41.

72 3 0
                                    

[Dün gece]

Son basamağıda çıkıp binanın çatısına ayağını attı. Niye böyle binanın çatısında buluşmaları gerekiyorduysa artık. Hava soğuktu bi kere, eğer Barlas hasta olursa Uyumsuz ayak işlerini kime yaptıracaktı acaba?

Çatının kenarında parlayan şehre bakan uzun siyah ceketli adama doğru ilerledi. Barlas soğuk yüzünden titrerken o hiç etkileniyor gibi durmuyordu. Yüzünün üst kısmını gizleyen maskesi yine yüzündeydi, kuzguni siyah saçları rüzgarla rastgele savruluyordu.

Barlas yanına varıp onun daha yüksek binalar yüzünden tam seçilmeyen şehir ışıklarına baktı. Uyumsuz yüzündeki hafif gülümseme ile "Evet?" Dedi.

Barlas omuz silkti "Eli koptu." Dedi.

"Hay Allah."

Uyumsuz'un dalga geçer gibi söylediği şeye kaşlarını çatıp baktı "Cidden çıkacak mı geri, bundan eminsin değil mi? Yani onu öyle bıraktım ama kan kaybından ölmesin. Belkide Emre'yi falan aramalıydım." Dedi.

"Buna gerek yok. O iyi olacak."

"Ne kadar kendinden eminsin."

İkiside sessizleşip şehri izlemeye devam etti. Barlas daha fazla konuşmayacaklarını düşünüp geri dönecekken Uyumsuz "Kayra'nın eli düzeldiğinde onu bana getir." Dedi.

Barlas kaşlarını çattı "Sana derken O'ya mı?" Dedi.

"Hayır, bana."

"Pekii... neden?"

"Onu öldürücem."

"Ah..."

Kısa süren bir sessizlikten sonra Barlas "Yeniden neden diye sorabilir miyim?" Dedi.

"Kayra'nın ölmesi gerekiyor Barlas. Onun hayatta olması, O'nun yanında hayatta olması, çok tehlikeli olur. Daha hiç bir şeyin farkında olmadan onu öldürmek en iyisi."

Barlas kafasını salladı ama sormak istediği yüzlerce soru vardı. Ellerini ceplerine sokup "Onu sana getirmeden de öldürebilirim." Dedi.

"Benim Kayra ile halletmem gereken bir mesele var. Biraz kişisel, anlarsın ya. Herneyse yarına akşama kadar Kayra'yı alıp bu binanın önüne getir."

[Şu an]

Pantolonunun düğmesini takıp komodinin üzerindeki silahıda kemerine sıkıştırdı. Salona geri girdiğinde tamamen yenilenmiş elini açıp kapatan ve eline vücudundan ayrı bir parçaymış gibi davranan kızıl saçlı çocuğa baktı.

Kayra onun girdiğini fark ettiğinde kafasını ona çevirip "Telefonum nerde?" Dedi.

Barlas duraksadı "Ah sanırım onu düşürdün." Dedi, Kayra omuzladını düşürüp "Ah siktir. Herkes kafayı yemiş olmalı." Diye mırıldanıp ayağa kalktı.

Barlas onun kapıya doğru gidişini izleyip "Gidiyor musun?" Dedi, Kayra kafasını sallayıp ayakkabılarını giyerken "Yanii... senin aksine benim tek önemli işim çetem." Dedi.

Barlas kafasını salladı "Ben bırakayım seni." Dedi, Kayra bağcıklarını bağlarken tek kaşını kaldırıp ona baktı "Centilmen olasın mı geldi?" Dedi.

Barlas botlarını ceketini giyerken "Ben her zaman centilmenim. Sen hiç bir şey görmedin, daha sana seranetta yapacam." Diyip gülümsedi ve göz kırptı.

Kayra histerik şekilde gülüp "Lütfen kendini rezil etme." Dedi.

Birlikte apartmandan çıkıp Barlas'ın motosikletine binip yola koyuldular. Ara sokaklardan rüzgar gibi geçerken Barlas arkasındaki çocuğun sıcaklığı yüzünden önünden vuran soğuk rüzgarı umursamıyordu.

ÇETE [gay]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin