Alevlere arkamı döndüm ve Arkan'ın peşinden yürümeye başladım. Nereye gidiyorduk bilmiyordum fakat bundan sonra kıyamet kopsa dahi umursayacağımı düşünmüyordum.
" Arel konuşmamız gerek. " Önümde duran bedeni umursamayarak yanından geçtim ve yürümeye devam ettim. Niyetim arabaya binmek değildi. Ona ait hiçbir şeyi istemiyordum artık hayatımda. Sadece yürümek istiyordum burnuma dolan yanık kokusundan ve Arkan'ın kelimelerinden uzaklaşmak.
" Arel. Son operasyonu ile birlikte tam 3,5 milyonumuz var. "
İçimden gelen kahkaha atma dürtüsünü bastırdım fakat dudaklarımın kıvrılmasına engel olamamıştım. Sanırım deliriyordum. Bunun hakkında hiçbir fikrim yoktu.
" Anlatmak istediğim şey paranın miktarı değil. Peşimdeler Arel. Polis peşimde ve yakalanmam an meselesi. "
Eğer kalbimi deşmeseydin demek istedim, senin için endişelenebilirdi. Ya da gözyaşlarımı tüketmeseydin senin için ağlayabilirdim.
Fakat her şeye rağmen dilimin ucunda biriken onca kelimeye rağmen susmaya devam ettim.
" Ben yakalanırsam Arel iş sadece bankalarla sınırlı kalmaz. Araştırırlar ve uyuşturucu işini de bulurlar. Bu ne demek anlıyorsun değil mi? Seni de yakalayacaklar Arel. Sende tehlikedesin. "
Bekledim fakat en ufak bir korku hissedemedim içimde. Az önce korkudan titreyen bedenim artık tümüyle umursamazlık duygusuyla dolmuştu.
" Arel şu an bunu umursamadığını biliyorum fakat seni kurtarmama izin vermelisin. "
Olduğum yerde durdum ve ona döndüm.
" Beni kurtararak vicdanını rahatlatmana izin vermeyeceğim Arkan. "
Öylece suratıma baktı ve ben yürümeye devam ettim. Yanık kokusundan uzaklaştıkça kendime geliyor acıyla baş etmek için bir yol arıyordum.
" Arel. " Bu gece hiç duymadığım bu sese arkamı döndüğümde gördüğüm kişinin Demir olması oldukça garipti.
" Burada ne arıyorsun? "
Cevap vermeden birkaç uzun adımda yanıma geldi ve beni kucağına aldı. Bedenim gevşerken yanık kokusunu tekrar hissettim. Demir'in kolumun altındaki kolu feci derecede yanmıştı.
" İz kalacak. " dedim gözlerim yorgunluktan kapanmadan önce. O ise cevap vermedi. Sadece karanlığın içine doğru yürümeye devam etti. Ve ben biliyordum ki şu an başka hiç kimsenin yanımda olmasına izin vermezdim.
***
Farklı kafalardan çıkan onlarca ses beynime işkence ediyordu. Arkan, Demir, Serhat, Selin ve Aslı, hepimiz Demir'in küçük salonundaki koltuklara sıkışmıştık.
" Nereye kaçabileceğinizi düşünüyorsunuz? " Aslı öfkeyle tıslarken en yakın arkadaşımın gözleri ağlamaktan şişmiş ve burnu kızarmıştı. Her şey yeni öğreniyordu ve biliyordum. Kendini suçlu hissediyordu. Yaşadığım onca şeyde yanımda olamadığı için kendini çok değersiz hissediyordu.
Gözlerimi kapattım. Ardıl'ın gülümsemesi saatlerdir gözümün önünden gitmiyordu ve ben bilinçsizce onu taklit ederek bunca öfke, üzüntü ve korkunun içinde en yakın arkadaşıma gülümsedim. Ardıl'ın bana dediği bende ona sorun yok diyordum, bu senin suçun değil. Hayatta bazen böyle şeyler olabilir. Elimizden gelen tek şey boyun eğmek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kırağı ve Ateş
General Fiction©Tüm hakları saklıdnır. Sen benim cesaretimsin Arel. Sen benim, bir insanın boğulmadan önceki son çırpınışlarında hissettiği umudumsun. Keşke bunun için zamanım olsa, kalbinin her santimini tek tek fethederdim. Hiç doğmamış olmayı dilerdim senden ön...