57.

46 2 0
                                    

Üzerimdeki gömleğin kollarını çekiştirip karşımdaki koltukta oturan Ece'ye baktım. Kollarımı iki yana açtım "Evet, bu nasıl?" Dedim.

Ece tek kaşını havaya kaldırdı ve eliyle dönmemi işaret etti. Omuzlarımı düşürüp etrafımda bir tur attım. Bunu bu gün kaç kere yaptığımdan emindim. Ece, anne oğul olarak, biraz zaman geçirmemiz gerektiğini söylemişti. İlk başta bana ne yapmak istediğimi sormuştu ama onunla yapacak hiç bir şey aklıma gelmediğinden seçimi ona bırakmıştım ve oda alışveriş yapmayı seçmişti. Dediğine göre giyim konusunda berbat bir zevkim vardı.

Ece hafifçe dudağını büküp "Bedenin kesinlikle çok güzel, üzerine oturmayan hiç bir şey yok ama yüzün nedense bütün güzelliğini bozuyor." Dedi.

Tek kaşımı kaldırıp elimle onu gösteridim "Evet, senin genlerinden oluşan yüzüm." Dedim.

"Benim genlerimin böyle bir şey yaratması imkansız. Bu kesinlikle babanın meymenetsiz suratının hatası."

Gözlerimi devirdim. Ece'nin bir diğer kötü yanıda buydu; çirkin olan hiç bir şeye tahamül edemiyordu. Evet ben pek güzel sayılmam ama ben tatlıyım tamam mı!

"Siparişleriniz hanımefendi." Odaya giren görevli kadın elindeki tepsiyi sehpaya bırakıp odadan çıktı.

Ayakta dikilmekten yorulup Ece'nin karşısındaki koltuğa oturdum "Vadem babam senin için bu kadar katlanılmaz neden onunla evlendin?" Dedi.

Ece tepsideki fincanını alıp kahvesinden küçük bir yudum aldı "Evlenen herkes aşık mı sanıyorsun?" Dedi, fincanı geri bırakıp "Aşk evlilikleri sadece ayak takımının yapacağı bir şey. Bizim gibi şanslı doğanlar evliliği daha çok bir anlaşma gibi görmelidir ve baban kesinlikle harika bir partner. Güçlü ve sözü geçen bir adam, üstelikte çok zengin. Bir gün dünyaya sahip olacak, tabii senin yardımınla."

"Ben ne yapabilirim ki?"

Ece haififçe kıkırdadı "Kendini bu kadar hafife alma. Sen harika bir güçle doğdun! Bu gücü israf edemeyiz." Dedi.

Parmağımı kaldırıp "İlk olarak bu gücü ne ben istedim nede bana doğal yollardan geldi." Parmağımı ona doğrultup "Siz kafanıza göre beni yapıp birde üstüne böyle saçma sapan bir güç verdiniz."

"Kesinlikle var olmuş en iyi ebevenler biziz. Kaç kişinin ailesi miras olarak böyle büyük bir güç veriyor."

Koltuğa yaslanıp kafamı çevirdim "Normal olmanızı tercih ederdim, yada daha önceden bildiğim şekilde yani ölü olarak kalmanızı." Dedim.

Ece sinirli bir nefes verdi "Seni tatmin etmek için daha ne yapmalıyız? Sana bütün sevgimi, gücümü ve paramı veriyorum. Daha ne istiyorsun?" Dedi.

"Ya ben bunların hiç birini istemedim ki? Ayrıca sen buna sevgimi diyorsun? O, beni buraya getirene kadar kaç kez ölümden döndüm haberin varmı?!"

"O biraz ketum biri ama seni seviyor. Bunları seni daha güçlü hale getirmek için yaptı."

"Bu kadar güçle ne yapacağım ki? Sokak Köpeklerinde kalıp normal biri olmayı tercih ederim."

Ece birden ayağa kalktığında irkildim. İnce kaşlarını çatmış doğrudan bana bakıyordu "Küçük düşünüyorsun oğlum. Sokak Köpeklerinde yada karanlık dünyada seni ciddiye alan kimse yok, Sokak olmayı hak etmediğini düşünüyorlar, Bahçeden gelmiş bir belirsizin Sokak olmasını kim isterki zaten." Ağır adımlarla arkama dolanıp ellerini omuzlarıma koydu "Baban ve ben, zamanında seni utandıran, seni küçük gören herkesin diz çökmesini sağlayacağız. Bir daha kimse seninle uğraşmaya cürret edemeyecek." Dedi.

ÇETE [gay]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin