42. yalnız şeytan

392 45 15
                                    

iyi okumalar :)

42. yalnız şeytan

"khun vegas, khun vegas"

boğuk sesler kulağımı yalayıp geçse de hiçbirinin gerçekte ne dediğini anlayamıyorum. beynimde tek bir şey dönüyor. pete nerede?

"khun vegas, uyanın efendim."

gözlerimi açtığımda turuncu bir ekran beni karşıladı. oh duvarlar, odamın duvarları. pete'in benim için seçtiği duvarlar. pete. pete nerede?

boynumu zorlukla çevirdiğimde görüşüm yine bulanıklaşmıştı. neden net göremiyorum derken biri uzanıp gözlerimi sildi ve görüşüm netleşti. şimdi yüzüme bakan sean'ı gördüğümde beni bilinmezden kurtarabilecek biri olduğunu görüyordum. tek sorum vardı. pete nerede?

"sean. pete, pete yok."

sean'ın bakışları değişti ve sıkıntıyla etrafına bakınmaya başladı. pete'e bir şey oldu, ona muhakkak bir şey oldu.

"söylesene, pete nerede?"

"şey efendim bahçede sizi bulduğumuzda khun pete'i sayıklıyordunuz. biz de her yere baktık ancak kendisi hiçbir yerde yok."

doğrulmaya çalıştım ama başıma giren ağrı ile hareketlerim kesildi. yavaşça soluklanıp cevapladım.

"aptal herif nerede olacak burada değilse?"

"efendim khun pete burada tutuluyordu. doğal olarak kaçmış olması-

"sakın cümleni tamamlama. canını düşünüyorsan eğer o cümleni asla tamamlama. pete kaçmadı o beni bırakmadı, bırakmaz. hem wonton burada onu nasıl bıraksın aptal herif. kesin bir şey oldu ona, biri kaçırdı belki, çabuk git bütün adamlara haber ver herkes 4 bir yana dağılıp pete'i arayacak. onu bulmadan asla geri dönmeyecek."

"tamam efendim."

sean gitti, sean'ın gitmesi ile oda korkunç bir gürültü ile dolmaya başladı. o yoksa ben niye onun sesini duyuyordum ya da o buradaysa neden onu göremiyordum? kulaklarıma pete'in sesi, kıkırtısı dolarken gözlerim kendiliğinden kapanıp ellerim kulaklarıma gitti. pete yoksa ona ait olan bu sesler de ne?

"pete, pete biraz daha yavaş konuş, pete çok gürültülü."

yatağımda iki büklüm kıvrılırken pete'in neden bu kadar gürültü yaptığını anlayamıyordum. pete buradasın ama değil mi? bak sesini duyuyorum.

"p-pete aşkım biraz yavaş konuş çok gürültülü."

şimdi kulaklarım onun sesi ile patlayacak gibi olurken ölümümün pete'in elinden olacağının mutluluğunu taşıyordum. pete beni terk etmemişti, o buradaydı. göremiyordum ama duyuyordum bu bir kanıt değil miydi?

Saklı Duygular | vegaspete | boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin