorum ama sizlerle farkında olmadan bir maraton koşmuşum ben. Yorulduğumda ya da umutsuzluğa kapıldığımda sizin gölgenizde dinlenmişim.Şimdi düşünüyorum da bu gün sadece Kırağı ve Ateş'in birinci yılını kutlamamalıyız. Bu küçük ve içten aileyi kutlamalıyız. Bu gün beni hayallerime doğru taşıyan ve bu yolda bana destek olan siz okurlarım kutlanmalısınız. Çünkü bir isim sadece bir isimdir ve sizin varlığınız, yorumlarınız olmadan Kırağı ve Ateş bir isimden fazlası olamayacaktır.
Bu yüzden sizlere her ne kadar az gelecek olsa da teşekkür ediyorum.
İyi ki varsınız.
İyi ki benimlesiniz.
Sizleri seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırağı ve Ateş
General Fiction©Tüm hakları saklıdnır. Sen benim cesaretimsin Arel. Sen benim, bir insanın boğulmadan önceki son çırpınışlarında hissettiği umudumsun. Keşke bunun için zamanım olsa, kalbinin her santimini tek tek fethederdim. Hiç doğmamış olmayı dilerdim senden ön...