38. şeytana kapılma.

680 63 68
                                    

Arkadaşlar Pete'in yaptıklarını anlayamıyor olabilirsiniz, çelişkili geliyor olabilir tam olarak ne yaptığını ben de kestiremiyorum sadece hislerini anlayabiliyorum. bazen affetmek zor oluyor bu büyük bir çaba gerektiriyor ancak senin yüzünden içine düşmediğin bir durumda böyle bi çabayı harcamak kendine haksızlık gibi geliyor. işte tam olarak böyle bir histe olduğunu söyleyebilirim o yüzden ne yapsa Pete kabulüm.

38. şeytana kapılma.

Birbirimize sarılmış biz bir yerde Macau ile Tarn ayrı bir yerde otururken konuşulanlardan çoktan uzaklaşmış, kulağımın altındaki kalp atışlarını dinliyordum. Hızlıydı. Bu onu ilgilendirirdi ancak bir yandan da huzur vericiydi. Ki bu da beni ilgilendiren kısım oluyordu. Çünkü bu kalp atışlarının beni huzurlu hissettirmesi bir yandan rahatsız ediyordu. Benimle ilgili olmasına gerek yoktu, olmamalıydı. Yine içimdeki olumsuz Pete söz hakkını almıştı ve tüm gece yaptıklarım ya da yapacaklarımın bana geri dönüşünü çok güzel sağlayacağının habercisiydi bu. Elbette yalnız kalınca. O yaptığı her şeyin özürle ya da her ne yapıyorsa düzeltilebileceğini düşünüyordu ki kendi adına bu sorumluluğu alması gerekiyor olabilirdi ancak burada kurban bendim benim masum olduğum bir olayda affetmek gibi bir sorumluluk yüklenmemi haksızca buluyordum. Bu adil değildi. 

Başımı salladım bunu düşünmeyi sonraya erteledim çünkü önümde büyük bir tehlike vardı gecenin ağzına sıçılmasına yol açacak kadar büyük bir tehlike. Arada bana diktiği bakışlarla, gülümsemelerle kendi başına iş açmak istemeye meraklı bir aptalın hayatı üstüne kumar oynadığını fark etmeyeceği kadar büyük bir tehlike. 

Bir anda tüm gözler üstüme döndüğünde aslında dönen muhabbetten uzun zamandır kopuk olduğumu anca fark ettim. Yine iç sesime dalmıştım demek ki. 

"Efendim, anlayamadım." diyerek başımı göğsüne yaslayarak hafifçe kaldırdım ve şeytanıma bakmaya başladım.

Başını eğmiş gözlerimin içine bakarken gözleri öyle güzeldi ki. O da bir an benimle göz göze gelmesi ile ne diyeceğini bilemez halde bana bakmaya başladı. Eli saçlarıma uzandı ve okşadı. Biz ikimiz birbirimizle konuşmadan çok şey anlatırken ortamı bir kez daha Macau'nun mahveden sesini duydum.

"Ohoooo. İkiniz ne ara aşk kuşu oldunuz böyle. Abicim seni ilk kez böyle görüyorum, sonunda bir eniştem olacağını kim bilebilirdi ki. Ailemiz genişliyor desene." Şeytanım gülümsedi, kalbim sancıdı. Bakışlarını benden alıp Macau'ya döndüğünde bu sefer yüzüm asıldı. Her an bana bakmasının bir yolu olamaz mıydı.

"Evet genişliyor. Şimdiden bir evladımız bile var." Macau'nun öksürük krizine girmesi, Tarn'ın kaşlarını çatması ile kıkırdamaya başladım. Yine lafın sonundan başlıyordu. Aniden aklıma kaç saattir wonton'un yalnız olduğu düşüncesinin gelmesi ile wonton'a bakmak için ayaklandım çünkü onu kaç saattir ihmal ediyordum ki o hiç bu kadar süre yalnız kalmamıştı. Ve yalnız bırakılmayı en iyi bilirdim ki nefret ettiğin ayak sesi bile hiçlikten iyiydi.

"Ben wontona bakıp geliyorum." 

"Tamam hemen gel."

Yukarı çıkıp wontona baktım huzurla uyuyordu. En son ne zaman huzurla uyumuştum acaba. Kendimi o kadar karmaşık ve zıt duyguların içinde buluyordum ki bazen neyi hissettiğimi bile anlayamıyordum. Sanırım ben her şeyi sıfırlayamadan yolumu bulamayacaktım. Bazı şeylerin netleşmesi bana iyi gelmemişti. Bu benim için bir şeyleri daha karmaşık hale getirmekteydi çünkü. Şuan eskiden olduğum kişi olmadığımı bilmenin bana iyi gelmemesi gibi. Ben artık eskiye dönemezdim. Eskiye dönmek için eskisi gibi olmak gerekirdi çünkü ancak ben eski ben de değildim ki. Peki ben yeni kimliğimi kabule hazır mıydım? Emin değildim. Çünkü bu bildiğim, olduğum her şeye ihanetmiş gibi geliyordu ve kendimi bu kadar zorlamak... haksızlık gibi geliyordu. Derin bir of çektim. Ben bir çukura düşmüştüm. Bu çukurdan çıkmak istiyorsam can yakmam gerekiyordu yoksa kaldıkça daha fazla can yakacaktım. Tam geri dönerken bir bedene çarptım ve belimden tutularak düşüşüm engellendi. Başımı kaldırdığımda asla uğraşmak istemediğim küçük yılanı gördüm. Kimseye bırakmayıp seni ben mi dövsem acaba?

Saklı Duygular | vegaspete | boyxboyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin